Koruma Borcu Olan Çiftçilere Sok Haber

Çiftçi Mallari Koruma Baskanligi’na aidat borcu oldugu için icralik olan çiftçi, icra takibine itiraz etti. Davaya son noktayi koyan Yargitay, davali çiftçinin koruma hizmetinden ayrilmaya iliskin dilekçesinin olmadigina dikkat çekerek, itirazin iptaline hükmetti.

Çiftçi Mallari Koruma Baskanligi, kuruma aidat borcu olan çiftçi K.M. hakkinda icra takibi baslatti. Çiftçi, takibe itiraz edince kurum, Asliye Hukuk Mahkemesi’ne dava açarak, itirazin iptalini talep etti. Davaci avukati, kurumun 4081 sayili Çiftçi Mallari Koruma Kanunu uyarinca bir kamu kurumu oldugunu, davali borçlunun 4081 sayili Kanunun 16. maddesi uyarinca yillik aidat ödemek zorunda oldugunu, zira davaliya ait tasinmazlara uzun yillardir koruma hizmeti verildigini hatirlatti. Ödenmeyen aidatlar nedeniyle gönderilen ihtarnameye ragmen ödeme yapilmadigini, ödenmeyen aidatlar için icra takibi yapildigini, ancak davalinin haksiz ve kötü niyetle takibe itiraz ettigini belirterek davalinin itirazinin iptali ile takibin devamina, alacagin oraninda icra inkar tazminatina hükmolunmasini talep etti.

Davali çiftçi, adina kayitli zeytinlik bulunmadigini, dedesinden kalma zeytinliginin oldugunu, zamaninda zeytin kooperatifine üye olmak amaciyla kira sözlesmesi yaptigini, bu nedenle borç çiktigini, halen kooperatife üye oldugunu savunarak davanin reddini diledi. Mahkeme; koruma ücretinin 2018 yilindan itibaren istege bagli hale getirildigi, davalinin 2018 yilinda yapilan kanun degisikligi sonrasi koruma talebinin de olmadigi anlasildigindan davanin 2018 yilina ait koruma ücreti yönünden davanin reddine hükmetti. 2016 ve 2017 yili koruma ücretleri bedeli olan 120 TL yönünden ise davanin kabulüne, dava konusu dönemlere iliskin koruma ücretlerinin davaliya teblig edilmemis olmasi ve alacagin belirli olmamasi nedeniyle kötü niyet tazminatinin reddine karar verildi.

Karar netlestikten sonra devreye giren Adalet Bakanligi, çiftçinin kurumdan hizmet almamaya yönelik müracaatinin olmadigina vurgu yaparak karar için bozma talebinde bulundu.

Emsal nitelikte bir karara imza atan Yargitay 3. Hukuk Dairesi, çiftçinin koruma hizmetinden çikma talebini yazili olarak kuruma iletmedigine dikkat çekti. Kararda söyle denildi:

"Davali tarafindan koruma hizmetinden ayrilma hususunda dilekçe verilmedigi, 2015-2020 yillarina ait aidat borcunun oldugu, ekli bütçede de koruma hizmetine iliskin bedellerin de yer aldigi ve davalinin 2018 yilina ait koruma hizmetinden faydalanmasinin da devam ettigi anlasilmaktadir. 4081 sayili Kanun çerçevesindeki koruma hizmetlerinin, hizmet alan çiftçinin istegine bagli oldugu, kamu kuruluslari ile gerçek veya tüzel kisilere ait tarimsal isletmelerin, söz konusu hizmetten yararlanmak istememeleri durumunda ise, bu isletmelerden koruma ücreti alinmayacagi ve bu isletmelere koruma sandigindan herhangi bir tazminat ödenmeyecegi anlasilmaktadir. Davalinin söz konusu hizmetten ayrilmaya iliskin dilekçesinin olmadigi, davalinin koruma hizmetinden faydalanmasinin devam ettigi dikkate alinarak hüküm tesis edilmesi gerekirken yazili sekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykiri oldugundan Adalet Bakanliginin bu yöne ilisen kanun yararina temyiz talebinin kabulü gerekmistir. Mahkeme kararinin kanun yararina bozulmasina oy birligi ile hükmedilmistir."
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile