Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Ercan Demirci, mesleki eğitimi, eğitimin lokomotifi kılabilmek hususunda büyük bir azim içinde olduklarını söyledi.
Gebze ilçesinde bulunan Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Osman Hamdi Bey Toplantı Salonundaki 'Mesleki ve Teknik Eğitim Sektör İşbirliği Toplantısı'nda konuşan Demirci, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan aldıkları ilham, Başbakan Binali Yıldırım ve hükümetten aldıkları destek ve talimatla eğitimde ve mesleki eğitimde büyük bir seferberlik içerisinde olduklarını belirtti.
Son 2-3 yıldır bu kapsamda hazırlıklar yaptıklarını vurgulayan Demirci, 'Sizin kendi dost meclisinde keşke şu da olsaydı dediğiniz bütün şeyler biraz sonra size anlatılacak. Biz bunların hepsini istişareler sonucunda hayata geçirdik, bunları kanuni zırhla oluşturduk. Hamdolsun bundan sonraki süreçte mesleki eğitimi, eğitimin lokomotifi kılabilmek hususunda büyük bir azim içindeyiz. İddiamız şu, mesleki eğitim, eğitimin lokomotifi olmak zorunda. Biz çocuklarımızı yaşadığımız zamana göre değil, onların yaşayacakları zamana göre yetiştirmek hususunda bir cesareti oluşturabildiğimiz takdirde uluslararası arenada mücadele edebiliriz, çocuklarımız mücadele edebilirler.' ifadesini kullandı.
Demirci, mesleki eğitimin, eğitim departmanları içerisinde en maliyetli alan olduğuna işaret etti.
Mesleki eğitim okullarının, 2-3 sene sonra neredeyse baştan sona, atölyeleri ve laboratuvarları ile elden geçirilmesi gerektiğini aktaran Demirci, şöyle devam etti:
'Teknoloji çok hızlı bir şekilde akıyor. Hele bilişimse mevzu haddinden fazla hızlı akıyor. Böyle bir ortamda devletin bürokratik gerçekliği, hantallığı ve imkanları dikkate alındığında, biz sizlerle beraber bu süreci yürütmek zorundayız. Bu bir vatan sevdası işi, bu bir vatan borcu iş. Biz sizden şunu istirham ediyoruz, bizi, Milli Eğitim Bakanlığını, hassaten mesleki eğitimi bize bırakmayın çünkü biz sizi size bırakmayacağız. Mesleki eğitimi, dolayısıyla eğitimi birlikte ayağa kaldıracağız. Bu iradeyle yoldayız. Bu iradeyle çocuklarımızın geleceğine dair, vefalı, huzurlu, mutluluğunu bir anlamda birlikte oluşturmak durumundayız. Onlar bizim geleceğimiz.'
- 'Kocaeli, Türkiye'nin model bir büyük şehridir'
Kocaeli Valisi Hasan Basri Güzeloğlu da Türkiye'nin bu büyük yürüyüşünde en büyük zenginlik ve derinlik sunan illerinden birinin de Kocaeli olduğunu belirtti.
Kocaeli'nin 223 gümrük bölgesine ihracat yaptığını, Türkiye'nin ekonomisinde ihracatın yaklaşık yüzde 15'ini, ithalatın yaklaşık yüzde 22-23'ünü gerçekleştirdiğini vurgulayan Güzeloğlu, limanları, uluslararası ticaret bağlantıları, stratejik bütün sektörlerde üretim ve başat olan üretim alanları, 13 organize sanayi bölgesi, 2 üniversitesi, teknoparkları, Ar-Ge merkezleriyle bu büyük hedefin hem hazırlayıcısı hem sağlayıcısı hem de Türkiye'nin model bir büyük şehri olduğunu ifade etti.
Mesleki eğitimin, ekonomik kalkınmanın en önemli ve belirleyici konusu olduğuna dikkati çeken Güzeloğlu, şöyle konuştu:
'Kocaeli için iş gücü piyasası ve iş gücü talebi arasındaki kopukluğu, dağınıklığı ve uyumsuz olan boşlukları süratle kapatacaktır. Artık iş gücü piyasasının talepleri doğrultusunda eğitimi, yöntemi, iş birliğini ve süreci oluşturmamız gerekiyor. Bu noktada Kocaeli tıpkı bilgi ekonomisinin, bilgiye dayalı dönüşüm sürecinde Türkiye'nin öncüsü bir kent konumunda olduğu gibi mesleki eğitimde de Gebze bölgesi ve Kocaeli üzerinden başlayarak bu modellemenin Türkiye'de gelişmesine ve yaygınlaşmasına öncülük edecektir.'
Daha sonra Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürü Osman Nuri Gülay, yaptıkları çalışmaları sunum ile aktardı.
Toplantıya, Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu, sanayi ve ticaret odası başkanları, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve iş adamları da katıldı.
Mesleki Ve Teknik Eğitim Sektör İşbirliği Toplantısı
Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Demirci: 'Hamdolsun bundan sonraki süreçte mesleki eğitimi, eğitimin lokomotifi kılabilmek hususunda büyük bir azim içindeyiz. Mesleki eğitim, eğitimin lokomotifi olmak zorunda' 'Biz çocuklarımızı yaşadığımız zamana göre değil, onların yaşayacakları zamana göre yetiştirmek hususunda bir cesareti oluşturabildiğimiz takdirde uluslararası arenada mücadele edebiliriz, çocuklarımız mücadele edebilirler'