'Kriz Ortamında En Büyük Hata Kısa Vadeye Odaklanmak'
Allianz Yönetim Kurulu Başkanı Cansen Başaran Symes:“Kriz ortamında yapılabilecek en büyük hata kısa vadeye odaklanmaktır. Ben kariyerimde bunun çok örneklerini gördüm. Yetenek havuzunu beslemekten vazgeçmek veya çağın teknolojilerine yatırım yapmaya ara vermek… Bunlar çok kötü şeyler. Bunu yapmayalım. Çünkü yıkıcı teknolojilerin dönüştüreceği bir gelecek bizi bekliyor.” “253 bin 640 kişiyi yurt dışına gönderdik. Göç eden nüfusun yüzde 42’si 2534 yaş grubunda. Özetle Türkiye’den göç edenlerin yarısı genç, yüksek eğitimli ve kentli. Biz kalanları oldukça acıtan bir tablo” StartersHub Yönetim Kurulu Başkanı Ebru Dorman: “2010 yılından bu yana kurulan teknoloji girişimlerine baktığımızda kadın kurucu oranı yüzde 16,5. Bu, dünyayla benzer oranlarda”
Symes, iş ve teknoloji dünyasını bir araya getiren smartcon İstanbul Zirvesi’nin açılış konuşmasını yaptı.
Burada, Türkiye ekonomisinin içinden geçtiği çalkantılı dönemden güçlenerek çıkabileceğini ifade eden Symes, “Adına ne dersek diyelim, kriz, çalkantı, resesyon… Bu dönem, kötü dönemler oldukça zordur ama doğru stratejiyle atlatılabilir. Hatta bu dönemden çok daha güçlü çıkabileceğimize inanıyorum.” diye konuştu.
Kendisinin 58 yaşında olduğunu aktaran Symes, 30 yılı aşan iş hayatı boyunca pek çok zor dönemi yaşadığını anlattı. Türkiye ekonomisi paydaşlarının geleceği düşünmekten ve buna göre plan yapmaktan vazgeçmemesi gerektiğini anlatan Symes, şöyle konuştu:
“Bu ay yayınlanan OECD tahminleri 15-20 yılda işlerin ortalama yüzde 14’ünün yüksek otomasyon riski altında olduğuna işaret ediyor. Yani politika yapıcıların, şirketlerin, şirket yöneticilerinin esnek, ileriye dönük ve entegre süreçlere açık olmaları gerekiyor. Yep yeni bir gelecek hepimizi bekliyor. Başka bir örnek üzerinden de düşünmenizi isterim. Bugün size şirketlerinizin en kritik varlığı nedir diye sorsam eminim birçoğunuz data ve müşteri diyeceksiniz. Oysa finansal raporlarınız eski yöntemde sizin fiziki varlıklarınızı, aktiflerinizi gösteriyor. Dolayısıyla ‘gerçek değer nerede’ sorusu son derece önemli.”
- “Hız ve eylem iki anahtar kelime”
Symes, Türkiye’nin dünya coğrafyası içinde yüksek potansiyeliyle öne çıktığını dile getirerek, Türkiye’de uzun yıllar yaşamış yabancı bir dostunun 20 sene önce Türkiye’den ayrılırken, “Büyük potansiyeli olan bir ülkesiniz.Önemli olan yıllar sonra da hala potansiyeli olan bir ülke olarak mı kalacaksınız?” dediğini hatırlattı.
Türkiye’nin potansiyelini genç yeteneklerin ortaya çıkarabileceğini anlatan Symes, Türkiye’nin devrimsel bir stratejiye sahip olması gerektiğini kaydetti.
Symes, “Türkiye’de iş yapan yerli ve birçok uluslararası şirketin önemli kriz tecrübesi olmasına rağmen bugün her zamankinden daha dikkatli, akıllı, fedakar ve hızlı olmalıyız. Çünkü dijital dönüşüm, potansiyelimizi kullanmayı yıllarca beklemeye izin vermeyecek kadar dinamik. Nasıl mı? Bence hız ve eylem iki anahtar kelime.” diye konuştu.
- “Türkiye’den göç edenlerin yarısı genç, yüksek eğitimli ve kentli”
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı göç istatistiklerine göre ekonomik, siyasi, sosyal ve kültürel nedenlerle Türkiye’den göç edenlerin sayısının 2017’de bir önceki yıla göre yüzde 42,5 arttığını belirten Symes, şunları kaydetti:
“Maalesef 253 bin 640 Kişiyi yurt dışına gönderdik. Göç eden nüfusun yüzde 42’si 25-34 yaş grubunda. Özetle Türkiye’den göç edenlerin yarısı genç, yüksek eğitimli ve kentli. Biz kalanları oldukça acıtan bir tablo. Oysa bugün harika bir toplantı için buradayız. Yıkıcı teknolojiler ile şekillenen iş dünyasının birçok temsilcisi burada. Salonda müthiş bir dinamizm gördüm. Demek ki her şeye rağmen karamsarlığı dağıtmak için çok güzel nedenlerimiz var. Kriz ortamında yapılabilecek en büyük hata kısa vadeye odaklanmaktır. Ben geçmiş kariyerimde bunun çok örneklerini gördüm. Yetenek havuzunu beslemekten vazgeçmek veya yıkıcı teknolojilere, çağın teknolojilerine yatırım yapmaya ara vermek… Bunlar çok kötü şeyler. Bunu yapmayalım. Çünkü yıkıcı teknolojilerin dönüştüreceği bir gelecek bizi bekliyor. ”
- “Kızlarımızın uluslararası başarıları hayal ettiklerini görüyorum”
Türkiye’nin Mühendis Kızları: Dünyayı Değiştiren Liderler Paneli’nde konuşan Limak Holding Yönetim Kurulu Üyesi Ebru Özdemir, Limak Vakfı’nın başlattığı Türkiye'nin Mühendis Kızları Projesi’nin 3. yılına girdiğini belirterek, bu projeyi yurt dışına da açtıklarını söyledi.
Projeyle beraber kızların mühendisliğe ve geleceğin mesleklerine sempatiyle bakmaya başladığını dile getiren Özdemir, “Çok sıkıntılı ortamlarda büyüyen kızlarımız var. Ben onlara soruyorum, ‘En büyük hayaliniz ne?’ diye. Eskiden Türkiye içinde hayallerden söz ediyordu, ‘İyi bir üniversite bitireceğim.’ Ancak son zamanlarda kızlarımızın global hayaller kurduklarını, uluslararası başarıları hayal ettiklerini görüyorum.” bilgilerini verdi.
- “Kadın kurucu ortağınız yoksa tekrar düşünün”
StartersHub Yönetim Kurulu Başkanı Ebru Dorman, Türkiye’de kadın girişimciliğinin gelişimini sürdürdüğünü ifade ederek, şunları söyledi:
“Türkiye’de girişimci kadın sayısı 110 bin. Bunun oranı toplam içinde yüzde 8,6’ya geliyor. Teknoloji girişimciliğine baktığımızda, Startups Watch’ın yaptığı araştırmaya göre 2010 yılından bu yana kurulan teknoloji girişimlerine baktığımızda kadın kurucu oranı yüzde 16,5. Bu aslında dünyayla benzer oranlarda.
Crunchbase’in 2016’dan beri yayınladığı bir rapor var. Bu raporda Venture Capital (Girişim Sermayesi) yatırımı almış start up’lar içinde en az bir kadın girişimcisi olanların oranı takip ediliyor. Bunların oranı adet olarak yüzde 20’ler civarında. Hacim olarak, yani yatırılan dolar hesabı olarak da yüzde 15’ler civarında. Tüm girişimcilerimize seslenmek isterim eğer hala bir kadın kurucu ortağınız yoksa tekrar düşünün derim.”