Mersin'deki Su Kayıp Oranı Yüzde 52'ye Düştü

Mersin Su ve Kanalizasyon İdaresi (MESKİ) Genel Müdür Vekili Kamil Ülgen, 'Su Kayıplarını Azaltma Projesi' ile birlikte kentteki kayıp oranı yüzde 67'den yüzde 52'ye düşürüldüğünü söyledi. Ülgen, Mersin'in su ihtiyacını karşılayan Berdan Barajı'ndaki suyun 2020 yılında biteceğini, bu nedenle de 2015 yılında devreye girmesi beklenen Pamukluk Barajı'nın kent açısından hayati önem taşıdığını kaydetti.
Ülgen, kentte yapmış oldukları çalışma ve hayata geçirilen projelerle ilgili olarak Mersin'de görev yapan yerel ve ulusal basın mensuplarına yönelik olarak düzenlenen teknik gezide, kendisine yöneltilen sorulara yanıt verdi. MESKİ Genel Müdür Yardımcısı Leman Akkaş'ın yanı sıra MESKİ Yönetim Kurulu Üyeleri Sibel Yalçın, Selçuk Salcan ile daire başkanları ve şube müdürlerinin de katıldığı geziye yoğun ilgi gösterildi. MESKİ tarafından Dünya Bankası'ndan sağlanan krediyle yürütülen; 'Belediye Hizmetleri Projesi' çerçevesinde yapılan su depoları, terzi merkezlerinin de tanıtıldığı toplantıda ayrıca su kayıplarının Avrupa standartlarına uygun seviyeye indirilmesi hedefi doğrultusunda oluşturulan; 'Karşılığı Alınamayan Su Azaltma Ekibi'nin çalışmaları da etkinliğe katılan gazetecilere sunuldu.

"MERSİNLİLERE EN İYİ HİZMETİ VERMEYE ÇALIŞIYORUZ"
MESKİ Genel Müdürlüğü Toplantı Salonu'ndaki bilgilendirme toplantısında konuşan Kamil Ülgen, Mersinlilere en iyi hizmeti verebilmenin bilinci ve sorumluluğuyla hareket ettiklerinin altını çizerek, su kaynaklarının etkin ve verimli bir şekilde kullanılarak, halkın içme suyu ihtiyacının en ücra köşelere kadar kesintisiz sağlamanın çabası içinde olduklarını anlattı. Altyapı yatırımları ve hizmet üretiminde ileri teknolojiyi kullandıklarını, çevre ve insan sağlığını en üst seviyede önemsedikleri gibi yetkin ve güvenilir bir kadroyla vatandaş odaklı hizmet ürettiklerinin bilgisini veren Ülgen, 'Belediyeler Yasası'nda yapılan düzenlemelerle birlikte Büyükşehir Belediyesi'nin sorumluluk sahasının da genişlediğini hatırlattı. Ülgen, yaşanan bu gelişmeye bağlı olarak kurum olarak kendilerinin altyapı yatırım gereksinimlerinin de arttığını hesaba katarak, içmesuyu ve atıksu fizibilite çalışmalarına ağırlık verdiklerini, ortaya çıkan sonuçlara göre de hazırlanan projelerin uygulamaya konulduğunu dile getirdi.

"MERSİN'İN İÇME SUYU KAYNAKLARI YETERLİ"
1. İsale Hattı'nın yetersiz kalması nedeniyle 2. İsale Hattı'nın yapılmasının bir zorunluluk olarak öne çıktığını, bunun yanında havza koruma çalışmaları, su kalitesinin arttırılması, su sıkıntısı yaşanan yerleşim bölgelerine su temini gibi konuların öncelikleri arasında yer aldığını belirten Ülgen, tüm bunlar yapılırken de kurumun öz kaynakları kullanıldığı bilgisini verdi. Kentteki kayıp ve kaç konusunda iyileştirmeler yapılması yönündeki çalışmalar için oluşturulan bütçenin yüzde 28'ini kurum, geriye kalanının da alınan kredilerle oluşturulduğuna dikkat çeken Ülgen, konuyla ilgili detaylı açıklamalarda bulundu. Fizibilite çalışmalarına göre içme suyu kaynaklarının yeterli olduğunu ancak ilerleyen yıllarda herhangi bir sıkıntıyla karşılaşılamaması adına planlanan tesislerin zamanında uygulamaya konulmasının hayati önem taşıdığını ifade eden Ülgen, Berdan Barajı'nın da kentin en önemli su kaynağı olduğunu ve mevcut su ihtiyacının da yüzde 90'ını karşıladığını hatırlattı.

"PAMUKLUK BARAJIYLA BİRLİKTE SU TEMİN MALİYETLERİ DE DÜŞECEK"
Nüfus artışı nedeniyle Berdan Barajı'ndan temin edilen suyun 2020 yılından sonra yetersiz kalacağı uyarısında bulunan Kamil Ülgen, bu nedenle de 2015 yılında tamamlanması planlanan Pamukluk Barajı'nın büyük önem taşıdığını söyledi. Barajın bitirilmesi halinde içme suyu sisteminin tamamen cazibeli bir sisteme dönüşeceğini ve su temin maliyetlerinde de önemli düşüşler yaşanacağını anlatan Ülgen, MESKİ olarak yaptıkları çalışmalar hakkında da bilgiler verdi. Ülgen, 1. İsale Hattı'nın şehir merkezinde yer alan Karacailyas, Dikilitaş, Arpaçsakarlar ve Yalınayak bölgelerine içme suyu verdiğini, ancak 2. İsale Hattı ile birlikte toplamda 120 bin kişinin yaşadığı Mezitli ilçesiyle birlikte Kuyuluk, Çiftlikköy, Adanalıoğlu, Kazanlı ve Huzurkent'in yüzde 90'ı, Yenitaşkent'in Homurlu Mahallesi gibi yerleşim yerlerine ve bunun dışında Mersin Üniversitesi Çiftlikköy Merkez Kampusu'na da içme suyu verildiğini belirtti.

"39 KÖYÜN 38'İNİN İÇME SUYU SORUNUNU ÇÖZÜME KAVUŞTURDUK"
Yenitaşkent'tin Tekke ve Yakaköy mahalleleri, Huzurkent'in Nacarlı ve Bağlarbaşı mahallelerinin yanı sıra Bağcılar ve Bahçeli beldelerine de Berdan Barajı'ndan gelen içme suyu ulaştırıldığını hatırlatan Ülgen, Cehennem Deresi'nden sağlanan içme suyunun Soğucak, Kepirli, Sarnıç ve Bekiralanı gibi bölgelere ulaştırılarak, susuz olan bu bölgelerin su sorunun da çözüme kavuşturulduğunu kaydetti. 2007 yılı içerisinde Dedekavak kaptajının iyileştirilerek Tece'nin sağlıklı bir içme suyuna kavuşturulduğunun altını çizen Ülgen, Davultepe için plan ve projelerin hazırlandığını ve buralara da Berdan'dan içme suyu temin edileceğini vurguladı. Yazın nüfusuna artan İnsu, Kocahamzalı ve Emirler köylerinin, Mersin en eski kaynağı olan Efrenk Deresi'ndeki Karapınar mevkisinden su götürülerek yöre halkının su sorunu çözüme kavuşturulduğunu ifade eden Ülgen, bugün itibariyle sorumluluk bölgelerinde yer alan 39 köyün 38'inin içme suyu sorunu çözüldüğünü, Musalı Köyü'ndeki su sıkıntısının da en kısa zamanda giderileceğini dile getirdi.

"SADECE 3 MERKEZ İLÇEDEKİ SU KAYIBI ORANI YÜZDE 67 SEVİYESİNDE"
Baraj havza koruma çalışmaları ve suyun kalite artımına yönelik olarak; 'MESKİ Merkez Laboratuarı' kurulması çalışmalarının da tamamlandığı bilgisini veren Ülgen, bölgedeki büyük su tahlillerinin de söz konusu laboratuarlarda yapıldığı gibi düzenli su analizlerinin de yine bu merkezde yapılarak, internet ortamında yayınlandığını ifade etti. Ülgen, "Ayrıca fizibilite çalışmalarından elde edilen verilere göre nüfusun yüzde 80'ini oluşturan 3 merkez ilçe belediyesinde yüzde 67 oranında su kaybının olduğu, depoların yetersiz olduğu basınç bölgelerini birbirine girdiği bu nedenle işletme basınçlarının düştüğü, mevcut dağıtım sisteminin dijital ortamda olmadığının tespit edildi. Bu tespitler nedeniyle içme suyu şebeke iyileştirme projesi için İller Bankası aracılığı ile dünya bankasından 31 milyon 906 bin 917 Euro'luk bir kredi temin edildi ve müşavir firma seçimiyle projeye başlanıldı" diye konuştu.

"İÇME SUYU DAĞITIM SİSTEMİ DİJİTAL ORTAMA AKTARILDI"
Mevcut içme suyu dağıtım sisteminin dijital ortama aktarıldığını, bunun yanında içme suyu dağıtım sisteminde basınç bölgeleri oluşturulması adına proje hazırlandığını belirten Ülgen, mevcut sistemde toplamda 63 bin metreküp kapasitedeki depoların yetersiz kaldığı ve yine toplamda 63 bin metreküplük yeni bir depoya ihtiyaç duyulduğunun belirlendiğini, bu noktada da yeni oluşturulan basınç bölgelerine göre de depoların terfi merkezleri ve depolar arası bağlantı hattı projeleri hazırlanarak, içme suyu hatları eski depolarla bütünlük sağlayacak şekilde bağlandığını kaydetti. Su dağıtım sisteminin hidrolik modeli oluşturularak, su kayıplarını oluşturan alt bileşenlerin bir pilot bölge üzerinde tanımlandığına işaret eden Ülgen, hidrolik model çözülürken de bölgesel ölçüm alanları oluşturularak projelendirildiğini vurguladı. 'Su Kayıplarını Azaltma Projesi' ile birlikte fiziki kaçak tespit ekipmanları temin edilirken, bununla birlikte oluşturulan ekiplerin de yoğun çalışması sonucunda su kaçakları tespitinde önemli bir mesafe alındığını dile getiren Ülgen, "Kısa zamanda yüzde 67 olan su kaybı oranı yüzde 52 seviyesine düşürüldü. Bu konudaki çalışmalarımızı da büyük bir titizlikle sürdürüyoruz" dedi.