KKTC'de 30 Ağustos Zafer Bayramı Resepsiyonu

Resepsiyona, KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, KKTC Meclis Başkanı Sibel Siber, KKTC Başbakanı Hüseyin Özgürgün, KKTC Yüksek Mahkeme Başkanı Narin Ferdi Şefik, 2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Yılmaz Yıldırım, Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Tuğgeneral Tevfik Algan, Ana Muhalefet Partisi Başkanı Tufan Erhürman, Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Serdar Denktaş, bazı bakanlar ile askeri ve sivil yetkililer de katıldı.

Büyükelçi Derya Kanbay, resepsiyonda konukları selamladıktan sonra, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 81 ilde ve dış temsilciliklere gönderdiği 30 Ağustos mesajını okudu. Kanbay, Erdoğan’ın mesajını okuduktan sonra KKTC halkının, resepsiyona katılan herkesin ve özellikle silahla yatıp kalkan askerlerin 30 Ağustos Zafer Bayramını içtenlikle kutladı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan mesajında, “Bugün, aziz milletimizle ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki kardeşlerimizle beraber Büyük Zafer’in 95. Yıldönümünü idrak ediyoruz. Türkiye ve dünyanın dört bir köşesindeki milyonlarca vatandaşımızın 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı yürekten kutluyorum” dedi.

“Ülkemizin bu gurur gününde heyecanımızı paylaşan tüm dostlarımıza en kalbi şükranlarımı sunuyorum” diyen Erdoğan, Türk milletinin 1919 yılında Samsun’da Gazi Mustafa Kemal’in liderliğinde başlattığı istiklal mücadelesinin, tüm yokluk, yoksulluk ve imkansızlıklara rağmen 30 Ağustos Başkomutanlık Meydan Muharebesiyle zafere taşındığını belirtti.

Erdoğan, 30 Ağustos Zaferi’nin milletimizin canından daha aziz bildiği vatan topraklarında bağımsız yaşama iradesinin tüm dünyaya ilanı olduğuna işaret ederek, bu zaferin, siyasi ve sosyal sonuçları itibariyle tarihe yön vermiş, emperyalistlere karşı istiklal savaşı yürüten birçok mazlum halka ilham ve umut kaynağı olduğunu belirtti.



“Türkiye 95 yıl önce olduğu gibi aynı kararlılığı muhafaza etmektedir”

Erdoğan, Türkiye’nin, tıpkı 95 yıl önce olduğu gibi, ekonomik ve siyasi bağımsızlığına yönelik tehditleri, saldırıları ve sabotaj girişimlerini bertaraf etme konusunda aynı kararlılığını muhafaza ettiğini vurguladı. FETÖ, DEAŞ, PKK, PYD gibi eli kanlı terör örgütlerine karşı hukuk, adalet ve demokrasiden taviz vermeden sürdürdüğümüz amansız mücadelenin, bu konudaki hassasiyetlerinin en bariz örneği olduğunu söyleyen Erdoğan, “Türkiye, bu mücadelesiyle hem kendi vatandaşlarının can güvenliğini sağlamakta, hem de küresel güvenliğe ciddi katkıda bulunmaktadır” dedi.

Türkiye’nin önümüzdeki dönemde de bekasına yönelen tehditleri, kaynağında etkisiz hale getirmeye devam edeceğini vurgulayan Erdoğan, bu zorlu süreçte en büyük güç kaynağının “Tek Millet, Tek Bayrak, Tek Vatan ve Tek Devlet” ilkeleri etrafında bütünleşen milletin birlik ve beraberliğiyle, dost ülkelerin desteği olduğunu belirtti.



“Türk milleti 15 temmuz’da neleri göze alabildiğini gösterdi”

Erdoğan, ”Aziz milletimiz, 15 Temmuz darbe girişimi karşısında sergilediği destansı direnişle “ya İstiklal Ya Ölüm” tercihiyle baş başa bırakıldığında neleri göze alabileceğini göstermiştir” diyerek, Türk milletinin o gece 250 şehit ve 2 bin 193 gazi pahasına sadece darbe teşebbüsünü bertaraf etmediğini, aynı zamanda ülkesine, demokrasisine ve özgürlüğüne sahip çıkma iradesini de ortaya koyduğunu söyledi.

Erdoğan mesajının devamında şu ifadelere yer verdi:

“Çanakkale’yi geçilmez kılan, Kurtuluş Savaşımızı zafere taşıyan, son olarak da 15 Temmuz gecesi tüm ülke sathından ayağa kalkan bu iradeyle ülkemiz, her türlü zorluğun üstesinden gelebilecek kapasiteye sahiptir. Nitekim darbe girişimi ve terör saldırıları başta olmak üzere yaşadığımız onca badireye rağmen, son bir yılda ekonomide, yatırımlarda ve ileri demokrasi yolunda elde ettiğimiz başarılar, bunun en açık ispatıdır.Bu vesileyle bir kez daha Cumhuriyetimizin banisi, Büyük Taarruz’un Başkomutanı Gazi Mustafa Kemal’i ve dava arkadaşlarını minnetle yad ediyor, tüm şehitlerimize ve gazilerimize Allah’tan rahmet diliyorum. 30 Ağustos Zafer Bayramımız kutlu olsun.”