Mardin'de 'Türsab İnanç ve Kültür Turizmi Sempozyumu'

Hilton Garden İn Oteli'nde düzenlenen sempozyumda konuşan Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Abdurrahman Arıcı, inanç turizminin, turistlerin seyahate katılma amacının kutsal yerleri ziyaret etmek olduğunu belirtti.

Türkiye'de İslam eserlerinin yanı sıra farklı dinlere ait eserlerin de bulunduğuna dikkat çeken Arıcı, inanç turizminin gelişmesi için 1993 yılından bu yana öncelikle 3 büyük dinin bugüne kadar ulaşan eser ve ibadet yerlerinin envanterinin hazırlandığını ifade ederek "İnanç turizmi projesi ile 3 semavi dinin günümüze kadar yaşanan önemli ziyaret merkezilerinin çevre düzenlenmesi, aydınlatma, ulaşım gibi açılardan ele alınarak iyileştirilmesi ve tanıtımının yapılarak ziyaretçi sayısının artırılması hedeflenmektedir" dedi.

-TÜRSAB Başkanı Ulusoy

TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy da, şiddet ve terör olaylarından arındırılmış bir yaşama katkı sağlarken bu yaşamda önemli bir yeri olan seyahat acentelerinin ülkeyi birbirine bağlayan anlayış çerçevesinde kendilerine büyük görev düştüğünü söyledi.

Ulusoy, şöyle konuştu:

"Bu topraklar yoruldu, çok çekti. Artık çekmesin. Eğer biz, Anadolu'ya yayılırsak, oradaki önemli kültürel faaliyetlerin, mutfağın, folklorun, el sanatının unutulmamasını sağlarız. Onun için burada çok değerli meslektaşlarıma görev düşmektedir. Kültürel faaliyetleri yaparken, sosyal yaşamı düşünürken bu dinsel mekanlarda acaba sosyal yaşam nasıldı? Bunu iyice irdelemek lazım. Yurt dışına gittiğimiz zaman gördüğümüz itibarı hep beraber yaşıyoruz. Sene 2000 yurt içi ve yurt içindeki seyahat eden vatandaşımızın sayısı 556 bin kişi. 2012 yılında seyahat eden vatandaşımızın sayısı 13 milyon kişi. Hedefimiz 2023 yılında 35 milyon insanımızı gezdirmek. Ekonomiye 40 milyar lira katkı sağlamak."

Mardin Valisi Ahmet Cengiz ise inanç turizminin birleştiriciliğinin büyük örneklerden birinin Güneydoğu Anadolu Bölgesi olduğunu söyledi.

İnanç turizminin sosyo kültürel etkisinin yanı sıra ülke kalkınmasına da katkısı olduğunu belirten Cengiz, ülke insanı olarak ülkeyi yeterince tanıtamadıklarını vurguladı. Cengiz, konuşmasını şöyle tamamladı:

"Bizim batı bölgelerimizle doğu bölgelerimizi, doğu bölgelerimizle kuzeyi güneyi tamamlamamız gerekiyor. İnanç turizmi bu bölgedeki önemli görevi ifa eden bir olay. Bu birleştirici özelliği nedeniyledir ki terör örgütleri inanç unsurlarımızı tahrip etmek için hepimizin bildiği gibi özel bir gayret sarf etmektedir. Terör örgütleri bilirler ki samimi inanç sahipleri, insanlara kötülük yapmaz. Sonuç olarak denilebilir ki ülkemizin huzuru ve barışı için inanç merkezleri birer sigorta niteliğindedir."

Açılış konuşmalarının ardından "Türkiye'de İnanç ve Yaşam Kültürünün Korunması" konulu oturumda konuşan Diyanet İşleri Başkanlığı Eğitim Hizmetleri Genel Müdürü Prof. Dr. Ali Erbaş da, Mardin'de çok farklı medeniyetlerin yaşadığını, bu kapsamda toplantının Mardin'de yapılmasının önemli olduğunu belirtti.

Bütün kutsal kitaplarda insanların barış içinde, huzurlu bir şekilde yaşamasının telkin edildiğini dile getiren Erbaş, şöyle konuştu:

"Dünyada her 4 saniyede 1 insan açlıktan ölüyor. Bu inanç liderleri bunun için ne gibi tedbirler alıyorlar ? Ben bunu seslendirmek istiyorum. Yahudilerin kutsal kitabı 'öldürmeyeceksin' diyor. Dünyada yapılan katliamlar hepimizin gözünün önünde oluyor. Kitap böyle derken bu kitabın mensupları niçin buna uymuyorlar. Gelin kitaplarınızın emrine uyun. Uzakdoğu insanları, Yahudiler, Hıristiyanlar kendi kitaplarınızın telkinine uyun. Ve ey Müslümanlar Kur'an-ı Kerime ve yüce peygamberimiz Muhammed'in tavsiyelerine emirlerine tecrübelerine uyun. Birlikte yaşamanın en güzel tecrübesini birlikte dünyaya gösterelim."