KOBİ'lere Açıklaması 'Devlet Destekli Alacak Sigortası'

KOBİ'lere Açıklaması 'Devlet Destekli Alacak Sigortası'

Konya Ticaret Odası (KTO) Karatay Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Sigortacılık ve Sosyal Güvenlik Bölümü akademisyenlerinden Dr. Seyfettin Kurt, nakit akışında meydana gelen olumsuzlukların şirketlerin yükümlülüklerini yerine getirmesini engellediğini, bazı durumlarda şirketlerin iflasına bile yola açtığını söyledi.

Ticari işletmelerin mali bilançolarının yarısına yakın bir kısmı ticari alacaklardan oluşurken, bu vadeli alacaklar, nakit akış eş güdümünü Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler (KOBİ) için en önemli sorunlardan biri haline getiriyor. KTO Karatay Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Sigortacılık ve Sosyal Güvenlik Bölümü akademisyenlerinden Dr. Seyfettin Kurt, Hazine ve Maliye Bakanlığının bu konuda bir adım atarak riskleri daha iyi yönetmek adına yeni bir alternatif olarak “Devlet Destekli Alacak Sigortası” sistemini ortaya koyduğunu, sistemin şirketlerin finansmana ulaşmasını kolaylaştırdığını belirtti.



“Şirketler ilave teminata gerek olmadan finansmana ulaşabiliyor”

Dr. Seyfettin Kurt, nakit akışında meydana gelen olumsuzlukların şirketlerin yükümlülüklerini yerine getirmesini engellediğini, bazı durumlarda şirketlerin iflasına bile yola açtığını söyledi.

Şirket iflaslarının yüzde 25’inin tahsil edilemeyen alacaklar yüzünden meydana geldiğini aktaran Dr. Kurt, “Konya’da genel olarak Konya Ticaret Odası’nın da üyesi olan 20 bin civarındaki KOBİ, alacaklarından kaynaklanan riskleri, çek, senet, ipotek gibi finansal enstrümanlarla yönetmeye çalışıyor. Şu anda Hazine ve Maliye Bakanlığı bu konuda bir adım atarak bu riskleri daha iyi yönetmek, gerektiğinde tazmin edilmesini sağlamak için yeni bir alternatif olarak “Devlet Destekli Alacak Sigortası” sistemini ortaya koydu. Alacak sigortası, alternatif bir işletme finansman yöntemi olarak, şirketlerin finansmana ulaşma imkanını, ilave teminata gerek olmadan mümkün kılıyor. Bu sigorta sayesinde firmalar tahsilat ve risk yönetimini bir nevi bu alanda uzman sigorta şirketlerine devrediyor. Böyle bir durumda firmalar pazarlama ve satışa daha çok zaman ayırabiliyor, kredi değerliliği yüksek alıcılarla çalışma olanağı bulabiliyor, ölçülebilir riskler alarak yeni pazarlara ulaşabiliyor. Sigorta kapsamındaki sorunlu alacaklar için tahsilat takibi ve hukuki işlemlerle bu işlemlere ilişkin masrafları sigorta şirketlerine devredebiliyor” dedi.



Finansmana ulaşmada yeni bir imkan

Alacakları tahsil edememe riskine karşı koruma sağlayan alacak sigortasının KOBİ’ler arasında yaygınlaşmasını sağlamak üzere devlet destekli milli bir model ve yerli bir sistem oluşturulduğunu söyleyen akademisyen Kurt, “Böylece KOBİ’lerin uygun koşullarla bu sigortaya erişimini mümkün kılacak hem de sektöre yeni imkanlar oluşturacak etkin bir model ortaya çıktı. Bu ticari alacak sigortaları aynı zamanda bankalar tarafından kredili işlemlerde, ipotek, çek gibi teminat olarak kabul edilecek. Böylece KOBİ’ler, tahsilat risklerini, ihtiyaçlarıyla uyumlu alacak sigortası sayesinde hem sigortalamış hem de aktiflerini daha da güçlendirerek, finansmana ulaşmada yeni imkanlara kavuşmuş olacak” şeklinde kullandı.

Resmi Gazete’de yayımlandı

KOBİ’ler için ticari alacak sigortası kapsamındaki risklerin etkin bir şekilde koruma altına alınması amacıyla devlet destekli sistemin oluşturulduğunun altını çizen Kurt, “Küçük ve Orta Ölçekli İşletmelere Yönelik Ticari Alacak Sigortası sunulmasını içeren devlet destekli sistemin işleyişine dair karar, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Buna göre, sistem kapsamında ticari alacak sigortası ürünü sunulacak olan KOBİ’lerin seçimine ilişkin kriterler, Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığının (KOSGEB) görüşü dikkate alınarak oluşturuldu” ifadelerini kullandı.

Sistemi bilen ve yenilikleri takip eden sigortacılar KTO Karatay’da

KTO Karatay Üniversitesi, Sigortacılık ve Sosyal Güvenlik Bölümü olarak, Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından desteklenen bu uygulamaya gerek akademik çalışmalarımız gerekse Brokerlik Teknik Personel Yeterlilik yetkinliği hususundaki faaliyetlerimiz ile katkı sunmaya çalıştıklarını belirten Kurt, “Sigorta sektörüne dair ülkemizde son yıllarda önemli çalışmalar yürütülüyor, yeni enstrümanlar hayata geçiriliyor. Bu bağlamda lisans düzeyinde sigortacılık eğitimi almak da büyük önem arz ediyor. Sigortacılık ve Sosyal Güvenlik Bölümü dördüncü sınıf öğrencilerimizden bir kısmı, Sigortacılık Eğitim Merkezi (SEGEM) tarafından verilen, Brokerlik Teknik Personel Yeterlilik belgelerini alarak hem finansal risklerin ölçümü, hem bu poliçelerin üretilmesi konusunda yeterli hale geldiler” diye konuştu.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile