KKTC Cumhurbaskani Tatar, Egemen Esitlik Kabul Edilirse Müzakerelerin Basari Sansinin Artacagini Söyledi Açiklamasi

'Iki devletlilik, egemen esitlik temelinde bu isin çözülebilecegini bütün dünyaya basarili bir sekilde anlattigimizi düsünüyorum'.

Kuzey Kibris Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaskani Ersin Tatar, Kibris meselesinde müzakere yoluyla bir anlasmadan yana olduklarini vurgulayarak, Kibris Türk tarafinin egemen esitliginin kabul edilmesi durumunda müzakerelerin baslama ve basariya ulasma sansinin artacagini kaydetti.

Cumhurbaskani Tatar, Türk Ajansi Kibris'a (TAK) degerlendirmelerde bulundu.

Kibris Rum kesiminin "Kibris Türkleri bir anlasmaya mahkumdur, uyguladigimiz ambargolar basarili olmustur. Mutlaka gelecekler ve Kibris Cumhuriyeti'ne yama olacaklar" düsüncesinde oldugunu belirten Tatar, sunlari kaydetti:

"Rumlara yama olmak suretiyle bütün gelecegimi tehlikeye atacaksam, varsin böyle kalayim. Ancak böyle kalirken de KKTC'yi güçlendireyim, KKTC'nin dünya ile temaslarini artirayim. Taninma noktasinda tabii ki Türkiye'ye yakin olan bazi dostlarimizi zorlayacagiz ama biz yarin sabah bizi taniyacaklar diye bir söz veremeyiz. Benim bu söylemi yapmam yakisiksiz olur. Benim söyledigim, bu politikanin dogru olduguna inandigim ve bu politikayi sürdürecegimdir."

Tatar, Kibris'ta federal temelde bir çözüme inanmadiginin altini çizerek, insanlara hiçbir zaman "ben size yarin çözüm bulacagim" demedigini ancak geçmiste bazi liderlerin "üç ay içinde bu isi çözme" sözü vererek geldigini hatirlatti.

Bir anlasma olacaksa saglam olmasi gerektigini vurgulayan Tatar, "Müzakere yoluyla anlasmadan yanayim. Egemen esitligimiz kabul edilirse müzakerelerin baslama ve basariya ulasma sansi artar. Bir anlasmadan sonra huzurun devami için anlasma mutlaka iki devletlilige ve iki halka dayali bir çözüm olmali. Ortaya koydugumuz siyaset çok gerçekçidir, çok dogrudur ve çaga uygundur." ifadelerini kullandi.

Tatar, geçen hafta gerçeklestirdigi Brüksel temaslariyla ilgili de bilgi vererek, Birlesmis Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres'e pozisyonlarini anlattiklarini söyledi.

"Iki devletlilik, egemen esitlik temelinde bu isin çözülebilecegini bütün dünyaya basarili bir sekilde anlattigimizi düsünüyorum." diyen Tatar, bu durusun BM ve AB tarafindan kabul görmese de Kibris'ta iki ayri halk ve devlet oldugu realitesine dikkati çekti.

Tatar, 60 yil önce Kibris Cumhuriyeti'nin tanindigini hatirlatarak, BM parametrelerinin de Kibris meselesinin bu kadar uzamayacagi ve erken zamanda bir çözüm bulunacagi düsüncesiyle, o dönemde masaya kondugunu ve aradan uzun yillar geçtigini kaydetti. Tatar, BM parametrelerinde iki devletli çözüm konusunda sikintilar oldugunu fakat bu parametrelerin gökten zembille inmedigini söyledi.

Cumhurbaskani Tatar, yillardir süren federasyon görüsmelerinden netice alinmadigini ve bu nedenle Kibris'in gerçekleri göz önünde bulundurularak, BM parametrelerinin tekrar gözden geçirilmesi gerektigini vurguladi.

- "Türkiye de Kibris'ta iki devlet olmasi gerektigini anlatiyor"

Tatar, 27-29 Nisan'da Cenevre'deki 5+BM gayriresmi Kibris toplantisinda, iki egemen toplum, iki egemen halk ve iki egemen devletin kayitlara geçtigini ve Türk tarafi için bu çözüm modelinin yegane alternatif oldugunu ifade ederek, sözlerini söyle sürdürdü:

"BM Genel Sekreteri Guterres ne istedigimizi çok iyi anladigini söylüyor. 50 sene görüsüldükten sonra bir netice alinamayinca, Türkiye ile de istisare içinde, ayni zemin artik olamayacagini söyledik ve egemen esitlige dayali iki bölgelilik, yani yeni vizyon ortaya çikti. Ama tabii bunu bütün dünya tam anlamiyla daha kavramamistir. Benim cumhurbaskani seçilmemin ardindan yaptigim temaslarda ve son olarak da Cenevre'de tüm bunlari masaya getirdik, kayitlara geçirdik. Bu mesaji bütün dünyaya vermis olduk. Türkiye de ana vatanimiz, garantör, tüm bölgenin en büyük ve en güçlü ülkesi olarak neden bundan sonra Kibris'ta federasyon degil de iki devlet olmasi gerektigini anlatiyor. Bu pozisyonun hakli olduguna inaniyoruz ve bu pozisyonda israrliyiz."

Tatar, Cenevre'deki görüsmelerde, Kibris konusu için BM tarafindan "özel temsilci" atanmasi konusunun dört baslikli bir modelin görüsülmesine yönelik, Guterres çerçevesini de andiran, olarak gündeme geldigini ve bunu kabul etmediklerini söyledi.

Brüksel'de BM Genel Sekreteri tarafindan kendilerine Cenevre'dekinden farkli bir öneri yapildigini açiklayan Tatar, "Yeni atanacak olan özel temsilcinin, ortak zemin var mi yok mu noktasindaki gerçeklerin tespiti için atanacagini söyledi. Bizim açimizdan bakildiginda, geçici olarak görevlendirilen Jane Holl Lute zaten bu görevi yapiyor. Bu nedenle bu yeni görevlendirmeye neden ihtiyaç duyuldugunu kendi aramizda sorguladik ve bunun sonucunda Genel Sekreter'e hiçbir taahhüt altina girmeden önerisini etraflica degerlendirecegimizi bildirdik. Tabii bu degerlendirmemizi kendi içimizde ve ana vatanimiz Türkiye ile istisare içerisinde yapacagiz." dedi.

Türkiye Cumhuriyeti Disisleri Bakani Mevlüt Çavusoglu ve ekibinin yarin aksam KKTC'ye gelecegini de dile getiren Tatar, bu konulari Çavusoglu ile istisare edeceklerini söyledi.

- "Hata yapamayiz, her seye çok iyi bakmamiz lazim"

Rum basininda iddia olarak yer alan ve BM Genel Sekreteri'nin temmuzda BM Güvenlik Konseyine sunacagi Kibris Iyi Niyet Misyonu Raporu'na "kendi kendini yöneten bölgeler" ifadesini ekleyebilecegine iliskin degerlendirmelerde bulunan Tatar, bunun bir alt yönetim modeli anlamina geldigini ifade etti.

Tatar, "Hata yapamayiz, her seye çok iyi bakmamiz lazim. Bizim Kibris Cumhuriyeti'nin otoritesini kabul etmemiz mümkün degil. Her ne kadar kuzeyde kendi kendini yöneten deseler de bizi üst yönetim olarak Kibris Cumhuriyeti’ne baglamalarini kabul etmemiz mümkün degil. Kibris’ta mevcut iki devlet var. Bunlar bir is birligi modeli çerçevesinde bir uzlasiya gidebilir. O yüzden benim devletimin de onun kadar kabul görmesi lazim." diye konustu.

Eylülde BM Genel Kurul toplantilarinin yapildigi dönemde New York'ta olacaklarini belirten Tatar, orada tekrar ikinci gayriresmi toplanti için degerlendirmeler yapilacagini kaydetti.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile