Küçük Beldeden Çıkan Büyük Usta Açıklaması Mimar Sinan

Ünü Anadolu sınırlarını aşan, eserleri asırlar geçmesine rağmen dimdik ayakta duran Mimar Sinan'ın doğum yeri Ağırnas, nadide taş işçiliği evleri, bezirhaneleri ve yer altı şehirleriyle ziyaretçilerini bekliyor ÇEKÜL Vakfının öncülüğünde restore edilen ve büyük ustanın çocukluğunu geçirdiği ev, mimari yapısı ve yer altındaki yaşam alanıyla dikkati çekiyor ÇEKÜL Kayseri Temsilcisi Prof. Dr. Özsoy: 'Burası yeri, göğü taş olan bir belde. Mimar Sinan'ın eserlerini inceleyip yontma taşı nasıl kullandığına baktığımızda Erciyes'ten, yeri göğü taş olan bu beldeden nasıl etkilendiğini görüyoruz'

ESMA KÜÇÜKŞAHİN - Eserlerindeki incelik, ustalık ve estetik büyüleyen, ünü Anadolu'yu aşıp dünyaya yayılan Osmanlı baş mimarı Mimar Sinan'ın dünyaya gözlerini açtığı memleketi Ağırnas, ziyaretçilerini bekliyor.

Yaklaşık 3 bin nüfusa sahip, Büyükşehir Belediyesi Kanunu ile beldeden mahalleye dönüşen, Kayseri'ye 27 kilometre uzaklıktaki Ağırnas, taş işçiliği evleri, bezirhaneleri ve yaşam alanları bulunan labirentli yeraltı şehirleriyle dikkati çekiyor.

Sayısız esere imza atan Mimar Sinan'ın memleketi Ağırnas'ın, yüzyıllardır taşla olan 'dostluğu', büyük ustanın doğduğu ev başta olmak üzere yöredeki pek çok yapıya yansımış durumda.

Çevre ve Kültür Değerlerini Korumu ve Tanıtma Vakfı (ÇEKÜL) Kayseri Temsilcisi Prof. Dr. Osman Özsoy, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Anadolu'nun simge isimlerinden Mimar Sinan'ın layıkıyla bilinmesi ve korunması için yıllardır çalışma yapıldığını söyledi.

Özsoy, Mimar Sinan'ın 1490 yılında Ağırnas'ta doğduğunu, çoğu kaynağa göre 22 yaşına kadar burada yaşadığını, daha sonra devşirme olarak İstanbul'a gittiğini anlattı.

Yeniçeri acemi oğlanlar ocağına giren Sinan'ın, padişahlarla seferlere çıktığını belirten Özsoy, büyük ustanın, zaman içinde tecrübesi, yeteneği, zekası ve marifetiyle mimarbaşı olduğunu ve 50 yıl boyunca Osmanlı'da baş mimar olarak hizmet ettiğini dile getirdi.

Ağırnas'tan çıkıp ünü dünyaya yayılan 'Koca Sinan' için ÇEKÜL'ün pek çok proje hazırladığını ve hayata geçirdiğini ifade eden Özsoy, şöyle konuştu:

'ÇEKÜL'ün kurucuları arasında mimarlar da yer alıyor. Ünlü mimarın korunması için tarihçi Prof. Afet İnan, ÇEKÜL Başkanı Prof. Metin Sözen, uzun yıllar Ağırnas'a, Sinan'ın doğduğu beldeye ziyaretler yapmışlar, Sinan'ın akrabalarını bulmuşlar, konuşmuşlar, şu an ziyaret edilen evi de bu şekilde keşfedilmiştir. Ev, Kayseri'deki tüm yerel dinamiklerin taşın altına ellerini koymalarıyla ziyarete açılmıştır. Bunun dışında da ÇEKÜL, İstanbul'da Mimar Sinan'a yönelik projeler yürütmektedir.'

- 'Ağırnas'ı unutmamış'

Özsoy, Ağırnas'ın yüzyıllardır taşla olan iç içeliğinin, Mimar Sinan'ın ustalığında büyük etkisi olduğuna dikkati çekti.

Mimar Sinan'ın bu küçük ama zengin tarihi dokuya sahip beldeden etkilenmemesinin mümkün olmadığını vurgulayan Özsoy, şöyle devam etti:

'Burası yeri, göğü taş olan bir belde. Mimar Sinan'ın eserlerini inceleyip yontma taşı nasıl kullandığına baktığımızda, Erciyes'ten, yeri göğü taş olan bu beldeden nasıl etkilendiğini görüyoruz. Mimar Sinan, dedesi Doğan Yusuf Ağa'dan dülgerlik (marangozluk) manasında etkilenmiş, onun çıraklığını yapmıştır. Kayseri'deki Selçuklu yapılarını gözlemleme şansına sahip olmuştur. Adeta 'Ağırnas olmasa ben olmazdım diyebilmiştir.' Ağırnas'ı hiç unutmamış, buraya yaptırdığı üç çeşmeye su bağlanmasını sağlamıştır. Vakfiyesinde, vasiyetnamesinde 'Beni bahçeme gömün' demişti, belki de Ağırnas'a defnedilecekti.'

Sinan'ın eserlerinde yontma taş kullanımına dikkati çeken Özsoy, 'Yokluktan, insanların kendi evlerini yapma arzusundan dolayı burada yaşayanlar etrafta bir taş ocağı tespit etme, taş ocağına gitme, büyük bloklar halinde taş koparıp küçültme, köye taşıma süreçleri yaşamıştır. Sinan'ın zamanında da burada taş ocakları vardı. Taşın buranın hamuru olduğunu görüyoruz. Mimar Sinan'ın da eserlerinde taşı kullanma arzusunu görüyoruz.' ifadelerini kullandı.

- Yılda 10 bin ziyaretçi

Mimar Sinan'ın evini ziyaretçilere tanıtan görevli Ahmet Bektaş ise ünlü mimarla aynı topraklarda doğup büyüdüğü için gurur duyduğunu söyledi.

Büyük ustanın evini Türkiye'nin farklı kentlerinden görmeye gelenler olduğunu anlatan Bektaş, şunları kaydetti:

'Yılda 10 bine yakın ziyaretçi geliyor. Bizler de buranın hamuruyla yoğrulmuş insanlarız. Mimar Sinan sadece bizi değil ülkemizi gururlandırıyor. Beldemizin 5 bin yıla yakın bir geçmişi var. Evlerimizin altında 3-4 kat yer altında şehir var. Birçok uygarlık üst üste. Bu yeraltı şehirleri yazın serin, kışın sıcak. Taşıyla, taş ustasıyla ünlü bir yerdir beldemiz. Buradaki insanların genlerinde taş ustalığı var. Ağırnas çevresinde 700-800 yıllık taş ocakları var. Tabii zamanla gençler baba mesleğini bıraktı, yine yapı sektöründeler ama daha kolay işler yapıyorlar.'

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile