Mersin Valisi Hüseyin Aksoy:

Mersin Valisi Hüseyin Aksoy, Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Teknoparkı'nın da Mersin Teknoparkı'na ortak olduğunu ifade ederek, bu durumun da Türkiye'de bir ilk olduğunu söyledi

Mersin Valisi Hüseyin Aksoy, Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Teknoparkı'nın da Mersin Teknoparkı'na ortak olduğunu ifade ederek, bu durumun da Türkiye'de bir ilk olduğunu söyledi. Aksoy, teknopark bünyesinde faaliyet gösteren firmaların üreteceği ürünlerinse ülke ekonomisine önemli katkılarda bulunacağını belirtti.
Mersin Teknoparkı'nın kuruluşuyla ilgili kararın 2005 yılında Resmi Gazete'de yayımlandığını hatırlatan Vali Aksoy, 2006 yılındaysa yönetici şirketin kuruluşunun gerçekleştirildiğini anlattı. Aksoy, söz konusu şirketin yönetimindeyse Mersin İl Özel İdaresi, Mersin-Tarsus Organize Sanayi Bölgesi (MTSOB), Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO), Akdeniz İhracatçı Birlikleri (AKİB), Mersin Üniversitesi, ODTÜ Teknoparkı ile Tarsus Ticaret ve Sanayi Odası'nın yer aldığı bilgisini verdi. Şu anda teknopark içinde
toplam 32 firmanın, 94 personelle faaliyet gösterdiğini kaydeden Aksoy, geride bıraktığımız 2009 yılında hizmete giren Teknopark Hizmet Binası'nın ise yaklaşık 2 milyon TL'lik bir yatırımın ardından hizmete girdiği bilgisini verdi.
'Kuluçka Merkezi' inşaatınınsa devam ettiğini ve buranın tamamlanmasıyla birlikte yeni iş kurmak isteyen kişilere söz konusu yerlerin ücretsiz olarak tahsis edileceğini anlatan Vali Aksoy, bu girişimcilerin belirli bir süre kendilerini geliştirdikten sonra iş dünyasında aktif bir rol alacağını dile getirdi. Teknoparkların Ar-Ge yapılan ve inovasyon çalışmalarının en üst düzeyde gerçekleştirildiği alanlar olarak da öne çıktığını vurgulayan Aksoy, "Bu boyutuyla baktığımızda Mersin Teknoparkı'nda çeşitli
alan ve sektörlerde faaliyette bulunan birçok firma bulunuyor. Bunların özellikle ülke ekonomisine sağlayacağı katkılar oldukça yüksek. Geliştirilecek olan yeni ürünlerin oluşturacağı katma değer, sektöre de önemli katkılar sunacaktır" dedi.

"ODTÜ İLE MERSİN TEKNOPARKLARININ ORTAKLIĞI TÜRKİYE'DE BİR İLK"
Öğretim üyelerinin hazırlamış oldukları projeleri hayata geçirebilme noktasında ciddi sıkıntılarla karşı karşıya kalabildiklerini, üniversite-sanayi işbirliğinin sağlanması adına da çeşitli sorunlar yaşanabildiğini ifade eden Aksoy, bu kapsamda da teknoparklar aracılığıyla üniversite-sanayi birlikteliğini sağlamaya çalıştıklarını belirtti. Aksoy, özellikle birçok firmanın üniversite bünyesinde görev yapan öğretim üyelerinden danışmanlık hizmeti alarak, gündeme taşımış olduğu projeleri de teknopark çatısı
altında geliştirme fırsatı bulduğunu söyledi. Öğretim üyelerinin, teknoparklarda kendi şirketlerini kurup, yine kendi fikirlerini hayata geçirme fırsatını elde ettiğini vurgulayan Aksoy, bunun da oldukça önemli olduğunu kaydetti.
ODTÜ Teknoparkı'nın da Mersin Teknoparkı'na ortak olduğunu hatırlatan Aksoy, "İki teknoparkın birbirleriyle ortak olması, aynı zamanda da Türkiye'de bir ilk. Biz, Türkiye'nin en önemli teknoparkı olarak öne çıkan ODTÜ Teknoparkı'nın deneyim ve tecrübelerini buraya taşıma fırsatı bulduk. Bir bakıma burada bir karar alırken, buradaki çalışmaları sürdürürken ODTÜ'nün birikimlerinden yararlandık" diye konuştu.
Mersin Teknoparkı tarafından geliştirilen 'Fikrinle Büyü Projesi'nin sadece Mersin'de değil, Türkiye genelinde yoğun ilgi gördüğünü hatırlatan Vali Aksoy, ilköğretim öğrencileri arasında yapılan yarışmanın önemli bir misyon üstlendiğini ve yarışmanın kapsamının geliştirilmesi noktasında çalışmaların sürdüğünü anlattı.

"MERSİN'DE DE DÜNYA EVİ MARKALAR OLUŞTURMAK İSTİYORUZ"
Mersin Teknoloji Geliştirme Bölgesi A.Ş. (Teknopark) Genel Müdürü Özgür Durmaz ise, Türkiye'de ve dünyada artık bilgi ve teknolojinin yanı sıra Ar-Ge çalışmaları sonucu üretilen ürünlerin katma değerinin çok yüksek olduğuna dikkat çekti. Ülkelerin gelişmişlik düzeylerinin Ar-Ge çalışmalarına ayırmış oldukları payla ölçüldüğünün altını çizen Özgür Durmaz, gelişmiş ülkelerde bu payın yüzde 2'nin üzerindeyken, gelişmekte olan ülkelerdeyse bunun yüzde 1'in altında olduğunu, Türkiye'de ise Gayri Safi Milli
Hasıla'da Ar-Ge'nin payınınsa binde 76 oranında olduğunu dile getirdi. Teknoparkların aynı zamanda da kentin tüm bileşenlerinin bir araya gelerek, ortak bir sinerji oluşturduğu kurumlar olarak da öne çıktığına işaret eden Durmaz, üniversite ve sanayinin burada bir araya gelerek, kente entegre olmasının da söz konusu kurum aracılığıyla sandığını vurguladı. Durmaz, "Dünyada 'silikon vadisi' ile başlayan ve İngiltere ve Almanya'da yayılan, 1990 yılların ardından tüm dünyada kabul gören teknoparklar, içinde
teknoloji üreten firmaların markalaşmasına ve bir dünya devi olmasına yardımcı olur. Bu noktada da biz, Mersin'de de dünya devi haline gelecek markalar oluşturmaya çalışıyoruz" dedi.
1987 yılından bu yana Türkiye genelinde 37 ayrı teknoloji geliştirme bölgesi ilan edildiğini hatırlatan Durmaz, bunlardan da sadece 21'inin bugün aktif halde olduğunu ifade etti. Yenilikçi teknoloji ve bilgi geliştirme alanında faaliyet gösteren firmaları bir araya getirmeye çalıştıklarını belirten Durmaz, üniversite-sanayi işbirliği doğrultusunda da bölgesel kalkınmada bir sinerji oluşturma çabası içinde olduklarını kaydetti.
Mersin Teknoparkı'nın, 'Dünya Teknoparklar Birliği (IASP) üyesi olduğunu hatırlatan Özgür Durmaz, bu noktada da 4-5 Kasım 2010 tarihleri arasında da IASP Toplantıları'na Türkiye'de ilk defa Mersin'in ev sahipliği yapacağı bilgisini de verdi. Üniversite ve sanayiye eşit mesafede olduklarını, iki bölgenin birbirleriyle işbirliği yapabilmesinin yanında bölgede istihdam oluşturabilmesi gayreti içinde olduklarını vurgulayan Durmaz, Mersin Teknoparkı hakkında da bilgiler verdi.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile