Kızılay Genel Başkanı Balıkesir'de

Kızılay Genel Başkanı Balıkesir'de

Türk Kızılayı Genel Başkanı A.Lütfi Akar, Van depreminin ardından Türk Kızılayının bölgede muhteşem bir operasyon gerçekleştirdiğini söyledi.

Van depremiyle ilgili Türk Kızılayının operasyon kabiliyetine kimsenin söz dil uzatamayacağını ifade eden Kızılay Genel Başkanı A. Lütfi Akar, "Bu operasyonlara dil uzatanı Allah çarpar. Bu operasyonu küçük görenlerle Allah'ın işi olmaz. Burada, Türk Devletinin dirayetli Başbakanının, dirayetli hükümetinin iradesiyle ve sivil toplum örgütlerinin önünde Türk Kızılayının liderliği ile muhteşem bir operasyon yapıldı. Vanlı vatandaşlarımız hiçbir zaman açıkta bırakılmadı, aç ve sefil bırakılmadı" dedi.

Türk Kızılayı Balıkesir Bölge İstişare Toplantısı Asya Termal Otel'de yapıldı. Balıkesir Şubesinin örnek bir ev sahipliği sergilediği istişare toplantısına, Balıkesir Valisi Yılmaz Arslan, Türk Kızılayı Genel Başkanı A. Lütfi Akar, Balıkesir Belediye Başkanı İsmail Ok, Garnizon Komutan Vekili Kurmay Albay Vahap Özoğlu, Kızılay Genel Başkan Yardımcısı Hasan Karahan, Kızılay Genel Sekreteri Muzaffer Komit, yönetim kurulu üyesi Hayati Çetin, İl Müftüsü Turgut Açari, Gençlik Hizmetleri ve Sipor İl Müdürü İlhan Arslan, Balıkesir Şube Başkanı Avukat Hüseyin Gündoğan, 9. Ana Jet Üs Komutan Vekili Albay İshak Dayıoğlu, İl Emniyet Müdür Vekili Aydın Gider, İl Afet ve Acil Durum Müdür Vekili Bayram Şahin, Balıkesir, Bursa, Çanakkale, Yalova şubelerinin başkan ve yönetim kurulu üyeleri katıldı.

Yemekli toplantının ilk bölümünde açılış konuşmasını yapan Türkiye Kızılay Derneği Balıkesir Şube Başkanı Avukat Hüseyin Gündoğan, Kızılaycılığın gönüllülük esasına dayanan bir insanlık hizmeti olduğunu söyledi.

Balıkesir şubesi olarak gönüllü kan bağışı toplamada 2012 yılında 29 bin ünite hedefi koyduklarını ve bu hedefe ulaşmak için çalıştıklarını kaydeden Hüseyin Gündoğan, Balıkesir'in Türkiye ortalamasına etki ettiğini vurguladı. Kızılay şube başkanı Hüseyin Gündoğan, "Kızılaycılık nedir diye sorulsa, herhalde bir cumartesi günü, bir bahar günü, ağaçların altında kuşların öttüğü, suların şırıldadığı bir zamanda, hamağın üzerinde uyuyup, mangal keyfi yapmayı bir kenara bırakıp, böyle insanlar için, insanlık için bir araya gelmektir diyorum. Çok kutsal bir görev ifa ediyoruz. Bunu anlatmak çok zor. Kızılay gönül işidir, almadan vermeyi bilmek, çağrılmadan gitmeyi bilmek, sevilmesen de sevmeyi bilmektir. Bu ekibin tamamı bunu kalbinde hissedip yaşıyor. Biz kendimizi çok şanslı hissediyoruz. Kızılay toplumda afet ile anılır oldu. Fakat bunun ötesinde kan olayı var. Şu anda yıllık 1 milyon 850 bin üniteye yakın. Balıkesir olarak 2011 yılında 27 bin 350 ünite kan vermişiz. Geçenlerde 2012 hedefimizi 29 bin ünite olarak açıkladık. Türkiye geneline bakınca biz hedefi yakaladık. 29 bin ünite kan vaadim var, bu yıl toplamamız halinde Türkiye'de 1 milyon 950 bin kana ulaşılması gerekiyor. Biz Balıkesir olarak bu hedefe ulaştık" dedi.

"BİZİM DİNİMİZ KIZILAYCI OLMAYI EMREDİYOR"

Kızılay Balıkesir Bölge İstişare Toplantısında konuşan Türk Kızılayı Genel Başkanı A. Lütfi Akar, Balıkesir şubesine yapmış olduğu başarılı çalışmalarından dolayı teşekkür etti. Balıkesir'de Kızılay'a çalışmalarında, kan bağışında her türlü desteği sağlayan başta protokol olmak üzere herkese ayrıca teşekkür eden Kızılay Genel Başkanı Lütfi Akar, Türk Kızılay'ının çok geniş bir alanda faaliyet gösterdiğini söyledi.

Hedeflerinin Türkiye'de lider kuruluşu olan Türk Kızılayını dünyanın bir numaralı sivil toplum örgütü yapmak olduğunu bildiren Lütfi Akar, iki dönem genel başkan olarak görev yaptığı Kızılay'da yeni dönemde yapılacak seçimlerde genel başkan yardımcılığı veya yönetim kurulu üyeliğine devam etmek için seçimlere girmek istediğini açıkladı.

A. Lütfi Akar, "780 şubemizde 5 bini aşkın profesyonel çalışanımızla Türkiye'nin en büyük sivil toplum örgütüyüz. Türkiye'nin yurt dışındaki en büyük temsilcisiyiz. Sektör bazında afet açısından bakarsak dünyanın her zaman ilk 4 ulusal kuruluşu içindeyiz. Türkiye'de kan işinin mesuliyeti Türk Kızılay'ına verildi.

Bütün dünyada kan işini etüt ettik. Hepsinden teknoloji ve kan toplama adedi olarak çok daha gerideydik. Şu anda 16 merkezde bölgesel kan merkezi, 73 merkezde kan toplama merkezlerimiz var. Bugün devletimizin ve hükümetimizin bize verdiği güç ve güven ile büyük çapta kan faaliyeti yürütülüyor. 2005 yılında yılda 250 bin ünite toplarken bugün 1 milyon 500 bin üniteye çıkmıştır. 2004 - 2014 yılı içinde Türkiye'nin bütün kan ihtiyacını karşılayacak şekilde 1 milyon 800 bin üniteye ulaşacaktır. Sonra da Türkiye'nin kan olarak Kızılay'dan başka temincisi kalmayacak. Masalarda, hastanelerde kan ihtiyacından dolayı kimse zora düşmeyecektir. 10 ana bölgede büyük afet merkezleri kurduk. 23 tali bölgede koltuk altı depolarımız var, bunların vasıtasıyla Türkiye'de olabilecek bir afete anında müdahale etme gücüne sahibiz. Bunu da Kızılay olarak Van depreminde ispat ettik. Afetten etkilenen azami 50-60 bin insan beklerken karşımıza 600 bin afetzede çıktı. 600 bin kişi bizden çadır istedi, yemek, battaniye, lojistik ihtiyacını istedi. Devletimizden Allah razı olsun. 600 bin afetzedeye çadır kurduk. Van'da kurduğumuz çadır 80 bin, Van'a giden TIR sayısı 30 bini buldu. 30 bin TIR, İstanbul ile Van arasındaki mesafeyi arka arkaya konvoy olarak dizilseler doldurur. Bu operasyona dil uzatanları Allah çarpar. Bu operasyonu küçük gören kullarla Allah'ın işi olmaz. Burada Türk Devletinin dirayetli Başbakanının, dirayetli hükümetinin iradesiyle ve sivil toplum örgütlerinin önünde Türk Kızılayının liderliği ile muhteşem bir operasyon yapıldı. Vanlı vatandaşlarımız hiçbir zaman açıkta bırakılmadı, aç bırakılmadı, sefil bırakılmadı. Van depremi sırasında uzun süre orada kaldım. Türk Kızalıyının genel başkanı olduğum için çok sefer Allah'a şükrettim. Çok gurur verici, Allah indinde çok büyük sevap kazandırıcı bir işin içerisindeyiz arkadaşlar. Bizim dinimiz Kızılaycı olmayı emrediyor. Kızılaycılıkta bizim sahip olduğumuz inançlar birbiriyle aynen örtüşüyor. Bugün Van'da çadırlar yeni söküldü, 30 bin konteynır kuruldu. Şu anda Van'da 150 bin kişi çadırlardan çıkıp konteynırlarde kalmaktadır. Aynı zamanda kalıcı konutların da kaba inşaatları bitmiş vaziyette. Bu yaz sonunda afetzedelerin kullanımına amade edilecek. Türk Kızılayı olarak orada psikososyal faaliyetlerde de bulunduk, gıda yardımımız hala devam ediyor. Kızılaycılığın gerektirdiği her türlü iş ve işlem yapılıyor. Kızılay milletinin merhamet elini Van'daki vatandaşlarının üzerinde tutmaktadır" diye konuştu.

"MOGADİŞU'YU İSTANBUL YAPACAĞIZ

"Türk Kızılayı Genel Başkanı A. Lütfi Akar, Kızılay'ın Somali'de lider sivil toplum örgütü olduğunu anlattı. Somali'de kurulan 2 bin 500 çadırlık çadır kentte 15 bine yakın Somalili insanların gıda, giyecek, içecek, yıkanma ve tuvalet ihtiyaçlarının sağlanmaya çalışıldığı paylaşan Lütfi Akar, Somali'nin başkenti olan Mogadişu'yu İstanbul gibi yapacaklarını söyledi.

Kızılay Genel Başkanı Akar, "Somali'de yeni projelerimiz var. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile yaptığımız anlaşma neticesi 77 ağır iş makinesiyle çıkarma yapacağız. Somali'nin başkenti Mogadişu'yu İstanbul'a benzetene kadar Türk Kızılayı vatandaşlarının kendisine bağışladığı 100 milyon TL'yi son kuruşuna kadar harcayacaktır. Planlı, programlı şekilde orada Türk Devletinin, Türk halkının kalıcı hizmetlerini bırakmak için gayret ediyoruz. Ortadoğu coğrafyasının her adımında, Telafer'de adım adım Türk Kızılayına rastlamak mümkündür. Dünya coğrafyasının güneş batmayan kısımlarında Türk Kızılayını ve Türk Devletini iftiharla ve gururla temsil ediyoruz. Türk Kızılayını hep beraber dünyanın bir numaralı sivil toplum örgütü yapacağız inşallah" dedi.

Genel başkanın ardından söz alan Balıkesir Belediye Başkanı İsmail Ok, Türk Kızılayı ile gurur duyduklarını, Kızılayı Türkiye'de 7'den 70'e herkesin çok iyi bildiğini söyledi.

Başkan Ok, Türkiye'nin gerçeği olan afetlere karşı hazırlıklı olunması gerektiğini, Kızılay gibi kuruluşların ne kadar güçlü olursa olası afetlerdeki yaraların o kadar kısa sürede sarılacağını belirterek destek olunması gerektiğini belirtti.

Başkan Ok'dan sonra kürsüye gelen Balıkesir Valisi Yılmaz Arslan da Türk Kızılayının dünyanın en ücra köşelerinde sürdürdüğü faaliyetleriyle başlı başına bir gurur kaynağı olduğunu ifade etti.

Kızılayın özellikle 99 depreminden sonra kendini en hızlı yenileyen, eleştirel konulardan en kısa sürede kurtulan, istisnasız ve tartışmasın Türkiye'nin en önemli ve en büyük sivil toplum kuruluşu olduğunu söyledi.

Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak Kızılay ile gurur duyduğunu belirten Vali Yılmaz Arslan, Türk'ün aslında olan almadan veren bir millet hasletinin Kızılay ile devam ettiğini söyledi.

Vali Arslan, "Biz tarihimiz boyunca, Osmanlı İmparatorluğunda, Selçuklu ve daha önceki Türk devletlerinde bunları görmek mümkün, şehir girişlerine ihtiyaç sahipleri için para kutuları koyan dünyada başka bir millet yoktur. Biz işte bu kültürden, bu anlayıştan geliyoruz. Bizim dinimiz bunu gerektiriyor. Lütfen bu teşkilatlara, dernek faaliyetlerine olabildiğince geniş katılım sağlamaya çalışalım" dedi.

VALİ ARSLAN: "SİVİL TOPLUM KURULUŞLARININ BELLİ GRUPLARIN ELİNDE OLDUĞU ALGISI VAR"

Vali Yılmaz Arslan, ülkede sivil toplum kuruluşlarının bazı grupların elinde olduğu şeklinde algı olduğuna dikkat çekti. Türkiye'de bu algının değişmesi gerektiğini söyleyen Yılmaz Arslan, şunları söyledi;"Türkiye'de genellikle sivil toplum kuruluşları belli kişi ve grupların elindedir diye bir algı var. Bu algıyı değiştirmemiz lazım. Tabii ki ömrünü bu işe vermiş birine kenara çekil diyecek değiliz. Ama bunu geliştirelim, 200 olan üyesi sayısını 500 yapın, bin olsun, 5 bin olsun. Toplumda bu tür işlere gönül vermek isteyen, katkı vermek isteyen, bunun yolunu bulamayan çok sayıda insan var. İşte biz Kızılayın bu konuda bugüne kadar yürüttüğü öncülüğü geliştirerek devam ettirmesini istiyoruz. Diğer hayır kuruluşlarının elinden tutup yol göstermesini de istiyoruz. Biz Balıkesir'de çok uyumlu bir çalışma içerisindeyiz. Hem Kızılay, hem kamu, hem meslek, hem sivil toplum kuruluşları arasında böyle. Balıkesir herkesin gıpta ederek takip etmesi gereken bir il. Belki bazılarının kıskanarak takip etmesi gereken bir il. Biz burada bu düzeni, birliği sağladığımızı, bundan da çok mutlu olduğumuzu düşünüyoruz. Kızılay Balıkesir şubemizin ve ilçelerdeki çalışmaları takip ediyoruz, katkımız olduğunu söyleyemeyiz ama iyi takip ediyoruz. Bir ihtiyaç olduğunda Kızılay başkanımızı valiliğe bağlı çalışan bir müdür, bir arkadaşımız gibi görüyoruz. Bir şey oluyor hemen arıyoruz geliyor. Bu karşılıklı anlayış ve gönül birliği, bu güven ortamı olduktan sonra Allah'ın izniyle hiç kimsenin sırtı yere gelmez. Bu işleri sağlıklı şekilde yürütürüz, yürütmeye de devam edeceğiz. Kim ne derse desin aleyhte söylenen sözlere, laflara lütfen kulak asmayın. Her toplumda hata yapan, yanlış yapan olur, kamuda da çok oluyor. Esas olan işin özüdür, işin ana omurgasıdır. İşin özü ve ana omurgası doğrudur. Hem Türkiye'deki hem dünyadaki gidişatımız, çalışmalarımız Allah'ın izniyle çok güzeldir, daha da güzel olacak. Buradaki çalışmaların hayırlı sonuçlara vesile olmasını diliyorum. Kurumların en üst düzey yöneticilerinin gelip taşradaki çalışma arkadaşlarıyla oturup, her konuyu enine boyuna konuşuyor olması olağanüstü bir şeydir. Biz bunu bazen kamuda bile bulamıyoruz. Tebrik ediyorum. Bugüne kadarki hizmetleriniz için hepinize teşekkür ediyorum, Allah razı olsun."Konuşmaların ardından plaket törenine geçildi. Türk Kızılayı Genel Başkanı A. Lütfi Akar, aynı zamanda iyi birer Kızılay gönüllüsü ve bağışçısı olan Vali Yılmaz Arslan ve Belediye Başkanı İsmail Ok'a Kızılaya verdikleri destek ve katkılarından dolayı birer teşekkür plaketi verdi. Kızılay genel başkan yardımcısı, genel sekreter ve yönetim kurulu üyeleri de diğer protokol mensuplarına desteklerinden dolayı teşekkür plaketi verdi. Toplu hatıra fotoğrafının ardından ilk bölümü sona eren Kızılay Balıkesir Bölge İstişare Toplantısının basına kapalı geçen ikinci bölümünde, Kızılay şubelerinin yöneticileri yaşadıkları sorunlarını, sıkıntılarını, hizmet verimliliği için varsa düşünce ve önerilerini dile getirdiler. Bire bir genel başkan ve yönetim kurulu üyeleriyle görüşme imkanı bulan Kızılay şube başkanları bu fırsatı temin eden Balıkesir şubesi ile gösterdikleri ilgi ve yakınlıktan dolayı da genel başkan ve beraberindekilere teşekkür etti. Organizasyonu başından beri aksaksız yöneten Türk Kızılayı Balıkesir Şubesi başarılı bir ev sahipliği gerçekleştirmiş oldu .
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile