BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş 46 yıl önce başlayan ve bir kişinin ölümü ile sonuçlanan Çelik ve Sayar ailelerin barış yemeğine katıldı. Demirok tesislerinde yapılan barış yemeğine katılan Demirtaş, gazetecilere çarpıçı açıklamalarda bulundu. Bir gazetecinin "Anayasının geçiçi 16. maddesine göre referandumda oy kullanmayan seçmenin bir dahaki seçimde seçmen hakkını kaybettiğini ve bunun BDP'nin işini zorlaştıracağını sorusu üzerine, Demirtaş, "Böyle bir şey yok bunlar tamamen spekülasyondur. Özellikle BDP seçmenini tedirgin etmeye yönelik bir yaklaşımdır. Referandumu boykot etmek oy kullanmak gibi demokratik bir haktır. Bunlar kafa karıştırmaya yönelik şeylerdir. Ama birileri ısralar BDP'yi ve seçmenini seçime sokmak istemiyorsa devletin böyle bir projesi varsa ki geçmişte olmamış şeyler değil. Çünkü geçmişte parmizin bombalandı milletvekillerimiz öldürüldü. Seçime girmemek için elinden gelen gayreti gösterdiler. Fakat Türkiye'de demokratik çözüm zemini yaratılmak isteniliyorsa, bu tür spekülasyonlardan vazgeçilmek gerekir. Kafa karıştırmamak gerek. Herkesin içi rahat olsun, referandumda oy kullanda kullanmayanda her zaman oy kullanma hakkına sahiptir. Bunu hiç kimse engelleyemez. Ne anayasanın geçiçi maddeleri böyle düzenlenmiştir. Nede böyle bir anayasa vardır."dedi.
CELAL TALABANİN AÇIKLAMALARINA CEVAP
BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani'nin açıklamalarına ilişkin olarak, "İki dil zaten vardır. Biz olmayan şeyi yaratma gibi bir şey düşünmüyoruz. Burda zaten vardır. Biz bunu görünür kılma ve rahatlatmaya çalışıyoruz. Dolayısıyla böyle bir söylemi biz kabul etmiyoruz. Bunlar ikinci bir dil yaratmaya çalışıyorlar. Zaten var. Burda iki dilli bir yaşam var zaten. Burda kürtçe var türkçe var. Türkiye'de çok dilli bir yaşam var. Bu iki dil meselesi ve ana dil meselesi bizim için vazgeçilmezdir. Asla ve asla bir halk kendi anadilinden vazgeçemez. Anadilini geliştireceği bütün meşru zeminleride yaratabilir. Bu en doğal hakkıdır. Herkes bunu bu defa kafasına yazmalıdır."dedi.
ORTAK İLETİŞİM DİLİMİZ TÜRKÇE'DİR, ORTAK DİLİMİZ TÜRKÇE'Yİ KAYBETMEYECEĞİZ
Demirtaş son günlerde kamuoyundan düşmeyen "İki Dilli Yaşam" ili ilgili olarak ise şunları söyledi. "Bu ülkenin resmi dili Türkçedir. Devletin resmi dili türkçedir. Buna bir itirazımız yok. Ama bölgelerde anadilin kullanım hakkıda kaldırılmalıdır. Belediyelerde il genel meclisleride ana dili çok rahatlıkla kullanabilmelidir. Kamusal alanda kullanılması içinde engeller kaldırılmalıdır. Türkiye'nin her yerinde olmaladır. Sadece Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde olmamalıdır. Ortak iletişim dilimiz Türkçedir. Herkes zaten türkçeyi öğreniyor. Öğrenecekte. Ortak dilimiz türkçeyi kaybetmeyecez. Türkiye'nin her tarafında bu dille anlaşacağız. Ama ana dile böylesi hakaret vari yaklaşımlarıda kürt halkı asla kabul etmeyecek bunuda herkesin bilmesi gerek."dedi.
DEMOKRATİK ÖZERKLİĞİ GEÇ YAPTIĞIMIZ İÇİN KÜRTLERDEN ÖZÜR DİLİYORUM
Demirtaş iki dilli yaşam ile ilgili olarak konuşmasını şöyle bitirdi. "Ben zamansız oldu açısından şu görüşe katılıyorum. Evet zamansız olmuştur.Geç kalmaktan dolayı bir zamansızlık vardır. Ben özelikle kürt halkından bu yönlü özür diliyorum. Geç kaldığımız için özür diliyorum. Bırakın artık zamanı değil on yıl daha bekleyelim söylemleri hoş değil. Biz 30 yıl geçtik kaldık malesef bunları yapmakta."dedi.
DEMOKRATİK ÖZERKLİK TÜRKİYE'NİN KURTULUŞ PROJESİDİR
BDP Genel Başkanı'ndan Ticaret Odası Başkanı Galip Ensarioğluna sert cevap verdi. Bir gazetecinin Ensarioğlu'nun "Demokratik Özerklik Kürtlerin Talebi Değil" açıklamarını nasıl değerlendiriyorsunuz sorusu üzerine, Demirtaş, "Onların kendi düşünceleridir. Ama müsade ederlerse kürtler adına temsilcileri konuşsun. Kendisinin talebi olmayabilir. Odasının talebi olmayabilir. Bazı işadamlarının talebi ıolmayabilir. Saygı duyarız. Anlamlıdır herkes katılmak zorunda da değil. Ama biz bütün kürtlerin talebidir demiyoruz. Başkalarıda hiç bir kürt bunu istemiyor demesin. Kürtlerin büyük bir kısmı demokratik özerkliği bir çözüm yolu olarak görüyorlar. Demokratik özerklik Türkiye'nin tek kurtuluş projesidir. Aydınrlık geleceği için çok iyi formüldür. Bunu daha iyi tartışabilmek gerekir. Kürt halkı demokratik özerklikle kendini özgür hissedecek. STK'ların görüşlerine saygı duyuyoruz. Bütün kürtler adına biz konuşmuyoruz. Kimsede konuşmasın."dedi.
Demokratik özerklik Türkiye'nin kurtuluş projesidir
Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, ortak iliteşim dilinin Türkçe olduğunu belirterek, "Ortak dilimiz Türkçeyi kaybetmeyeceğiz. Demokratik özerkliği geç yaptığımız için kürtlerden özür diliyorum. Demokratik özerklik Türkiye'nin kurtuluş projesidir"dedi.