SBF'de 8 Aralık günü yaşanan olay sonrası Ankara Cumhuriyet Savcılığı soruşturma başlattı. Soruşturma kapsamında yapılan ilk inceleme, İstanbul Dolmabahçe ve SBF'deki olayları aynı grubun çıkardığını gösterdi. Ankara'dan İstanbul'a Başbakan R. Tayyip Erdoğan'ın rektörlerle buluşmasını protesto için gelen ODTÜ öğrencisi Ö.Ç.E. ile Ankara Üniversitesi öğrencisi O.G.'nin, bu olaydan 4 gün sonra Siyasal Bilgiler'e geldikleri ve Burhan Kuzu'ya yumurtalı saldırı eylemini düzenleyen 10 kişilik grubun içinde yer aldıkları tespit edildi.
Ön soruşturmaya göre, 8 Aralık günü 12.00-16.30 saatleri arasında Mülkiye Sosyal Araştırma Topluluğu adına AÜ SBF öğrencisi Oğuzhan Kılıç tarafından 'Türkiye'de Anayasa Sorunu', konulu SBF Aziz Köklü Salonu'nda yapılacak toplantıya Meclis Anayasa Komisyonu Başkanı Kuzu ile CHP Genel Sekreteri Süheyl Batum davet edildi. Toplantıdan 1 gün önce Burhan Kuzu, Ankara Emniyeti Güvenlik Şube Müdürlüğü tarafından yaşanabilecekler hakkında bilgilendirildi. Emniyet, Kuzu'ya, tüm tedbirlerin alınması halinde bile yaşanabileceklerin önlenemeyeceği yönünde telefonla bilgi iletti. Ancak Kuzu, toplantıya katılacağını bildirdi. Toplantının kesinleşmesi üzerine emniyet, toplantının başlama saatinden 2 saat önce SBF'nin bulunduğu Cebeci Kampüsü'ne çevik kuvvet ve çok sayıda polis ekibi gönderildi. Emniyet birimleri konferansın gerçekleşeceği Siyasal Bilgiler Fakültesi sekreter yardımcısı Ali Başeğmez ile fakültede bir toplantı yaptı, yumurtalı saldırı olabileceği yönünde endişelerini aktardı ve mümkünse etkinliğin iptalini istedi. Fakülte sekreteryası Başeğmez ise sorumluluğu konferansın düzenleyicisi öğrenci Oğuzhan Kılıç'a attı. Oğuzhan Kılıç da iptalin söz konusu olmadığını yetkililere aktardı.
Emniyet birimleri ayrıca konferansın gerçekleşeceği Aziz Köklü Salonu'nda güvenlik için arama yapmak ve kampüs içinde gerekli tedbirleri almak için rektörlükten talepte bulundu. Emniyetin talebine verilen cevap, rektör yardımcısı Nilgün Halloran imzasıyla toplantı saatine 1 saat 20 dakika kala emniyete ulaştı. Rektörlüğün izni ile kampüse giren polis, Aziz Köklü Salonu'nda keşif ve tedbir planlamasını yaptı. Ancak fakülte idaresi, son anda salon değişikliği yaparak etkinliğin sınıfların bulunduğu konferans salonunda yapılmasına karar verdi. Polis, ders yapılması nedeniyle gösterilen salonda inceleme yapamadı. Dersin bitmesiyle boşaltılan salona giren polis, salonun çok dar olduğunu, tedbirlerin yetersiz kalacağını hem toplantıyı düzenleyenlere hem okul yönetimine bildirdi. Ankara Emniyeti Güvenlik Şube Müdürlüğü tarafından toplantıya 10 dakika kala salonun yetersizliği fakülte Dekanı Celal Göle ve yardımcılarına durum iletildi. Buna rağmen 400 kişilik salona 600 kişinin girişine izin verildi. Türkiye'yi geren olaylar işte bu gelişmeden sonra yaşandı.