52 yaşındaki Süleyman Akkaya, yaptığı eserleri heykel ve antik tarih hakkında hiçbir akademik eğitim almadan tamamen kendi hayal gücüne bağlı olarak tasarladığını söyledi. Köy meydanındaki eğreti bir barakada küçük bir bıçak ve eğeden oluşan aletleriyle taşlardan yaptığı biblo ve antik paralar göz alan Akkaya, küçüklüğünden bu yana imkansızlıklar içinde yaşam mücadelesi verdiğini söyledi. Akkaya, "İlkokulu bitirdikten sonra yol parası bulamadığım için öğretmen okulu sınavlarına katılamadım. İçimde hepresim sevgisi vardı. Bu merakımı nehir kıyısından topladığım taşlara şekil vererek tatmin etmeye çalışıyorum. Hiçbir eğitim almadım. Yapmış olduğum kabartmalarda bulunan insan figürlerindeki orantıyı çevredeki insanlara bakarak çıkarmaya çalıştım" dedi
Yaptığı bin 500 eserin hiçbirisinin kopya olmadığını, tamamen kendisine özgü olduğunu söyleyen Akkaya, "Bunlar benim hayal gücümün eseri. Çalışmaya başladığımda her şeyi unutuyor, sadece işime odaklanıyorum. İmkanım olsa daha büyük boy heykel çalışmak isterim" diye konuştu.
Köy Tezgahından Çıkan Heykeller Göz Kamaştırıyor
Osmaniye`nin Kadirli ilçesine bağlı Karabacak köyünde yaşayan ilkokul mezunu Süleyman Akkaya`nın eğreti bir barakada yaptığı heykeller göz kamaştırıyor.
