Başbakan Tayyip Erdoğan'ın Adıyaman mitinginde kendisi için, "Liderine ihanet eden, başka ihanetin mağduru olur" sözlerine tepki gösteren Kılıçdaroğlu, "İhanetin ne olduğunu bilmek istiyorsan git Erbakan'a sor" açıklamasında bulundu. Ali Babacan'ın Dubai'de attığı imzayla Türkiye'ye ihanet ettiğini savunan Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan'a seslenerek, "O senin bakanın değil mi? Sen de ülkeye ihanet ettin Recep Bey." dedi.
Kılıçdaroğlu, "Belki hafızası yeterli olmayabilir. Recep Bey'e Ordu meydanından hatırlatıyorum. Ali Babacan Dubai'de attığı imzayla Türkiye'ye ihanet etti mi etmedi mi? O senin bakanın değil mi? Sen ülkeye ihanet ettin Recep Bey. Korkmuyorsan ihanet belgesini açıkla Recep Bey. 1 milyar dolara ülke pazarlanır mı? Biz bu ülkeyi seviyoruz ama bu ülkeye ihanet edeni sevmiyoruz. Biz bu ülkeye ihanet edeni Yüce Divan'a çıkaracağız." diye konuştu.
"Ben Recep bey'e soruyorum" diyen Kılıçdaroğlu, "1 Ekim 2002 Amasya'da konuşuyordun. Daha sonra 20 Ekim 2002'de Mersin'de, daha sonra 25 Ekim 2002'de konuşuyordun. Dedin ki dokunulmazlıkları kaldıracağım. Sonra dokunulmazlıklar 1 sene gündemimizde yok dedin. Yalan söyledin. Niye kıvırıyorsun? Niye adam gibi durmuyorsun? Sen Kasımpaşa'nın K'sı bile olamazsın. Kasımpaşalılar yiğit adamlardır. Verdiği sözün arkasında durur. Sen bir de efelenerek geziyorsun. Recep Bey'de numara çok. Yine tarih veriyorum. 3 Mart 2004 Recep Bey diyor ki ben aldığım emekli aylığımla geçinemediğim için şirket kuruyorum diyor. Aldığı maaş Başbakanlık'la beraber 20 bine denk geliyor. Hadi 10 bin olsun. 10 bin TL'yle geçinemiyorsun. Recep Bey 10 bin TL'yle geçinemez, bizim emekliye 500-600 TL'yle geçin diyor. Recep Bey hanımını Katar şehrinin düğününe devletin uçağı ile gönderiyor. Eskiden Tayyip'ti düzgündü. Artık Recep Bey düzgün değil, eğri adam. Recep Bey doğruları söylemiyor artık." şeklinde konuştu.
Her mitingde yalancılıkla suçlandıklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Her mitingde bizi yalancılıkla suçladı. Ben de artık her çıktığım meydanda Recep Bey'in numaralarını anlatacam. Yer verem, tarih verecem, ve diyecem ki 'Recep Bey sen bunu söyledin mi söylemedin mi?' O da benim konuşmalarımı ortaya çıkarsın. Verdiğin sözde durmadın desin, ama biz adam gibi adamız! Verdiğimiz sözleri tutarız. Size söz veriyorum bize imkan verin iktidara gelelim, kalpazanların başbakanlığını bitireceğiz. Elinizde bir fırsat var, geliyor 12 Eylül. Hayır'ın rengi kahverengidir. Kahvenin kırk yıl hatırı vardır. Bunlara öyle bir kahve içirin ki kırk yıl unutmasınlar. Seçim sandığına da sahip çıkmaya, sandığa gitmeye söz veriyor musunuz? Her şeyimiz var. Toprağımız var, denizimiz var, tarlalarımız var, helvayı yapacak dürüst namuslu bir adama ihtiyacımız var. Onu da siz belirleyeceksiniz. Recep Bey'de helva yapıyordu. Doğru helvayı yaptı ama kendisi götürdü. Millet helvadan bir şey görmedi. Bakın havaalanı sözü kaç sefer verildi size. Recep Bey ne dedi köye havaalanı mı yapılır?"
Kılıçdaroğlu, Hayır'ın gerekçesini ise şöyle anlattı: "Bugün Berat Kandili. Hepimiz için önemli bir gün. Kul hakkı büyük bir günahtır. Anayasa değişikliğinde evet oyu verecek vatandaşlarıma sesleniyorum. Evet oyu verirseniz kul hakkı yiyenleri desteklemiş olacaksınız. Hayır derseniz inançlarınıza ve ahlakınıza da sahip çıkacaksınız."