Marble Izmir 29. Kez Kapilarini Açti

Izmir Büyüksehir Belediyesi ev sahipliginde, IZFAS tarafindan düzenlenen dogal tas sektörünün küresel bulusmasi Marble Izmir Uluslararasi Dogaltas ve Teknolojileri Fuari, bugün düzenlenen törenle 29’uncu kez kapilarini açti. Bu yil Cemar Traverten-Mermer ana sponsorlugunda düzenlenen fuarda, tüm dogal tas firmalari Gaziemir’deki Fuar Izmir’in kapali hollerinde yer alirken, C holünün büyük bir kismi ile D holünün tamami makine ve teknoloji firmalarina tahsis edildi. Blok mermer alani da bin 500’e yakin blok dogal tasin sergileme alani olacak. Bu yil Marble Izmir’de sektör temsilcilerinden gelen talepler üzerine alinan karar dogrultusunda, yalnizca dogal tas ve dogal tas ürünleri ile makine ve teknolojileri sergileniyor.

“Izmir, ticaret ve fuarlar kentidir”

Fuarin açilisinda konusan Izmir Büyüksehir Belediye Baskani Cemil Tugay, fuarin sadece dogal tas degil ayni zamanda teknolojilerin de fuari olduguna dikkat çekmek, Izmir ve Türkiye için çok önemli bir prestije sahip oldugunu belirtmek istedigini aktardi. Markalasmanin ve pazarlamanin çok önemli oldugunu ve buna ihtiyacin bulundugunu ifade eden Baskan Tugay, sunlari kaydetti:

“Biz bu dönemde bölgesel olarak kalkinmaya önem verecegiz. Bunun için komsu illerimizle Türkiye’deki tüm kurumlarimizla, kuruluslarimizla is birligi içerisinde olacagiz. Izmir tarihi olarak bir ticaret kentidir, fuarlar kentidir. Bu yönünü gelistirmek için çok çaba harcayacagiz. Bugün burada bulunan stant açan, reyon açan, satis yapan tüm sektör temsilcilerine basarilar diliyorum. Güzel bir fuar olmasini diliyorum.”

“Alternatif kullanimi olan ürünler sektörü tehdit ediyor”

Izmir Valisi Süleyman Elban da fuarin her geçen gün büyüdügünü söyleyerek sektöre hayirlar getirmesi temennisinde bulundu. Dogal tas sektöründe bir rekabetin oldugunun da altini Çizen Vali Elban, sunlari söyledi:

“Rekabette öne çikmanin kurallarini bizden daha iyi biliyorsunuz. Maliyeti düsürmek ve katma deger ürünler üretmek bunun temel sirri. Hala bu sektörde madencilik yapip, çikan mermeri isleyen arkadaslarimiz eger enerjisini kendisi üretmiyorsa, rekabet etmekle ilgili bir iddia olmamasi lazim. Sektörün gerek madencilikte gerekse tasi isledigi yerlerdeki birçok makinenin üretimiyle ilgili çalisma yapilmayip, hala Italya ve Çin’e bagimlilik devam ediyorsa, iddiamiz konusunda eksiklik var demektir. Bu sektörü tehdit eden konu, alternatif kullanimi olan ürünler. Gerek dogal olmayan gerekse diger kaplama ve malzemeler sektörü tehdit ediyor. Çünkü hem ucuz hem tasarim acisinda cazip görünüyor. Sektörde tasin cazibesini artiracak bilimsel, tasarimlar gibi ciddi çalismalar yapilirsa sektör kendisini ispatlar. Kendini tehdit eden rakip sektörler karsisinda anca ayakta kalabilecektir.”

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanligi Maden ve Petrol Isleri (MAPEG) Genel Müdürü Arslan Narin de dogal tas isletmeciliginin Anadolu’da antik dönemlerden günümüze kadar kesintisiz olarak gerçeklestirildiginin altini çizdi. Bu yil 29’uncusu düzenlenmekte olan bu fuarin dogal tas isletmeciliginin bir meslek, bir kültür ve bir miras olarak gelecek nesillerimize aktarilmasinda önemli bir rol oynadigini ifade eden Narin, fuarin sektör temsilcilerinin uluslararasi yatirimcilarla bir araya gelmeleri, güncel üretim ve gelisen teknolojilere iliskin bilgi aktarimlariyla yeni pazar olusumlari açisindan son derece önemli oldugunu vurguladi.

“Türkiye’de dogal tasa konulu maden ruhsat sayisi 4 bin 284”

Türkiye’nin dünyadaki dogal tas rezervi, üretimi ve ihracatinda söz sahibi ülkeler arasinda yer aldigini ve dogal taslarin renk ve desen çesitliligi bakimindan diger ülkelere göre bu alanda bir adim önde durdugunu vurgulayan Narin, sunlari söyledi:

"Ülkemizde mevcut durum itibariyle dogal tasa konulu maden ruhsat sayisi 4 bin 284’dür. Bu sayi tüm maden gruplarindaki ruhsat sayisinin yaklasik 3’de birine denk gelmektedir. Bu rakamin 3 bin 93’ü isletme ruhsatidir. 2022 yilinda yaklasik 18 milyon 160 bin ton üretim gerçeklestirilmektedir. Aslinda dogal tas, madenciligi, madenciligin Türkiye’deki imaji açisindan da çok büyük sorumluluk üstlenmekte. Yani sahip olunan tüm ruhsatlarin 3’de biri alanda. Dolayisiyla biz dogal tas madencileri olarak madenciligin imajini saglamlastirmak, iyi yönde göstermek için madenlerimizi çok verimli 1 metreküpünü dahi atik olarak nitelendirmeyecek sekilde üretmeye, kullanmaya, degerlendirmeye önem vermemiz gerekiyor. Yani bizim su andaki Türkiye’deki madencilik açisindan çok büyük bir sorumluluk üstleniyoruz. Çünkü ruhsatlarimizin 3’de biri tamamen dogal tas madencileri tarafindan kullanilmakta."

Sözlerini sürdüren Narin, madenciligin çevre hassasiyetinin ortaya çikarilmasi için yürüttükleri Türkiye geneli Rehabilite Edilmis Maden Sahalari ile Madencilik Sosyal Sorumluluk Çalismalarinin Tespiti Projesi kapsaminda bugüne kadar 42 farkli ilde 6 bin 602 hektarlik rehabilite edilmis maden sahalarinda 18 milyon 59 bin agaç dikiminin gerçeklestirdigini belirtti.