Kız Çocuklarının Ortaokuldaki Okullaşma Oranı Yüzde 100'e Yaklaştı

Birleşmiş Milletlerce kutlanan ''Uluslararası Kız Çocuk Günü''nün bu yılki teması ''kız çocuklarının eğitimi'' olarak belirlendi.


Türkiye'de eğitim sistemi içindeki kız çocuklarının okullaşma oranı okul öncesi, ilkokul ve ortakokulda her yıl artış gösteriyor. 2012-2013 eğitim öğretim yılı verilerine göre ortaokulda okuyan kız çocuklarının okullaşma oranı yüzde 99.54 olarak belirlendi.

BM tarafından, 2011 yılından itibaren 11 Ekim, ''Uluslararası Kız Çoçuk Günü'' olarak kutlanıyor. Bu yılki günün teması ise ''kız çocuklarının eğitimi'' olarak belirlendi.

Milli Eğitim Bakanlığı,kız çocuklarının eğitim sistemine kazandırılması için çeşitli kampanyalar ve çalışmalar yürütüyor.

Bu kampanyalardan birisi ''Haydi Kızlar Okula'' sloganıyla bilinen, Kız Çocuklarının Okullaşmasına Destek Kampanyası. Kız çocuklarının ilköğretimde okullaşma oranını erkek çocukların oranı ile eşit duruma getirmeyi amaçlayan kampanya 2002-2012 yılları arasında yürütüldü.

Kampanyayla kamu kurum kuruluşları, yerel yönetim ve gönüllülerin katılım ve katkısıyla, okullaşma düzeyinin en düşük olduğu illerde zorunlu eğitim çağında olup, eğitim sistemi dışında kalan, okula hiç kaydolmamış ya da okula kayıt olup devamsızlık yapan kız çocuklarının okullulaşmalarının sağlanması ve bu yolla ilköğretim düzeyinde okullulaşmadaki cinsiyet eşitsizliğinin kapatılmasını hedefledi.

Bakanlık, kız çocuklarının okullaşma oranının artırılması için 4+4+4 düzenlemesi ile de zorunlu eğitimi 12 yıla çıkardı.

-Okullaşma oranları

MEB verilerine göre, okul öncesi eğitimde 2009-2010 eğitim öğretim yılında 4-5 yaş grubundaki kız çocuklarının okullaşma oranı yüzde 37.91 olarak belirlendi. 2012-2013 eğitim öğretim yılında ise bu oran 4-5 yaş grubundaki kız çocuklarında yüzde 43.18'e yükseldi.

İlköğretim verilerine göre ise 2002-2003 eğitim öğretim yılında kız çocuklarının okullaşma oranı yüzde 87.34 olarak gerçekleşti. 2012-2013 eğitim öğretim yılında ise kız çocukları ilkokulda yüzde 98.92, ortaokulda yüzde 99.54 oranında okullaştı.

Kız çocuklarını okula kazandırmak kadar, hayatları boyunca eğitimin içerisinde var olmalarını sağlamak amacıyla Şartlı Nakit Transferi adıyla sosyal yardım programı da valiliklerce uygulanıyor. Bu uygulamayla çeşitli nedenlerle okul çağındaki çocuklarını okula gönderemeyen veya okuldan almak zorunda kalan ailelere çocuklarının okula devam etmeleri şartıyla; çocuklarını düzenli sağlık kontrollerine götüremeyen ailelere ise çocuklarını düzenli sağlık kontrolüne götürmeleri şartlarıyla ekonomik destek vermek üzere düzenli nakdi yardım yapılıyor.

-''İlgili kurumlar harekete geçmeli''

Konuyla ilgili AA muhabirine açıklama yapan Hacettepe Üniversitesi Halk Sağlığı Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Hilal Özcebe, dünyada pek çok ülkede kız çocuklarının eğitim kurumlarına ulaşmasında engeller bulunduğunu öne sürdü.

Bu engellerin aşılması için hem toplumsal boyutta hem de eğitim kurumlarına yönelik müdahalelere gereksinim olduğunu dile getiren Özcebe, kız çocuklarının öğrenimlerine devam etmesi, kız çocuklarının güçlenmeleri ve okula devam etme konusunda seslerini duyurabilmeleri için gençlerin, ilgili kurumların harekete geçmesi gerektiğini belirtti.

Özcebe, daha iyi bir gelecek için spor, oyun ve mesire yerlerinin geliştirilmesi, okuldan ayrılan çocukların okula geri dönmelerinin sağlanması, okula ulaşamayan çocuklara yönelik okul sistemlerinin geliştirilmesi, okulların onlara ulaşmasının sağlanması, kız çocuklarının eğitilmeleri için konuyla ilişkili kişilerin desteğinin alınması, sadece yaşamda değil, film ve sanatta da konunun işlenmesinin gerektiğini vurguladı.

-"Kadınların eğitimi, doğurganlık ve ölümlülüğü etkileyen temel etmenlerden biridir"

Özcebe, "kız çocuklarının eğitim kurumlarına devam etmesinin öncelikle kendi sağlıkları daha sonra ise toplumun sağlık düzeyinin yükseltilmesi için büyük önem taşıdığının" altını çizdi.

Öğrenim durumu seviyesinin, sağlığın temel belirleyicilerinin başında geldiğine dikkati çeken Özcebe, "Kız çocuklarının eğitimi, özellikle ilköğretimden sonraki eğitimi hem kız çocukları için hem de toplumların gelişmesi açısından önem taşımaktadır. Kadınların eğitimi, aile sağlığı, doğurganlık ve ölümlülüğü etkileyen temel etmenlerden biridir. Kadınların öğrenim durumlarının yükseltilmesi ise ancak kız çocuklarının okula devamı ile sağlanabilir" dedi.

Eğitim seviyesi yüksek olan toplumların gelişmişlik düzeyinin de yüksek olduğunu belirten Özcebe, kadının toplum içindeki rolünün, gelecek kuşakların eğitiminde önem taşığını vurguladı. Özcebe, çocuğa ilk bilgi, görgü, eğitim ve dünya görüşünü annenin kazandırdığını, bu nedenle kız çocuğunun eğitimine özen gösterilmesi gerektiğini kaydetti.

-Karar tasarısı Türkiye, Kanada ve Peru tarafından hazırlandı

193 üyeli BM Genel Kurulunda, 2012 yılından itibaren 11 Ekim'in ''Dünya Kız Çocukları Günü'' olarak kabul edilmesine ilişkin Türkiye, Kanada ve Peru tarafından hazırlanan karar tasarısı bütün ülkelerin onayıyla kabul edilmişti.

Kararda, ekonomik büyüme, BM Binyıl Kalkınma Hedefleri'ne ulaşılması ve kız çocuklarının kendilerini etkileyecek kararların alınmasına katılımı açısından kız çocuklarının desteklenmesinin, güçlendirilmesinin ve onlara yatırım yapılmasının son derece önemli olduğu, ayrıca bunun başarılmasının kız çocuklarına karşı ayrımcılık ve şiddet sarmalını kıracağı, onların insan haklarından tam ve etkili bir şekilde yararlanmalarını sağlayacağı belirtilmişti.

Kararda, kız çocuklarının güçlendirilmesinde ailelere ve toplumlara da büyük rol düştüğü vurgulanmıştı.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile