Koyunlar Nehirden 'Temiz Çevre' İçin Geçirilecek

Denizli'nin Çal ilçesinde, çobanlar arasında 8 asırdır sürdürülen ve bu yıl ana teması "temiz çevre" olarak belirlenen "Sudan Koyun Geçirme" yarışmasında, Büyük Menderes Nehri'ndeki kirliliğe dikkat çekilecek.

Çal Belediye Başkanı Fethi Akcan, yaptığı açıklamada, Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi'ne alımı için UNESCO'nun da yakından takip ettiği geleneğin bu yılki ana temasının "temiz çevre" olacağını belirtti.

Koyunların girdiği Büyük Menderes Nehri'nde kirliliğin her geçen gün arttığını ifade eden Akcan, buna duyarsız kalamayacaklarını kaydetti.

Çobanların, koyunlarını yarışmaya hazırlamak için çalışmalara başladığını dile getiren Akcan, şöyle devam etti:

"Büyük Menderes Nehri, evsel ve sanayi atıklarının tehdidi altında. Gelişen teknoloji yaşamımıza konfor getiriyor ama hava, su ve toprak kirliliğine de neden oluyor. Günümüzde çevre kirliliği etkilerinin artması ve bunun doğrudan insan sağlığı üzerinde yarattığı olumsuz sonuçlar nedeniyle, kirliliğin önlenmesi ve bu yönde yapılması gereken çalışmalara verilen önem arttı. Yerel yönetimler de çevre kirliliğiyle etkin mücadele etmelidir. Çevre kirliliğine duyarsız kalamayız. Bu nedenle Çal, Baklan ve Çivril ilçelerinin çobanları, sürülerini çevre duyarlılığı için sudan geçirecekler."

Akcan, Aşağıseyit Mahallesi'ndeki nehir yatağında 22 ve 23 Ağustos'ta düzenlenecek etkinlikte, bu yıl "en güzel kuzu", "en güzel çoban köpeği" ve "en güzel buzağı" yarışmalarının da yapılacağını sözlerine ekledi.

- Yarışmanın hikayesi

Aşağıseyit'te her yıl düzenlenen yarışmaya ilham olan efsane şöyle:

"Karakoyunlu aşiretinden bir kişi, Çal yöresine yerleşen Oğuz beylerinin birine çoban olur. Yörede kısa sürede çok sevilen çoban, beyin kızıyla aralarında gelişen aşk üzerine, beyden kızını ister. Kızını vermek istemeyen bey, çobana gerçekleştirmeyeceğini düşündüğü bir görev vermek ister ve evlenmeleri için 'Koyunlara 3 gün boyunca tuz yedireceksin ve Büyük Menderes Nehri'nden su içirmeden karşıya geçireceksin' şartını koşar. Şartı kabul eden çoban, imkansız gibi görüneni başarır ve koyunları su içirmeden nehirden geçirir.

Oğuz beyi, şartı yerine getirmesine rağmen kızını çobana vermez, bunun üzerine kızı hastalanarak yatağa düşer ve ölür. Bey tarafından yöreden kovulan çoban ise ömrünü kaval çalarak dağlarda sürdürür.

Bu olaydan çok etkilenen yöre halkı, büyük aşka saygılarını göstermek amacıyla her yıl kendi aralarında sudan koyun geçirme yarışması düzenler."

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile