Kırklareli'nde FETÖ/PDY Operasyonunda 229 Tutuklama

Kırklareli Cumhuriyet Başsavcısı İlyas Yavuz, FETÖ/PDY silahlı terör örgütü soruşturması kapsamında Kırklareli’nde 229 kişinin tutuklanmasına karar verildiğini, soruşturmaların devam ettiğini söyledi.

Kırklareli Cumhuriyet Başsavcısı Yavuz, yaptığı yazılı açıklamada, il genelinde devam eden FETÖ operasyonları hakkında bilgi verdi. FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarına yönelik Kırklareli’de yürütülen adli soruşturmaların, hızlı, şeffaf, hukuka ve adalete uygun bir şekilde devam ettiğini belirten Yavuz, "Halen devam etmekte olan FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ve darbeye teşebbüs soruşturmalarına yönelik olarak, özellikle tutuklanan ve salıverilenler ile ilgili kamuoyunda ortaya çıkan veya çıkabilecek farklı ve asılsız söylemlere mahal vermemek adına ayrıntılı bir basın açıklaması yapma gereği hasıl olmuştur. Anayasal düzeni değiştirmeye çalışan darbeciler ile FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarına yönelik olarak Kırklareli merkez ve mülhakat Cumhuriyet başsavcılıklarımızca yürütülen adli soruşturmalar, hızlı, şeffaf, hukuka ve adalete uygun bir şekilde; Anayasamız, Türk Ceza Kanunumuz, Ceza Muhakemesi Kanunumuz ve diğer hukuk normları çerçevesinde devam etmektedir. Cumhuriyet başsavcılığımızca yürütülen soruşturmalarda; FETÖ/PDY terör örgütüne ait ’adliye, asker, emniyet, jandarma, öğretmen, esnaf, kadın, üniversite, sağlık, öğrenci gibi yapılanması’ gibi birçok hücresel yapılanmanın varlığı tespit edilmiştir" dedi.



"Tutuklanmalarına karar verilenlerin sayısı bugün itibariyle 229 kişi oldu"

FETÖ/PDY terör örgütü soruşturması kapsamında 229 kişinin tutuklanmasına karar verildiğini ifade eden Yavuz, "Elde edilen gizli ve açık tanık ifadeleri, itirafçı beyanları, FETÖ/PDY terör örgütü tarafından Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin yasal düzenlemelerinden yararlanılarak ’Yasalmış gibi gösterilmek suretiyle’ oluşturulan eğitim kurumları, yurtlar, dernekler, sendikalar, basın kurum ve kuruluşlarına ait kayıt ve belgeler üzerinde yapılan incelemeler neticesinde elde edilen veri, doküman, belge ve bilgiler soruşturma dosyalarında maddi delil olarak değerlendirilmiştir. Bu deliller ışığında gözaltına alınan ve tutuklanması talebiyle Sulh Ceza Hakimliğine sevk edilerek hakimlikçe tutuklanmalarına karar verilenlerin sayısı bugün itibariyle 229 kişi olmuştur" ifadelerini kullandı.

Şüphelilerin FETÖ/PDY terör örgütüyle ne zaman tanıştıklarını aktaran Yavuz, "FETÖ/PDY terör örgütü mensubu olan, bu mensubiyet çerçevesinde üst düzey, orta düzey ve alt düzey gruplarda yöneticilik yapmış, yöneticilik yapmamış olsa dahi sempatizan üye olarak birçok faaliyete katılmış şüphelilerden bazıları bu aşamada itirafçı, açık ve gizli tanık olmayı tercih etmiştir. Bu kişilerin verdikleri ifade ve beyanlarında, FETÖ/PDY terör örgütü ile bağlantılarının öğrencilik yıllarında başladığı, öğrencilik sonrası kamu kurumlarında görev aldıkları, bu görevde iken bazılarının irtibatının koptuğu, bazılarının ise çocuklarını FETÖ/PDY terör örgütünce kurulan eğitim kurumlarına kaydettirmeleri neticesinde bağlantılarının devam ettiği ortaya çıkmıştır. Bu eğitim kurumlarında eğitim hizmetleri dışında velilere yönelik sohbet toplantıları yapılarak FETÖ/PDY terör örgütü ve bu örgütün yöneticileri ile Fetullah Gülen lehinde propagandaların yaptırıldığı, kitapların okutulduğu, videoların izlettirildiği, zaman zaman hükümet ve devlet aleyhinde yolsuzluk iddiası ile konuşmalar yapılarak taraftar toplanmaya çalışıldığı tespit edilmiştir" dedi.



"İtiraflara yönelik anlatımlar ışığında yapılan operasyonlar ile örgütün çok önemli isimlerine ulaşıldı"

Şüphelilerin ilk ifadelerinde suskun kaldıklarını ifade eden Yavuz, "Haklarında kuvvetli deliller ile soruşturma başlatılan örgüt yönetici ve mensuplarının ilk ifadelerinde suskun kaldıkları, itiraf etmekten çekindikleri ve özellikle yasal düzenlemelerden bilgilerinin olmaması nedeniyle pişmanlık yasasından yararlanıldığında ne gibi faydasının olacağı konusunda tereddütlerinin olduğu gözlemlenmiştir. Kendilerine her türlü yasal fayda sunulması ve anlatılmasına rağmen, örgütün bu soruşturmalardan aklanacağına ve kurtulacaklarına inanan tutukluların kandırıldıkları gözlemlenmiştir. Ancak Cumhuriyet başsavcılığımızca uygulanan hukuki yöntemler neticesinde birçok örgüt mensubu devlete olan güvenini tazelemiş, itirafçı olmalarının kendilerine ve ailelerine büyük fayda sağlayacağını anlamıştır. Bu itiraflar neticesinde Cumhuriyet başsavcılığımızca yapılan operasyonlar kapsamında da önemli sonuçlar elde edilmiştir. İtirafçı olanların serbest kalması hususunda önemle belirtilmesi gereken konu şudur, tutukluluk süresi içerisinde pişmanlık duyarak, itirafçı olacağına kanaat getirilen ve yasal mevzuat çerçevesinde görüşme yapılarak, gerçek itiraflara yönelik anlatımlar yaptığı anlaşılanların söylemleri ışığında yapılan operasyonlar ile örgütün çok önemli isimlerine ulaşılmış ve gerekli adli işlemler uygulanmıştır. Bunun sonucunda da söz konusu itirafçılar yasaların da emrettiği maddeler ışığında, adli kontrol kararı verilerek serbest bırakılmıştır" açıklamasında bulundu.

"İtiraf eylemlerine benzer birçok itiraf gerçekleşmiş, tanık ve gizli tanık ifadeleri ile bu itirafların birebir örtüştüğü, birbirlerini destekler ve doğrular mahiyette olduğu tespit edilmiştir"

Tanık ve gizli tanık ifadelerinin birbiriyle örtüştüğünü vurgulayan Kırklareli Cumhuriyet Başsavcısı İlyas Yavuz, açıklamasında şunları kaydetti:

"Bu somut itiraf eylemlerine benzer birçok itiraf gerçekleşmiş, tanık ve gizli tanık ifadeleri ile bu itirafların birebir örtüştüğü, birbirlerini destekler ve doğrular mahiyette olduğu tespit edilmiştir. Cumhuriyet başsavcılığımızca yapılan operasyonlarda birçok üst düzey ve yönetici konumundaki örgüt mensubu, bu itiraflar neticesinde gözaltına alınarak tutuklanmıştır. Gün geçtikçe tutuklu ve gözaltındaki şüphelilerden devlete güvenen, kandırıldıklarını anlayan, operasyonlara yardımcı olmak amacıyla itirafçı olanların sayısında artış yaşanmaktadır. Ancak itirafçıların serbest kalma sürecine ulaşabilmeleri; beyanlarının gerçekliği, niteliği, operasyonlara olan etkisi, tutuklanma sebebinin yasalar nezdindeki durumu ve yine kanunların uygulanabilirliği neticesinde gerçekleşmektedir. Aksi halde durumu yukarıda sayılanlara uygun olmayanların itirafçı olsalar dahi serbest kalma sürecine ulaşmaları mümkün değildir. Cumhuriyet başsavcılığımızca yapılan soruşturmalar masumiyet karinesi ve gizlilik kuralının ihlal edilmemesi çerçevesinde titizlikle devam etmektedir."
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile