Kozmetik Ürünlerde 'Glüten' Uyarisi

Acibadem Kayseri Hastanesi Diyet ve Beslenme Uzmani Büsra Nur Enez Bas, glütenin, arpa, bugday, çavdar, yulaf gibi tahillarda ve bu tahillarla üretilen ürünlerde bulunan bir tür amino asit oldugunu ve hamurun kabarmasini sagladigi, elde edilen ürünün raf ömrünü uzattigi ve elde edilen besinin kalitesini artirdigini söyledi.

Bu yüzden glütensiz unlarla üretilen besinlerde sekil verilirken zorlanildigina deginen Diyetisyen Enez Bas, “Glütensiz ürünler maalesef çabuk bayatlar ve istenildigi gibi kabarmaz. Dünya Saglik Örgütü (DSÖ) ve Amerikan Gida ve Tarim Örgütü’nün yaptigi tanima göre, kilograminda 20 miligramdan fazla glüten içermeyen glütensiz gida olarak adlandirilmaktadir” dedi.

Diyetisyen Enez Bas, glütensiz besinleri ‘tüm sebze ve meyveler, bakliyatlar, yumurta, bal, reçel, basit toz seker, zeytin, islenmemis et ve tavuk, misir, pirinç, patates ve bunlarin unlari, karabugday unu, soya unu, kestane unu ve nohut unu’ olarak siraladi. Glütensiz beslenen kisilerin yedikleri gidalari dikkatli incelemeleri gerektiginin altini çizen Diyetisyen Enez Bas, “Tarhana, yarma, bulgur, irmik, glüten içermez ibaresi bulunmayan tüm paketli ürünler, bira, votka gibi malt kullanilan içecekler, sirke, çikolata, puding, sakiz, seker, ketçap, mayonez, dondurma, dis macunu hatta el kremi, ruj ve rimel gibi kozmetik ürünler de glüten içerebilir” diye konustu.



“Dogal olmayan tahillar da glüten içermiyor”

Dogal olmayan (pseudo) tahillar hakkinda da bilgi veren ve glüten içermediklerine deginen Diyetisyen Enez Bas, “Pseudo tahillar Avrupa Birligi yeni besin katalogunda listelenen besinler arasinda yer almaktadir. Bunlarin tahil olarak adlandirilmalarinin nedeni ise nisasta içerigi, görünüm ve islevsel özellik açisindan tahillara benzemeleridir. Bunlar kinoa, amarant ve karabugdaydir. Pseudo tahillar besin ögesi yogun besinler olarak kabul edilmektedir. Pseudo tahillarin kuru agirliklarinin yüzde 60-80’ini karbonhidratlar olusturuyor. Karbonhidrat içeriklerinin büyük bir kismini ise lifler olusturuyor. Tüm elzem amino asitleri dengeli bir sekilde içeriyorlar. B grubu vitaminlerini yüksek oranda içeriyorlar. E vitamini izomerlerinden zengindir. Bunun yani sira potasyum, fosfor magnezyum, demir, çinko ve selenyum gibi minerallerden de zengindirler” dedi.

Pseudo tahillarin, glütensiz beslenen kisiler için iyi bir tahil alternatifi olusturdugundan bahseden Diyetisyen Enez Bas, glütensiz ürünler genelde nisastayla yapildiklari için B grubu vitaminleri, kalsiyum, magnezyum, demir ve lif açisindan fakir olduklarini, ancak bu açigin da bu tahillarla kapatilabilecegini, glütensiz beslenen bireylerin bu tahillara beslenmelerinde yer vererek yeterli ve dengeli beslenebileceklerini vurguladi.

“Hazirlik ve pisirme sirasinda çapraz bulasma olabilir”

Bir üründen besine olabilecegi gibi besinden besine de mikro organizma ya da alerjen maddenin geçmesi olarak adlandirilan çapraz bulasmaya da dikkat edilmesi uyarisinda bulunan Diyetisyen Enez Bas, sunlari dile getirdi:

“Içerisinde alerjen bulunmayan bir besin ögesinin saklama, pisirme, isleme ve paketleme esnasinda alerjen maddeyi içerir hale gelebilir.

Kafe ve restoran gibi yerlerde glütenli ve glütensiz besinler ayni ortamda bulunmaktadir. Bunun yani sira yetersiz sanitasyon islemleri, ayni ekipmanlarin farkli ürünlerde kullanilmasi, personel bilgisinin ve araç gereçlerin yetersiz olmasi da çapraz bulasmaya sebep olabilmektedir.”

Diyetisyen Enez Bas, glütensiz ürünlerin maliyetlerinin yüksek olmasinin da glütensiz beslenen bireyleri olumsuz etkiledigini, tüm bunlar degerlendirildiginde saglikli bir birey için glütensiz beslenmenin sürdürülebilir olmasinda büyük zorluk yasandigini söyledi.