Ergenekon soruşturması sanıklarından Prof. Dr. Mehmet Haberal, hakkında verilen mahkeme kararını 'hukukun iadesi' olarak değerlendiren Durmuş, Başbakanın konuya ilişkin sözlerini eleştirdi.
MHP, referandum çalışmaları kapsamında Hacivat ve Karagöz üzerinden 'hayır' propagandası yapacak. Kırıkkale'de yapılacak kampanyanın sunumu Ankara Abdi İpekçi Parkı'nda yapıldı. Sunumda Hacivat ile Karagöz, sergiledikleri oyunda referandumu değerlendirip 'hayır' kullanılmasını istedi.
Törene katılan MHP Kırıkkale Milletvekili Osman Durmuş, Ramazan gecelerinde yapacakları Hacivat-Karagöz oyunlarıyla umutsuzluk ve karamsarlık ortamını kaldıracaklarını söyledi. Toplumda kamu düzeni ve hukuk düzeninin siyasi ve ideolojik bir yol ayrımına girdiğini ileri süren Durmuş, açıklamasında zaman zaman Kur'andan ayetler okudu. Durmuş'un CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun söylemlerini kullanması ise dikkat çekti.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın TÜSİAD'a yönelik sözlerini eleştiren Durmuş, Konfüçyüs'ün "Büyük insanlar kendilerine, küçük insanlar ise başkalarına sıkıntı çektirir" sözünü hatırlatarak, "Hangi liderden dolayı kaç kişi hapiste çile dolduruyor? Çeteleyi basınımız tutsun isterim." dedi.
Başbakanın Saldıray Berk hakkında yaptığı suç duyurusunu eleştiren Durmuş, namuslu psikiyatrların tıbbi kanaat raporu vermelerini ve ilim haysiyetine sahip kişilerin işler daha sarpa sarmadan bir tedavi yolunu aramalarını istedi. Başbakanın Erzincan savcısı, Anayasa Mahkemesi ve Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu üyeleri ile ilgili fısıltı ile Erzincan, Tunceli, Sivas üçgenindeki hakimlerin değiştirileceğinin propagandasını yaptığını iddia eden Durmuş, "Dr. Haberal'ın hukukunu iade eden mahkeme kararları ile ilgili Başbakanın söyledikleri göz önüne alındığında mallarımız, canlarımız ve ırzlarımızın toplumun sorumluluğu ve hukukun güvencesi altında olduğunu söyleyebilir miyiz? Asker kişilerin ve bizzat hukukçuların böylesi bir güvenliği kaldı mı?" diye sordu.
Açılımın mayın ve Tigem'de Ahmet Türk'le pazarlık olduğunu savunan Durmuş, yandaş cüce divanın oluşturulup hesap vermekten kurtulmak istendiğini ileri sürdü. Tüm 12 Eylül'lere hayır denilmesini isteyen Durmuş, 1980 darbesiyle hesaplaşılacağının ise yalan olduğunu savundu. 13 Eylül günü 30 yıllık zaman aşımı dolduğundan hiç kimsenin yargılanmayacağını ileri süren Durmuş, 28 Şubatçılar ile 27 Nisan e-muhtıra için zaman aşımı dolmadığını söyledi. Durmuş, yeni Anayasayı uzlaşı içinde kendilerinin yapacağını savundu.