Kitap Fuarı'nda Sunay Akın Söyleşisi

Kitap Fuarı'nda Sunay Akın Söyleşisi

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin düzenlediği 5. Kitap Fuarı söyleşilerle sürüyor.

Hayatının en güzel haftalarının ve günlerinin kütüphane ve müzelerde geçtiğini vurgulayan Sunay Akın okuyucularıyla Avrupa’daki kütüphaneler ve edebiyatın bilinmeyenleri hakkında ilginç bilgiler verdi. Sunay Akın “Washington’daki parlamento kütüphanesinin raf uzunluğu 1400 kilometre. Bir Alman her gün bir müzeye giderse ömrünün 16 yılını sokağa çıkamadan Almanya’nın müzelerinde yaşar. Louvre Müzesi’ndeki eserleri görmek için 12 kilometre yürümek gerekiyor. Finlândiya’nın 400 bin nüfuslu Tampere şehrinde 260 müze var” şeklinde konuştu.

Berlin Kütüphanesi’ndeki dünyanın ilk bilim kurgu uzay romanından söz eden Sunay Akın, şöyle konuştu: “Müthiş bir kütüphane. Berlin Kütüphanesi’nde dünya edebiyatının ilk el yazması eserleri var. Bunlardan biri ilk bilim kurgu uzay romanı. Yaklaşık 2000 yıl önce yazılmış. Yazan Lucian. Roman şöyle başlıyor: ‘Olimpiyatlara katılmış 50 atletle bir gemide karanlık denizde gidiyorduk. Fırtına çıktı. Dalgalar gemiyi kaldırdı indirdi, kaldırdı indirdi, kaldırdı gittik. Aya konduk’ İlk aya seyahat 2000 yıl önce. Ne Jule Verne’i o 1800’lü yıllar. ‘Taşı kaldırıyorlar altından böceklere benzer yaratıklar çıkıyor’ 2000 yıl önceki uzaylılar. Bugünde aynı tasvir edilmiyor mu? Ay kralına dedim ki bizi geri gönder. Olmaz bizim güneşle savaşımız var’ ilk yıldız savaşları. İşte bu kitap Berlin Kütüphanesi’nde”
Sunay Akın tarihin ilk bilim kurgu ve uzay romanı hakkındaki konuşmasını şöyle sürdürdü: “2000 yıl önce Lucian’ın yazdığı bu kitap nerede kaleme alındı? Adıyaman ve Urfa’nın arasında Samsat’ta. Bizim ülkemizde, bizim topraklarımızda. Peki bu roman bu ülkenin edebiyat tarihine girmeyecek de bunu kim anlatacak. Olimpiyatlara adayken bunu da öne çıkarsak güzel olmaz mı? Ben o ilk bilim kurgu uzay romanına dokundum”
Sümerlerin ilk yazılı tabletlerinin ebatları bugün elinizde tuttuğunuz akıllı telefonların ölçüsünde olduğunu belirten Sunay Akın, tıp ve edebiyat terimlerinin nereden geldiklerini anlatarak, “Tıp adını Tep kentinden alır. Sümer dilinde yazı için hazırlanan toprak parçasına dup denir. Tep’de adını duptan alır. Dup, tep, tıp. Sümerler teplerin üzerine şiir ya da destan yazdıklarında bunun adına edubba yani edebiyat denirdi. Edebiyat da buradan gelir” diye konuştu.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile