MHP Grup Başkanvekili Vural Açıklaması

Vural, TBMM'de, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Turgay Olcayto ve beraberindeki yönetim kurulu üyelerini kabul etti.

Kabulde bir gazetecinin "TBMM Başkanvekilliği için Meral Akşener yerine Koray Aydın'ın isminin belirlenmesi, sayın Bahçeli'nin 'kimin ismi çok kullanılırsa onu silerim' değerlendirmesiyle ilgili mi?" sorusuna Vural, "TBMM Başkanvekilliği bundan önce nasıl belirlenmişse Koray Aydın da öyle belirlendi. Bundan önce sayın Akşener'i belirleyen makam partimiz olmuştur. Bununla ilgili bildirim Meclis Başkanı seçildikten sonra ortaya çıkacaktır. Böyle bir irade oluşmuştur. Bunda yadırganacak hiçbir durum yok" karşılığını verdi.

"MHP'li bir milletvekillerinin Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüştüğüne" ilişkin iddiaların anımsatılması üzerine Vural, bu konuda bilgisinin olmadığını söyledi.

Koalisyonla ilgili bir soru üzerine de Vural, "Çözüm Süreci, 17-25 aralık rüşvet ve yolsuzluk, parlamenter demokrasi... Bunlar bizim temel duruşlarımızdır. Mesele ilke meselesidir" diye konuştu.

MHP İstanbul Milletvekili Ekmeleddin İhsanoğlu'nun, Meclis Başkanlığı için üzerinde uzlaşma temin edilebilecek bir aday olacağını belirten Vural, Meclis Başkanı seçiminin koalisyonun rengini belli edip etmeyeceği sorusu üzerine ise şunları kaydetti:

"Bu konuda partiler arasında bir görüşme yok ama adaylık konusunda sayın Baykal'ın adaylığını o çerçevede sormanızda fayda olabilir. Sarayda başlayan sürecin bir devamı olarak bu sürecin nereye gideceğini bundan sonra göreceğiz. İlkelerimiz, tutumlarımız açık ve net şekilde ortaya konmuştur. Evet bizim kırmızı çizgilerimiz vardır. Bu kırmızı çizgilerimiz, kırmızı plaka uğruna terk edebileceğimiz çizgiler değildir. MHP'nin siyaseti koltuğa değil ilkelere ve ülkülere bağlıdır. MHP olarak bir siyasal tutum belirledik ve bunu açık, net ortaya koyduk. Bugünlerde AKP ve CHP arasında saraydan başlayan diyaloğun devam ettiği görülmektedir. Bu diyaloğun nereye varacağını, nasıl sonuçlanacağını beraber göreceğiz. MHP olarak ortaya koyduğumuz alternatifler içinde MHP'ye bir ana muhalefet görevi düşecektir."

-"Doğmayan çocuğa don biçilmez"

"AKP ve CHP'nin anlaştığını mı söylüyorsunuz?" sorusu üzerine Vural, AK Parti ve CHP arasında bir koalisyonun olmasını zaten ifade ettiklerini anımsattı.

Çözüm Süreci'nin gerçek sonucunun millet tarafından görülmesi gerektiğini belirten Vural, "AKP ve CHP ki HDP de destekleyeceğini söylemişti, bu yönüyle bakıldığında, bu konudaki bir görüşmelerin, ilişkilerin hangi safhaya geleceğini görmemiz gerekiyor. CHP'nin bu çerçevede kendisini HDP ile aynı eksende bütünleştirmiş olması, hangi sonuçları doğurur, onun cevabını diğer partilerin vermesi gerekiyor" ifadelerini kullandı.

Vural, Meclis Başkanlığı seçiminde 3 ve 4. turlarla ilgili soru üzerine "Doğmayan çocuğa don biçilmez" dedi.

"Siz sayın Baykal'ı sarayın adayı olarak mı görüyorsunuz?" sorusuna Vural, "Kendi partileri öyle değerlendirmişti kendi içinde. Sayın Kılıçdaroğlu'nun bilgisi dahilinde yapılan görüşmelerden, sonra adaylık sürecinden bahsettim. Yoksa Sayın Baykal'ın nasıl aday olduğu konusunu benim yorumlamam doğru değil. Adaylığı, demokratik yarış açısından son derece makuldür" karşılığını verdi.

Vural, "MHP ile anlaşıldı, bakanlıklar paylaşıldı" haberlerine ilişkin de "Bütün bunlar doğru değil. Bunlar kamuoyunu yönlendirme ve algı operasyonu" diye konuştu.

-"Herkes seçimden gerekli dersi çıkartmalıdır"

"Sarayda iftar masası tartışmasıyla" ilgili bir soru üzerine Vural, meselenin iftar masası değil Cumhurbaşkanlığının 1400 odalı bir yerde bulunmasının israf olup olmadığının sorgulanması gerektiğini kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Meclis Başkanı seçiminden sonra hükümet için görevlendirme yapmasının da teamüllere uygun olmadığını savunan Vural, "Meclis yemin etmiştir. Cumhurbaşkanı üstüne düşen görevi yapmalı ve Parlamenter demokrasiyi çalıştırmalıdır. Herkesin bu seçimlerden gerekli dersi çıkartması gerekmektedir" dedi.

- Görüşme

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Turgay Olcayto da görüşmede, meslek örgütlerinden ve çalışanlardan görüş alarak yeni meslek yasasının çıkarılması gerektiğini belirtti.

Türkiye'nin basın özgürlüğü notunun son derece düşük iddia eden Olcayto, "Batı normlarına göre, çağdaş demokrasilerde ne varsa bizde de o olsun istiyoruz" ifadesini kullandı.

Olcayto, "Medyanın Sorunları ve Çözüm Önerileri" raporunu Vural'a verdi.

Oktay Vural da medyanın politik pazarlama aracı olarak kullanıldığı, halkın bilgi edinme özgürlüğünün kısıtlandığı bir dönemin yaşandığını savundu. Bunun, Türk demokrasisinin meselesi olduğunu dile getiren Vural, "Vatandaşların özgür tercihlerinin oluşması için bilgi edinmeye yönelik baskı ve tehditlerin ortadan kaldırılması gerekiyor" diye konuştu.

Bağımsız, özgür bir medya oluşması meselesinin Meclis'te ele alması gerektiğini dile getiren Vural, bunun için girişimde bulunacaklarını bildirdi.