'Medya, Şiddeti Meşrulaştıran Dilden Uzaklaşmalı'

KADEM Başkanı Yılmaz: 'Bazı haberlerde, şiddetin haklı nedenleri olan normal bir davranış biçimi şeklinde sunulduğunu görüyoruz. Bu durumun gerek haberlerde gerekse dizi ve filmlerde normalleştirilmesi, bireyleri şiddete karşı duyarsız hale getirmektedir' 'Medyanın, kadına şiddet vakalarıyla ilgili toplumsal farkındalık oluşturma gayesiyle hareket etmesi, şiddeti meşrulaştıran dilden uzaklaşması ve kadın bedenini afişe eden magazinsel habercilik anlayışından vazgeçmesi gerekiyor'

AYŞE ŞENSOY - Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) Genel Başkanı Sare Aydın Yılmaz, bazı haberlerin, şiddeti haklı nedenleri olan normal bir davranış biçimi gibi sunduğunu belirterek, 'Bu durumun gerek haberlerde gerekse dizi ve filmlerde normalleştirilmesi, bireyleri şiddete karşı duyarsız hale getirmektedir.' dedi.

Yılmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, günümüzde kadına yönelik şiddet vakalarının ilişkin haberlerin aktarılma biçimi, dili ve hedef kitlesi göz önünde bulundurulduğunda ciddi problemler taşıdığını söyledi.

Medyanın, şiddet vakalarında mağduru mu faili mi öne çıkaracağına dikkat etmesi gerektiğini vurgulayan Yılmaz, bunun izleyicinin şiddete karşı duyarlı hale gelmesinde etkili olduğunu dile getirdi.

Yılmaz, medyanın, bu konuda sorumlu ve duyarlı bir habercilik anlayışı geliştirmesinin önemine dikkati çekerek, 'Bazı haberlerde, şiddetin haklı nedenleri olan normal bir davranış biçimi gibi sunulduğunu görüyoruz. Bu durumun gerek haberlerde gerekse dizi ve filmlerde normalleştirilmesi, bireyleri şiddete karşı duyarsız hale getirmektedir.' diye konuştu.

- 'Fail kahramanlaştırılarak mağdur unutuluyor'

Kadına şiddet vakalarında kullanılan magazinsel habercilik anlayışının, 'hayatları hafife aldığına' işaret eden Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:

'Mağduru öne çıkaran habercilikte şiddetin belli bir nedensellik bağıyla verilerek, failin eylemlerini meşrulaştıran cinsiyetçi bir söylemle sunulması, şiddetin detaylandırılarak kadın bedeni üzerinden işlenmesi, bunun normal karşılanmasına sebep olmaktadır. Bu da şiddeti meşrulaştırmanın bir başka yolu olarak karşımıza çıkıyor. Faili ön plana çıkaran bir dil kullanıldığında ise zaman içerisinde bu durum failin kahramanlaştırarak mağdurun unutulmasına yol açmaktadır.'

- 'Sorumlu habercilik anlayışıyla hareket edilmeli'

Yılmaz, ölümle sonuçlanan kadına şiddet vakalarının en ince detayına kadar işlenmesinin, toplumsal algıyı bu yöne kanalize ettiğini belirtti. Böyle bir habercilik anlayışını 'kabul edilemez' bulduklarını vurgulayan Yılmaz, şunları kaydetti:

'Medyanın kadına şiddet vakalarıyla ilgili toplumsal farkındalık oluşturma amacıyla hareket etmesi, şiddeti meşrulaştıran dilden uzaklaşması ve kadın bedenini afişe eden magazinsel habercilik anlayışından vazgeçmesi gerekiyor. Şiddet vakalarının takibi kadar, bu vakaların veriliş biçiminin de sorgulanmalı. Bunun yanı sıra iyi hal, haksız tahrik indirimi gibi uygulamalar, şiddet sonucu hayatını kaybeden kadınların hayatlarını önemsizleştirmekte, değersizleştirmekte ve toplumsal adalete olan inancı zayıflatmaktadır. Dolayısıyla kadına şiddet vakalarında faillerin yakalanması yeterli değildir. Onlara yönelik caydırıcı özel ceza infaz sisteminin getirilmesi gerekmektedir.'
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile