Kıbrıs Rum Kesiminde yayınlanan Politis gazetesi Kostas Konstantiniu imzalı haberinde Cumhuriyet Meclisi Başkanı Sibel Siber ile gerçekleştirilen görüşmede Siber’in görüşlerine ve açıklamalarına yer verdi.
Meclis Başkanı Siber, Kıbrıs’ta bir çözümden başka seçenek olmadığını vurgulayarak, çözümü liderlerin bulacağını, ancak barışı da halkın bulması gerektiğini, bunun için de halkın hazırlanması gerektiğini söyledi.
Siber, bu konuda özellikle medyaya ve eğitimcilere görev düştüğünü kaydetti.
Meclis Başkanı Sibel Siber’in yoğun programı içerisinde, Siber ile Meclis’teki bürosunda bir araya gelindiğini yazan gazete, Siber’in, KKTC’nin ilk kadın Başbakanı, ikinci kadın Meclis Başkanı olduğuna dikkat çekerek Siber’in ayrıca birçok kişi tarafından Kıbrıslı Türklerin gelecek lideri olarak tasvir edilen güçlü bir kadın olduğunu ancak Siber’in farklı görüşe sahip olduğunu belirtti.
Sibel Siber’in özgeçmişine de yer veren gazete Siber’in 1960 yılında doğduğunu, bunun tek başına birçok şeyi anlattığını yazdı ve bu nesildeki Kıbrıslı Türklerin çocukluk yıllarını, o dönemdeki çalkantılı günler ortamında geçirdiklerine dikkati çekti.
“EN BÜYÜK KORKUMUZ SEYAHATTİ”
Siber’in Larnaka’da büyüdüğünü, babasının öğretmen olması nedeniyle, ailesinin sürekli olarak taşınmak zorunda kaldığını yazan gazete Siber’in “o zaman ki en büyük korkumuz seyahat ederken idi, bugün kayıp olan birçok Kıbrıslı Türk bu şekilde kayboluyordu” şeklindeki ifadelerine de yer verdi.
Siber anılarını anlatırken, “yaklaşık 7 yaşında iken Larnaka’dan, Tremetusa’ya (Erdemli) hareket ettiklerini, anne ve babasının alçak sesle ve endişeli bir şekilde konuştuklarını, onlara ne olduğunu sorduğunu, annesinin, ‘hiçbir şey’ diye yanıt verdiğini, babasına yönelerek, oradaki arabanın kendilerini takip edip etmediğini sorduğunu, babasının evet yanıtı vererek daha sonra hızlanarak başka bir yola döndüğünü” söyledi.
O dönemleri nostalji ile anan Siber, Kıbrıslı Rum dostların ve komşuların da bulunduğuna atıfta bulunarak, “aralarında nefret olmadığını, babasının birçok Kıbrıslı Rum arkadaşının bulunduğunu, özellikle Tremetusa’nın kendileri için daha kolay olduğunu, zira orada, Tremetusa’daki Kıbrıslı Rumların bir çoğunun, Türkçe de konuştuğunu, küçük çocukların farkı anlamasının da zor olduğunu anlattı.
Siber, bu konudaki bir başka anısını anlatırken, bir keresinde Şeker Bayramı’nda, o zaman 5 yaşında olan kardeşinin, eve gelerek kendilerine “Thios Mina” bakkalına gittiğini ve (para veya şeker almak için) elini öptüğünü söylediğini, kendilerinin ise gülerek ona, Thios Mina’nın Müslüman olmadığını söylediklerini ancak kardeşinin, Thios Mina’nın Türkçe konuştuğu için bunu kabul etmediğini söyledi.
Sibel Siber’in daha sonra tıp okuduğunu, öğrenimini tamamladıktan sonra Ada’ya döndüğünü, evlendiğini, çocuk sahibi olduğunu daha sonra siyasete atıldığını yazarak yaşamından kesintiler veren Politis gazetesi, Siber’in 90’lı yıllarda doktor olarak, yeniden yakınlaşmaya yönelik ilk gruplara dahil olmaya başladığını ve burada doktor olmak üzere birçok dost edindiğini yazdı.
Cumhuriyet Meclis Başkanı Siber o dönemleri anlatırken, o dönemin kolay olmadığını ancak birilerinin konuşması gerektiğini belirterek “Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş ile Derviş Eroğlu’nun "en iyi çözüm çözümsüzlüktür” şeklinde açıklama yaptıkları dönemde bir Türk kanalına verdiği mülakatı anımsattı.
Kendisinden ‘geleceğin lideri’ diye bahsedilmesinin sorulması üzerine Siber, bunun onur verici olduğunu, üç partinin görüşerek kendisini önermeleri ve kısa bir dönem Başbakanlık yapmasının kendisi açısından onur verici olduğunu ifade etti.
“LİDERLİK PLANIM YOK”
Siber sözlerinin devamında liderlik konusunda bir planının bulunmadığını söyledi.
Ankara’ya yönelik ziyaretinin, bu şekilde algılandığının sorulması üzerine ise Siber, yeni seçilen her Meclis Başkanı’nın Ankara’yı ziyaret ettiğini, kendisinin de bunu yaptığını ifade etti.
Tecrübesi olan kişilerin kendisine, Türk liderliği tarafından, geçmişteki durumlara oranla, daha sıcak karşılandığını söylediğini ifade eden Siber, yorumlara ve tepkilere bunun neden olduğunu söyledi.
Siber bazı kişilerin ise bunu, halk tarafından seçilen Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’na yönelik saygısızlık olarak algıladığını belirtti.
Siber ayrıca kendisinin de ilk olarak halk tarafından Meclis’e daha sonra ise vekillerin oyuyla bu göreve seçildiğini anımsattı.
Rum Dışişleri Bakanı Yoannis Kasulidis’in “2. Cumhurbaşkanı Talat Kıbrıslı Türklerin liderliğinde olsaydı, ortak açıklamaya ihtiyaç duyulmayacaktı” şeklindeki açıklamasının ardından Siber ile bir araya gelindiğine atıfta bulunan gazete Siber’e yönelik sorunun “bu görüşü paylaşıp paylaşmadığı ve çözüme ilişkin vizyonun ne olduğu” şeklinde olduğunu yazdı.
Siber “liderlerin değil halkın öneme sahip olduğuna inandığını, Eroğlu’nun eskiden ‘çözümsüzlük en iyi çözümdür’ dediğini, 2004’te ‘hayır’ dediğini anımsatarak şu an Kıbrıslı Türklerin çözüm istediğini artık bildiğini ve artık lider olduğunu, şu anda aynı şeyleri söylemesinin mümkün olmadığını” ifade etti.
“ÇÖZÜMÜ LİDERLER, BARIŞI HALK BULACAK”
Liderlerin çözüm bulmak için orada olduğunu ifade eden Siber, çözümü liderlerin bulacağını, ancak barışı da halkın bulması gerektiğini, bunun olabilmesi için de halkın hazırlanması gerektiğini söyledi.
Bu konuda özellikle medya, okullar ve eğitimi kast ettiğini belirten Meclis Başkanı Siber, “maalesef bunun, özellikle Kıbrıs Rum toplumunda yapılmadığını ve derhal yapılması gerektiğini” ifade etti.
Siber açıklamaları çerçevesinde, çözümün bulunması gerektiğinin altını çizerek başka bir seçeneğin bulunmadığını da kaydetti.
Kktc Cumhuriyet Meclisi Başkanı Siber, Rum Gazetesi Politis’e 60’lı Yılların ve Geleceğin Kıbrıs’ından Bahsetti
KKTC Cumhuriyet Meclis Başkanı Sibel Siber’in, 60’lı yılların Kıbrıs’ı ile geleceğin Kıbrıs’ına ilişkin görüşleri Politis gazetesinde yer aldı.