Kan bağışını vatandaşlık ve insanlık görevi olarak gören Tekirdağ'dan Ercan Bilmeç, Edirne'den Mehmet Emin Söylemiş ve Kırklareli'nden Osman Küçükosman, yıllardır belirli aralıklarla bağışta bulunarak "hayat" kurtarıyor.
Tekirdağ'da yaşayan ve vatani görevini yapmak için 1980 yılında gittiği Ankara'da Türk Kızılayı ile tanışan 58 yaşındaki Ercan Bilmeç, o günden beri kan bağışında bulunuyor. 38 yılda 70 defa kan bağışında bulunan Bilmeç, kan vermenin vatandaşlık ve insanlık görevi olduğuna inanıyor.
Kızılay'ın ihtiyaçları doğrultusunda her yıl kan bağışında bulunduğunu dile getiren Bilmeç, "1980 yılından beri Kızılay'a kan veriyorum. 70 sefer oldu kan veriyorum. Kızılay'ın ihtiyaçları doğrultusunda her 3-4 ayda bir düzenli olarak kan veriyorum. İhtiyacı olanlara kullanılıyor. Ne mutlu bize ihtiyaç sahiplerine gittiği için." diye konuştu.
Bilmeç, 1997 yılında İstanbul'a gitmeyi planladığı bir gün çarşıda gezerken bir ailenin kana ihtiyacı olduğunu duyduğunu ve hemen ailenin yanına gittiğini anlatarak, "Yeni doğmuş bir bebeğin kana ihtiyacı vardı. Hemen hastaneye gittim. Kanımı verdim. Daha sonra bebeğin babasıyla tanıştım. Bir Roman vatandaşımızdı. Sevinçten adam ağladı. İlk çocuğuymuş. Bir hayat kurtardığımız için ne mutlu bize." ifadelerini kullandı.
Çevresindeki insanları kan vermeye teşvik ettiğini aktaran Bilmeç, şöyle devam etti:
"Kanlarımız Kızılay aracılığıyla gerçekten doğru yerlere gidiyor. Arkadaşlarımı, dostlarımı alıp kan vermeye götürüyorum. Ben 1980 yılından beri Kızılay'ın üyesiyim. Tekirdağ'da Kızılay'ın her faaliyetine, her etkinliğine katılmaya çalışıyorum. Bugün felaketler, depremler oluyor. Kan her zaman gerekli. Vatandaşlar kan vermekten çekinmesin. Bu kanlar eczanede satılmıyor. Kan ameliyatlarda, her zaman lazım oluyor. Başka insanlar hayat oluyor, verdiğimiz kanlar."
- Kan bağışı sigarayı bırakmasına vesile oldu
Edirne'de ikamet eden 61 yaşındaki Mehmet Emin Söylemiş de 1988 yılından beri düzenli olarak kan verdiğini anlattı.
Emekli olan Söylemiş, ilk kan bağışının ardından sigarayı da bıraktığını dile getirerek, şunları kaydetti:
"Bu bağış, sigarayı bırakmama vesile oldu. 3 ayda bir kan bağışımı Kızılay Kan Merkezi'ne yapıyorum. Şimdiye kadar 97 defa kan bağışında bulundum, 98'inci bağışımı haziran ayında yapacağım. Kızılay'ın gönüllü bağışçısıyım. Kan bağışı vücuda faydalı. Benim hiçbir şikayetim yok. Kana herkesin ihtiyacı olabiliyor. Daha önce 2 ünite babam için 7 ünite de eşim için kan ihtiyacı olmuştu. Bunları da bağışçılardan almıştık. Herkesi kan vermeye davet ediyorum. Bugün bir başkasının ihtiyacı olur, yarın kendimize ihtiyaç olur, bunu düşünerek kan vermeliyiz."
- "Vücudunuzun yenilendiğini hissediyorsunuz"
Kırklareli'nin Lüleburgaz ilçesinde veteriner hekimlik yapan Osman Küçükosman da 21 yıldır Türk Kızılayı'na kan bağışında bulunuyor.
Ankara'da 1997 yılında kan bağışı tırı gören oğluna kan bağışının neden yapıldığını öğretmek için kan veren Küçükosman, geçen 21 yılda 56 ünite kan bağışladı.
Küçükosman, hayat kurtarmanın çok farklı bir duygu olduğunu söyledi.
Türk Kızılayı'ndan cep telefonuna ''Türk Kızılayı olarak kurtardığınız hayatlar için teşekkür ederiz'' şeklinde mesaj gelmesiyle daha çok mutlu olduğunu vurgulayan Küçükosman, ''Yaş günlerimde Kızılay bana bir mesaj gönderiyor, 'Türk Kızılayı ve kurtardığınız hayatlar için teşekkür ederiz' diye. Oradaki 'kurtardığınız hayatlar' ifadesi bana gurur veriyor. Bugüne kadar Kızılay'dan altın, gümüş ve bronz madalyalar ile onur plaketi aldım. İnşallah 70'i geçmeye çalışacağım.Kan verdikten sonra ilk bir hafta rahat hissediyorsunuz kendinizi. Vücudunuzun yenilendiğini hissediyorsunuz. Kan verdikten sonra mesaj geliyor '3 kişiye hayat verdiniz' diye. Bu bana mutluluk veriyor.'' diye konuştu.
- "Bir ünite kan, üç can"
Tekirdağ Kızılay Şube Başkanı Hamiyet Çizen ise bağışlanan bir ünite kanın üç kişinin yaşamını kurtarabileceğine dikkati çekti.
Kan ihtiyacının çok fazla olduğunu dile getiren Çizen, "İki dönemdir bu görevi gururla ve çok istekli olarak yapıyorum. Şubemizin yelpazesi çok geniş. Kanla ilgili olan kamu kurum ve kuruluşlarından gelen bütün değerlendirmeleri koordinatörlerimizle beraber yaparak onların kanlarını topluma kazandırmaya çalışıyoruz. Kan ihtiyacı çok fazla. Bütün gruplara ihtiyacımız var. Bir ünite kan üç can kurtarabilir. Bu yüzden vatandaşlarımızı kan vermeye davet ediyorum." ifadelerini kullandı.
'Kurtardığınız Hayatlar İçin Teşekkürler' Mesajıyla Gururlanıyorlar
Kan bağışını vatandaşlık ve insanlık görevi olarak gören Tekirdağ'dan Ercan Bilmeç, Edirne'den Mehmet Emin Söylemiş ve Kırklareli'nden Osman Küçükosman, yıllardır belirli aralıklarla bağışta bulunmayı ihmal etmiyor Osman Küçükosman: 'Yaş günlerimde Kızılay bana bir mesaj gönderiyor, 'Türk Kızılayı ve kurtardığınız hayatlar için teşekkür ederiz' diye. Oradaki 'kurtardığınız hayatlar' ifadesi bana gurur veriyor' Ercan Bilmeç: 'Kızılay'ın ihtiyaçları doğrultusunda her 34 ayda bir düzenli olarak kan veriyorum' Mehmet Emin Söylemiş: 'Daha önce 2 ünite babam için 7 ünite de eşim için kan ihtiyacı olmuştu. Bunları da bağışçılardan almıştık. Bugün bir başkasının ihtiyacı olur, yarın kendimize ihtiyaç olur, bunu düşünerek kan vermeliyiz'