Lübnan'da Terör Suçlarından Mahkum Eski Bakanın Serbest Bırakılması

Lübnan'da terör suçlarından mahkum eski Bakan Mişel Samaha’nın yargılandığı Askeri Mahkeme tarafından kefalet karşılığı serbest bırakılması, protesto edildi.

Başkent Beyrut’ta Hristiyanların çoğunlukta olduğu Eşrefiye Mahallesi'nde Mişel Samaha’nın evinin önünde toplanan yaklaşık üç yüz kişilik grup, Askeri Mahkeme'nin, eski bakanın kefalet karşılığı serbest bırakılması ve tutuksuz yargılanması kararını protesto etti.

Lübnan ve temsil ettikleri siyasi oluşumların bayrakların yanı sıra “Bu kimin adaleti, kimin askeri”, “Eşrefiye, işbirlikçileri kabul etmiyor” yazılı pankartlar taşıyan protestocular, Samaha, Suriye rejimi ve Hizbullah aleyhinde sloganlar atarak Eşrefiye'deki Sasin Meydanı'nı trafiğe kapattı.

Kabinede, 1992 ve 1995 tarihlerine Enformasyon Bakanlığı yapan Mişel Samaha (67), Ağustos 2012'de, düzenlenen operasyon sonucu evinde patlayıcılar ele geçirilmiş, 'Suriye Ulusal Güvenlik Bürosu Başkanı Ali Memlük ile işbirliği halinde patlayıcı madde taşıdığı ve Lübnan'daki siyasi ve dini isimlere suikast hazırladığı' suçlamasıyla tutuklanmıştı.

Nisan 2015'te başlayan davada Suriye'den Lübnan'a patlayıcı madde taşıdığı ve hakkındaki diğer suçlamaları kabul eden Samaha, dört buçuk yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Ancak davaya bakan bir üst mahkeme kararı bozarak Samaha'nın yeniden yargılanmasına hükmetmişti. Samaha'yı yeniden yargılayan Askeri Mahkeme, dün eski bakanın yaklaşık 100 bin dolarlık kefaletle tutuksuz yargılanmasına karar vermişti. Mahkeme, Samaha'ya en az bir yıl yurt dışına çıkış yasağı, medyaya açıklama yapma ve sosyal medya yasağı getirmişti.

Geçen yıl Samaha’ya ait olduğu iddia edilen ve basına sızan gizli kamera kayıtlarında eski bakanın bir istihbarat muhbirine ülkedeki milletvekillerini, din adamlarını ve kanaat önderlerine saldırılar gerçekleştirilmesi için para verdiği ve evinin garajında patlayıcıları teslim ettiği görüntüler yerel televizyonlarda yayınlanmıştı.

Mahkemenin Samaha’yı serbest bırakma kararı ülkedeki farklı görüşten siyasi çevreler tarafından sert eleştiriyle karşılanmıştı.