Makü 2011 2012 Akademik Yılı Başladı

Cevdet Yılmaz, "Biz eğer 2023 hedeflerine ulaşacaksak, ekonomisi gelişmiş ilk 10 ülke içine gireceksek, mutlaka çok güçlü bir yükseköğretim sistemine ve dinamik bir üniversite yönetimine sahip olmamız gerekiyor" dedi.

MAKÜ yeni akademik yılı açılış töreni, Bakan Cevdet Yılmaz`ın katılımı ile gerçekleşti. Üniversitenin konferans ve sergi salonunda düzenlenen törende ilk olarak saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu. MAKÜ Oda Orkestrası tarafından Teke yöresi türkülerinin çalındığı açılış konserinin ardından MAKÜ Halk Oyunları Takımı, Teke yöresinin halk oyunlarını sergiledi

Açılış konuşmasını yapan Rektör Mustafa Saatcı, konuşmasının başında, terör saldırılarını kınadı. Saatcı, "Üniversitemiz bugün itibariyle 5 fakülte, 4 enstitü, 3 yüksekokul ve 7 Meslek Yüksekokuluna sahiptir. Bunlardan Mühendislik Mimarlık Fakültesi, İİBF, BESYO ve Eğitim Bilimleri Enstitüsü kuruluş aşamasında olup, önümüzdeki öğretim yılında öğrenci kabulüne başlayacaklardır. Ayrıca Yabancı Diller Yüksekokulu ve Turizm İşletmeciliği Yüksekokulu`nun açılması için ile Fen Edebiyat Fakültesinin, Fen veEdebiyat Fakülteleri olarak ayrılması hedeflenmektedir. Altyapı çalışmalarına paralel olarak öğrenci sayımız 15 bin 613`e yükselmiştir. Küresel rekabet içinde üniversiteler, ülkelerin ekonomik ve sosyal kalkınmalarında önemli görevler üstlenmektedir. Üniversitelerimiz bir yandan devletin ihtiyaç duyduğu insan gücünü karşılarken, bir yandan da millete ait ortak bilgileri üreten ve bu bilgileri yeni nesillere aktaran kültür evleridir. Bir eğitimci, bir sanatçı, bir bilim insanı, temel akademik eğitim almış ve alan biri belli bir mücadeleye girmiştir. Bu mücadele `ilmin ışığındaki doğrulara şahitlik etmek olarak` tanımlanır ve bu mücadelenin doğup geliştiği yer burası yani üniversite çatısı altıdır. Bu kutlu mücadelemizde hepimize kolaylıklar ve başarılar diliyorum" ifadelerini kaydetti.

Burdur Valisi Süleyman Tapsız ise, "Üniversiteler, bulundukları bölgelerin, şehirlerin ve ülke kalkınmasının lokomotifi olmalıdırlar .Üniversitelerin bulundukları illere, şehirlere katkı sağlaması gerekir. Katkıları sadece öğrencilerin ve öğretim üyelerinin getirdiği dolaylı ekonomik katkıyla sınırlı kalmamalıdır. Bulundukları şehirlerin sanayileşmesi, modernleşmesi, sosyal hayatlarının zenginleşmesi, kültürlerinin ortaya çıkması ve modern bir şekilde tanıtılması; bütün bunlar aslında üniversitelerinyapacağı işlerdir. Cumhuriyetimizin kuruluşunun yüzüncü yılına doğru yaklaşırken, Türkiye`nin daha çok yetişmiş gence ihtiyacı bulunmaktadır. Hem bilgiyi üreten, hem de bilgiyi kullanan elamanlara ihtiyaç bulunuyor. Bu yuvadan yetişen ve mezun olan gençlerimizin, ülkemizin geleceğe ilerlemesinde ve çağdaş dünyayla bütünleşmesinde en büyük güvencemiz olduğunun farkındayız. Üniversitemizin dünya ölçeğinde saygın bir kuruma dönüşmesi için; inceleme araştırma yapmak, bilimsel bilgi üretmek, bunun için gereklikadroları yetiştirmek, üretilen bilginin yayınlarla ve uygulamalı bilim dallarına dönüştürülmesini sağlamak olduğunu düşünüyoruz. Ulusların zenginliği sahip oldukları yer altı ya da yerüstü zenginlikleriyle değil, insan kaynaklarının kalitesi ile ölçülmektedir. Bu nedenle üniversitede kaliteyi artırmanın en öncelikli yolu, insana yatırım yapmaktır. Türk insanı kaliteli eğitim talep etmektedir ve aileler çocuklarına kaliteli eğitim sağlayabilmek için her türlü fedakarlığı yapmaya hazırdır. Bu durum,ülkemizin belki de en büyük zenginliğidir" diye konuştu

MAKÜ`de ilk dersi veren Kalkınma Bakanı Dr. Cevdet Yılmaz ise, üniversitenin İstiklal Yerleşkesi için ek ödenek müjdesi verdi. Kalkınma Bakanı Dr. Cevdet Yılmaz, "Konser çok güzeldi, geçmişle günümüzü çok güzel sentezlemişler, biz bir taraftan gelişirken nereden geldiğimizi unutmayacağız, geçmişimize kültürümüze sahip çıkacağız. İkisini aynı anda yapmak durumundayız. Halkoyunlarında şampiyon ekibi tebrik ediyorum" dedi.

Kalkınma Bakanı Yılmaz, MAKÜ`deki ilk dersinde "kalkınma" konusunu ele aldı. Bakan Yılmaz, "Bugün burada üniversitemizin 2011 2012 Akademik Yılı`nın açılışı münasebetiyle bir arada bulunuyoruz. Bu vesile ile üniversiteler ile ilgili genel fikirlerimi sunmak istiyorum. Öncelikle bir Kalkınma Bakanı olarak, kalkınmayı nasıl algıladığımızı konuşmak istiyorum. Bundan 50 sene önce anlaşılanla bugün anlaşılan birbirinden farklı, kalkınma kavramı da kalkınıyor, kalkınma kavramı da gelişiyor. Bugün kalkınmadediğimiz zaman ekonomi anlaşılmıyor, sosyal, çevresel, kültürel boyutlarıyla anlaşılması gerekiyor. Geçmişte kalkınmış ülke denince hep sanayici ülke akla gelir, bu yanlış değiş sanayi kalkınmanın önemli unsurudur. Bugün her yerde sanayileşme var. Bugünkü dünyada gelişmişliğin gerçek ölçütü teknoloji üretme, bilgi üretme, yeni yöntemler geliştirme kalkınmadır. Artık kalkınma bilgi toplumu şartlarında anlaşılmak durumunda ve kalkınmak isteyen bilgi üretme açıcında kendini geliştirmek durumundadır.Kalkınmayı, gelişmeyi bu şekilde daha bütüncül bir şekilde, bilgi tabanlı gördüğümüzde bu bizi ister istemez insana getiriyor" diye konuştu

KALKINMADA ÜNİVERSİTELERİN ÖNEMİ Üniversitelerin kalkınmadaki önemini dile getiren Bakan Yılmaz, "Bilgi, teknoloji denilen olay, kaliteli insanla oluyor; farklı düşünen insanla, iletişimi kuvvetli insanla oluyor; kalkınma insana yatırım yapıyor. Hayat boyu eğitim öğretim önemli ama bir taraftan üniversiteler bu işin en ileri kurumları olarak son derece önemli konumundadır. Biz eğer 2023 hedeflerine ulaşacaksak, ekonomisi gelişmiş ilk 10 ülke içine gireceksek, 2 trilyon dolardan fazla milli gelir üreteceksek, 25 bin dolardan kişi başınagelir elde edeceksek, bütün bunları yakalayabilmemiz için mutlaka çok güçlü bir yükseköğretim sistemine ve dinamik bir üniversite yönetimine sahip olmamız gerekiyor. Bizim de bu süreçte geri kalma lüksümüz yoktu. Biz de bu anlamda hükümet olarak üniversitelere önem verdik ve çok sayıda üniversite oluşturduk. Bakın sadece bir rakam söyleyeyim, 2000 yılında bütün üniversitelerimize verdiğimiz yatırım ödeneği 249 milyon TL, 2011 yılında verdiğimiz ödenek ise 2 milyar 359 milyon TL, ek ödenekleri de sayarsanız2 buçuk milyar TL, yani bu 2000 yılındaki ödeneğin on katıdır. Öğrenci sayımız 2 milyon 67 bin ulaşmış durumda ve açık öğretimde 3 milyon 781 bin öğrenci toplam sayımız, 2006 yılında 50 tane yeni devlet üniversitesi, 30`un üzerinde vakıf üniversitesi kurmuşuz, 80`in üzerinde yeni üniversite kumrusuz bu büyük bir adımdır. Bunları biz küresel kriz ortamında yapıyoruz. Avrupa`da üniversite bütçelerinin kesildiği bir ortamda biz üniversitelerimize bu kadar önem veriyoruz, eğitim için büyük fedakarlık yapıyoruz.Çünkü ülkemizin geleceği açısından kritik gördüğümüz bir yatırımdır. Üniversiteler sadece eğitim veren kurumlar değildir, öğrencilerimize bilgi aktaracağız ama buna ilave olarak üniversitelerden toplum olarak beklentimiz, yeni bilgiler, yenilikler, katma değer üretmesi, içinde bulunduğu yörenin, bölgenin kalkınmasında katkıda bulunmasını bekliyoruz" dedi.

MAKÜ Rektörü Prof.Dr. Mustafa Saatcı ve Burdur Valisi Süleyman Tapsız, Bakan Yılmaz`a, Burdur ziyaretleri sebebiyle MAKÜ Anmalığı ve Alaca Dokuması tablosu hediye etti. TBMM`deki tezkere oylaması sebebiyle Burdur programını iptal eden Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay`a, Rektör Saatcı kabak kemane hediye etti. Başbakan Yardımcısı Atalay`ın hediyesini kendisine vermek üzere AK Parti Burdur Milletvekili Bayram Özçelik teslim aldı.

Bakan Yılmaz, daha sonra tezkere oylamasına katılmak üzere helikopterle Ankara`ya hareket etti.