Plastik Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Mehmet Veli Karaaltın, kök hücre tedavisine ilişkin, "Vücuttaki yüksek onarım kabiliyetine sahip kök hücreleri doku kaybına uğramış, hasar görmüş, iyileşmeyen yerlere uyguladığımızda, iyileşme sürecini hızlandırıp eski haline getirebiliyoruz. Yani vücut kendi kendini tedavi ediyor." dedi.
Uluslararası ISSCA Kök Hücre Derneği'nce Ataköy'deki bir otelde düzenlenen "Uluslararası Kök Hücre Tedavilerindeki Gelişmeler ve Klinik Uygulamaları Kongresi" düzenlendi.
Kongrede AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Doç. Dr. Karaaltın, rejeneratif (yenileyici) tıbbın kök hücre biliminin uygulamaya dökülmüş hali olduğunu söyledi.
Kaza sonucu, yaşlanma, iç ya da dış etkenler gibi sebeplerle vücudun yaralandığını ve uzuvların işlevini kaybettiğini aktaran Karaaltın, "Vücudun onarım mekanizması bazı zamanlarda çalışmıyor. Kök hücre biliminin amacı, vücudun onarım mekanizmasını ortaya koyup, canlandırmak ve yeniden oluşturmaktır. Uygulama alanında lokomotif bölüm plastik cerrahi. Çünkü, hücrelerin ana kaynağı yağ olduğu ve biz bununla ilgilendiğimiz için plastik cerrahi için önemli. Diğer dallar plastik cerrahi ile birlikte buna dahil oluyorlar." diye konuştu.
Kök hücre biliminin yakın bir zamanda hastanelerde Rejenaratif Tıp Bölümü altında yer alacağına işaret eden Karaaltın, Türkiye'nin kök hücre bilimi çalışmalarına dünyayla paralel olarak başladığını ve büyük bir açılım yaşadığını kaydetti.
- "Yanık hastalarını kök hücre tedavisiyle ölümden kurtarabiliyoruz"
Doç. Dr. Karaaltın, kök hücre tedavisinin doğru bir şekilde, bilimsel altyapıyla uygulandığında başarılı sonuçlar elde edilebilen bir yöntem olduğuna dikkati çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kök hücre tedavisinde temelde yapılan şey, vücudun her yerinde kök hücre var. Ana kaynaklardan biri kemik iliği ama esas en önemli kaynak yağ. Çünkü yağda fazla sayıda kök hücre var. Bu dokulardan bir iğneyle çok basit yöntemlerle kök hücreyi alıyoruz. Bunun bir teknolojisi var, ameliyathane ya da hastane içerisine kurulabilir. Bu teknolojiden yaralanarak hastanın kendi hücreleri ayrıştırılıyor. Sonra bu hücreleri doğru bir şekilde problemli alana uyguladığınızda, o hücreler orada onarım mekanizmasını başlatıyor. Örneğin, diz ekleminde kıkırdak hasarı varsa o hasar onarılıyor. Uygulanan alanlara ve dokulara göre tedavi süreci değişiklik gösteriyor. Buradaki amaç, vücudun var olan onarım mekanizması durduğu ya da işleve girmediği durumlarda, onarım mekanizmasını işleve sokmak ve hızlandırmak. Vücuttaki yüksek onarım kabiliyetine sahip kök hücreleri doku kaybına uğramış, hasar görmüş, iyileşmeyen yerlere uyguladığımızda, iyileşme sürecini hızlandırıp eski haline getirebiliyoruz. Yani vücut kendi kendini tedavi ediyor. Yanık hastalarını kök hücre tedavisiyle çok hızlı tedavi ettirip, ölümden kurtarabiliyoruz."
Karaaltın, modern tıbbın çaresiz kaldığı ya da uyguladığı yöntemlerden sonuç alınamadığı takdirde kök hücre tedavisini uyguladıklarını belirtti.
- "Çaresi olmayan hastalıklara ümit olacağı kanısındayız"
Plastik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Leslie Mesen da kök hücre tedavisini parkinson, diyabet, MS, sinir hastalıkları, ortopedik hastalıklar, anti aging ve estetik gibi 13 farklı alanda uyguladıklarını anlattı.
Kök hücre tedavisini yağ ya da kemik iliği sistemlerinde kullandıklarına işaret eden Mesen, şunları kaydetti:
"Sinir hastalıkları için organa spesifik olarak enjeksiyonlar yapabiliyoruz. Bu omurga civarında da yapılabiliyor. Aynı zamanda perifer kana da verilebiliyor. Kemik hastalıkları için dizlere ve eklemlere enjeksiyonlar yapıyoruz. Bunlar görüntüleme cihazlarının altında uygulanıyor. Akciğer hastalıkları için de yine nefes alma yöntemiyle özel kullandığımız bir teknikle uyguluyoruz. Kök hücre tedavisi kişinin kendi vücudundan alınan hücrelerle sağlandığında, daha az ilaç kullanımına sebebiyet verecek. Çaresi olmayan, ilaçla tedavi edilemeyen hastalıklara ümit olacağı kanısındayız. Örneğin parkinson hastaları günde 10 ila 20 arasında ilaç almak zorunda ve bu hayatı boyunca devam etmesi gereken bir tedavi. Kök hücre uygulaması yaptığımızda hastanın titremeleri kayboluyor ve daha az ilaç kullanmaya başlıyor."
Sağlık Bilimleri Üniversitesi Plastik Cerrahi Direktörü Prof. Dr. Mehmet Bozkurt ise bazı hastalıkları standart tedavilerle tedavi etme şansı olmadığını ifade ederek, iyileşemeyen hastalıklara yardımcı olması yönünde kök hücre tedavisi uyguladıklarını anlattı.
Kök hücre tedavisini plastik cerrahi, ortopedi, diş hekimliği, kadın doğum gibi birçok alanda kullandıklarına dikkati çeken Bozkurt, tedavinin diyabetten yara iyileşmesine kadar birçok alanda etki ettiğini kaydetti.
Plastik cerrahi, kardiyoloji ve ortopedi gibi alanlarda kullanılan rejeneratif tıp ve hücresel tedavi uygulamalarının ele alındığı kongreye, bu alanda çalışmalar yapmış yerli ve yabancı 200 uzman katıldı.
'Kök Hücreyle Vücut Kendi Kendini Tedavi Ediyor'
Plastik Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Karaaltın: 'Vücuttaki yüksek onarım kabiliyetine sahip kök hücreleri doku kaybına uğramış, hasar görmüş, iyileşmeyen yerlere uyguladığımızda, iyileşme sürecini hızlandırıp eski haline getirebiliyoruz. Yani vücut kendi kendini tedavi ediyor' Plastik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Mesen: 'Kök hücre tedavisi kişinin kendi vücudundan alınan hücrelerle sağlandığında, daha az ilaç kullanımına sebebiyet verecek. Hiç çaresi olmayan, ilaçla tedavi edilemeyen hastalıklara ümit olacağı kanısındayız'