İçmesuyu arıtma tesisi kurulması ve bunun iki boru hattıyla sahile uzatılması için çalışma başlatılmış. Sahilde de ana yükleme depoları inşa edilmiş, hatta son kısmını da ben tamamladım. Çok az bir kısmı kalmıştı. Bu proje için 150 milyon dolar para harcanmış. Bu suyu satmak için çok uğraştık, fakat taşıma maliyetinin yüksekliği sebebiyle olmadı. Taşıma maliyeti ton başına 1,5 doları geçiyordu. Biz de `Madem bu tesisler yapıldı, Manavgat`ın 30 kilometre doğusunda ve 30 kilometre batısındaki bütün yerleşim yerlerine bu suyu verelim` dedik
Ama şu anda Libya`dan talep var; `bu suyu kullanalım` dediler. Yeni yönetim, su ihtiyacını karşılamak için talepte bulundu. Hazırlıklarımızı tamamladık. Bu hat zaman içinde eskimiş bazı arızalar meydana gelmiş. Bunları giderdik hazırlıklarımızı tamamladık. Taşıma maliyetlerini onlar üstlenecek. Talep ettikleri anda suyu vermeye hazırız.`` -İsrail`e satış askıya alınmıştı- Manavgat suyu için Türkiye ile İsrail arasında yıllarca süren görüşmelerin ardından 57`inci hükümet döneminde anlaşma sağlanmıştı. 2001 yılında dönemin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Zeki Çakan tarafından yapılan anlaşma çerçevesinde 20 yıl süreyle yılda 50 milyon metreküp suyun İsrail`e satışı kararlaştırılmıştı. Ancak İsrail`in Gazze`de sivilleri hedef alan hava operasyonları sonrası gerilen Türkiye-İsrail ilişkileri, İsrail askerlerinin Mavi Marmara gemisine yönelik saldırısı sonrasında birçok alanda dururken, Manavgat suyunun İsrail`e satılması yönündeki proje, Türkiye tarafından askıya alınmıştı
-``Barajlarımız depreme dayanıklı``- Bakan Eroğlu, Van`da meydana gelen deprem sonrasında bölgedeki barajlarda hasar oluşmadığını belirterek, ``Fay hatları üzerinde deprem inşa edilmiyor. Son dönemde birçok deprem oldu, ama barajlarımızda hasara yol açmadı. Van depreminin olduğu gün hemen Devlet Su İşlerinden (DSİ) bir heyeti deprem bölgesine gönderdik ve o bölgedeki tüm barajları incelettik. Barajlarımızın depreme karşı emniyetli durumda olduğu tespit edildi`` diye konuştu
Barajlar inşa edilmeden önce deprem risk analizleri yapıldığını dile getiren Eroğlu, şunları kaydetti: ``Bakın depremler oluyor koskoca barajlar ayakta kalıyor, ama küçücük binalar yıkılıyor. Vatandaşlarımızın sağlam zemine sağlam bina yapması gerekiyor. Ayrıca bunun denetimi şart. Bina yapıldıktan sonra da bunun aynı şekilde kalmasını sağlamak lazım. 1999 depreminde İstanbul Avcılar`da yıkılan bir binanın altına otopark yapmak için kolonların kesildiğini görmüştük. Şimdi aynı tablo Van`da yaşandı. Bunlar acı tecrübeler. Vatandaşlarımızın bu mevzuda hassas olması lazım.``
Manavgat Suyu Libya`ya Satılacak
``Hatlar onarıldı su vermeye hazırız``- Manavgat Çayı`nın değerlendirilmesi için çalışmaların Turgut Özal döneminde başlatıldığını anlatan Eroğlu, şöyle konuştu: ``Merhum Özal, Manavgat suyunun boşa akmaması için talimat vermiş.