Kütahya'daki Arkeolojik Kazılar...

  Seyitömer Höyük Kazısı 2010 Yılı açılış kokteyli Dumlupınar Üniversitesi ( DPÜ ) Rektörü Prof . Dr . Güner Önce , SLİ Müdürü Yüksel Koca , öğretim elemanlar , bazı daire başkanları ile SLİ yöneticilerinin katılımıyla Seyitömer Höyük Kazı alanında gerçekleşti . Rektör Önce ve beraberindekiler kazı alanını gezerek incelemelerde bulundular .
Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı , Arkeoloji Bölümü ve Kazı Grubu Başkanı Prof . Dr . Nejat Bilgen ile kazı çalışmaları sorumlusu Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyesi Gökhan Çoşkun tarafından yapılan kazı çalışmalarıyla ilgili bilgiler sunuldu .
Kazı çalışmaları hakkında bilgi veren Yard . Doç . Dr . Gökhan Çoşkun Höyükte Erken Tunç çağına ait kalıntıların olduğunu , bu dönemin de kendi içerisinde birden fazla kültür tabakasına ayrıldığını , üstten başlayarak bu kültür katmanlarını da kaldıracaklarını , Seyitömer Höyüğünün orijinal yüksekliğinin 25-26 metre olduğunu , Höyüğün yarısını kaldırdıklarını söyledi .

" 5 BİN YILDIR KÜTAHYA ' DA YAŞAYAN MİMARİ GELENEK "
Çoşkun , Seyitömer Höyüğündeki duvar işçiliğindeki mimari tarzın 5000 yıldır Kütahya ' da sürdürüldüğünü ve yaşayan gelenek olduğunu , bu tarzın duvarlar arasına dikme ahşaplar konularak hem çatıyı taşımaya yönelik hem de duvarları sağlamlaştırmaya yönelik bir teknik olduğunu kaydetti .

" DÜNYANIN BİRÇOK YERİNDEN UZMANLAR SADECE BU MÜHRÜ GÖRMEYE GELECEKLER "
Gökhan Çoşkun , ayrıca bu seneki çalışmalar esnasında çok önemli bir çekiç başlı mühür bulunduğunu sözlerine ekledi .
Çekiç başlı mühürle ilgili bilgiler veren Prof . Dr . Nejat Bilgen , çok kıymetli olan mührü resimleyip hemen müzeye teslim ettiklerini , mührün dünyada 4-5 tane örneği bulunan çok değerli bir mühür olduğunu söyledi .
Bilgen şu bilgileri verdi : " Koloni döneminde M . Ö . İki bininci yılın başında Anadolu ' nun tanıdığı mühürlerden bir tanesi " Çekiç Başlı Mühür " . Çok değerli olduğu için emanete aldık , resimlerini çekip müzeye derhal teslim ettik . Bizde fotoğrafları ve çizimleri var Dünyada bu mühür tipinden müzelerde belki on taneyi geçmez . Bu kadar önemli bir mühür , önemli bir kayıt . Buranın ticari ilişkilerini göstermesi açısından da önemli . Özellikle Kütahya Bölgesinin Orta Anadolu ' yla ilişkilerini pekiştiren bir bulgu . " .
Prof . Dr . Nejat Bilgen bulunan mührün dünyanın en önemli müzeleri olan Metropolitan , Louvre ve British Museum ' da ayrıca Türkiye ' de İstanbul Arkeoloji Müzesi ' nde birer örneği olduğunu kaydederek , " Dünyanın birçok yerinden uzmanlar sadece bu mührü görmeye gelecekler . Bizim literatürümüz ve arkeoloji açısından bu kadar önemli bir ürün . Bu sene için çok sürpriz , çok hoş bir buluntuydu . Buranın önemi açısından da , yaptığımız işler açısından da bilim dünyasına önemli bir sonuç olarak yansıyacak " dedi .

" ARKEOLOJİK AÇIDAN " MEGARON " DENİLEN ÇOK ÖNEMLİ TAPINAK AÇIĞA ÇIKARILDI "
Prof . Dr . Nejat Bilgen , 2009 yılı kazılarında açığa çıkarılan bir tapınakla ilgili bilgiler de verdi . Bilgen , tapınağın erken Tunç Çağına ait olduğunu , tapınağın birkaç evre geçirdiğini , dikdörtgen bir yapı olduğunu , ön tarafında sundurmasının bulunduğunu , ortada çatıyı tutan direkler bulunduğunu kaydederek , arkeoloji literatüründe dikdörtgen bu yapılara , bu tapınağa " Megaron " denildiğini , Atina Bartelon gibi bütün bilinen tapınakların en ilkel halinin Seyitömer Höyüğündeki " Megaron " olduğunu , Megaronun anıtsal yapıların en eski tarzı olduğunu , yapının özel yapıldığını ve etrafının boş olduğunu , bitişik binanın bulunmadığını söyledi .
Bilgen , tapınaktan 9 adet özel , çeşitli hayvan biçimlerinde , törenlerde kullanılabilecek , tanrılara ancak sunulacak sunu kabı çıktığını , ortaya çıkarılan tapınağın Seyitömer ' in önemli olan mimari yerinin önemini bir kere ortaya koyacağını , arkeolojik anlamda çok önemli bir yapı olduğunu ve bu tapınağın katmanının kazı çalışmalarının devam ettiğini bildirdi .
Tapınağın dışında törende yapıldığını , içine girilmediğini ve rahiplerin tapınağa sunulanları içerden aldığı bilgisini veren Bilgen , Tapınağın o dönemde Höyükte çalışanların tapınağı olduğu bilgisini verdi .

300 KİŞİLİK EKİP KAZI ÇALIŞMALARINI YÜRÜTÜYOR
Dumlupınar Üniversitesi Rektörü Prof . Dr . Güner Önce , Seyitömer Höyüğünün çok bereketli höyük olduğunu belirterek , Höyükte yanık beyin , kumaş parçası ve canlı mercimek tohumu bulunduğunu , şimdi de mühür bulunduğunu , çıkarılan eserler açısından Seyitömer Höyüğünün hem Ülkemiz hem de Kütahya açısından çok önemli bir kazı olduğunu kaydederek , Aizonia ' dan farklı olarak Höyük kazısı içinden birçok eserin çıktığını , bu kazıların da güzel tarafının bu olduğuna söyledi .
Rektör Önce , 2010 yılı kazılarının 300 kişilik bir kazı ekibiyle yürütüldüğünü , bu yıl bitirilmesinin hedeflendiğini ancak bu hedefin gerçekleşip gerçekleşmeyeceğinin ilerleyen çalışmalar sonucu belli olacağını ifade etti .