Maliye Bakanı Şimşek‘ten Chp‘nin Seçim Vaatlerine Salvo

Kamu İhale Kurumu ve OECD-SIGMA tarafından organize edilen "5. Bölgesel Kamu Alımları Konferansı" sonrası gazetecilerin sorularını yanıtlayan Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, mart ayında bir bütçe açığı olacağını, bunun da son derece normal olduğunu söyledi. 2011 yılı bütçesini yaparken bütün yıl için 33.5 milyar liralık bir açık öngördüklerini anımsatan şimşek, "Yılın ilk iki ayında fazla vermemiz yılın tamamında fazla vereceğimiz anlamına gelmiyor. Şu bir gerçek; biz bütçe hedeflerimizi tutturacağız"

dedi.

‘Seçim ekonomisi‘nin hiçbir şekilde gündemlerinde olmadığını ifade eden Şimşek şunları söyledi:

"Dolayısıyla seçimlerin Türkiye ekonomisine bu anlamda bir yansıması olmayacak. Yalnız şöyle bir yansıması olabilir anamuhalefet partisi, CHP, her gittiği yerde bol keseden vaatlerde bulunuyor. Dün anladığım kadarıyla anamuhalefet partisi lideri esnaflarımızı ziyaret etmiş. Hemen orada da yeni taahhütlerde, içi boş vaatlerde bulunmuş. Taksi alımında ÖTV‘yi kaldırıyorlar* Yani neredeyse vergilerin tamamını kaldıracaklar, herkese maaş bağlayacaklar ama bunu yapmak için de ortaya bir kaynak programı

koyamıyorlar. Gittikleri her yerde yeni bir vaat, yeni bir taahhüt* Gittiğiniz her yerde içi boş vaatlerde bulunursanız başkaları da yarışa girebilir. Ama biz AK Parti olarak, ne vatandaşı kandıran ne de kandırılan olacağız, popülizm tuzağına düşmeyeceğiz.

Saadet Partisi ile CHP yarışmaya başlamış. Saadet Partisi ‘biz geldiğimizde yüzde 50 zam yapacağız‘ diyor, bu ilginç bir şey. Bu ülkenin istikrarı her şeyden önemlidir. Türkiye, istikrarı koruduğu müddetçe esnafımız kendisini yenileyebilecektir. Bu taahhütleri yerine getirsinler esnafı perişan ederler. Çünkü şu anda esnafımız, yüzde 5 yıllık faizle kendi işini büyütebiliyor, yenileyebiliyor. Yüzde 5, yıllık faiz* Çok değil 8-9 yıl önce AK Parti hükümetlerinden önce bu faiz, aylık yüzde 5‘ti.

Geçmişte biz bu hikayeleri çok gördük, memleketin uçurumun eşiğine popülist yaklaşımlarla nasıl getirildiğini gördük. Ülkenin tekrar bu konuma girmemesi için ülkemizin uzun vadeli geleceğini önceliklendireceğiz ve bunun için çalışacağız. Seçim ekonomisi yok. Seçimlerin Türkiye ekonomisine etkisi son derece sınırlı olacak. Vatandaşımız istikrardan, güvenden, uzun vadeli gelecekten yana tavır koyacaktır; ben ona inanıyorum. Dolayısıyla içi boş vaatlere rağbet etmeyeceklerdir."