Mhp‘Li Toskay: Yargının Tarafsız, Adaletli Ve Hızlı Davranmasını İstiyoruz

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı Tunca Toskay, demokrasiye darbe ve dışarıdan müdahaleyi reddettiklerini söyledi. Toskay, "Böyle düşünenlerle ilgili somut kanıtlar da varsa, yargılanmasından yanayız. Ancak yargının tarafsız, adaletli ve hızla davranmasını istiyoruz. Gözaltına alınmalar tutuklanmaya dönüşmemeli.” dedi. MHP Genel Başkan Yardımcısı Tunca Toskay, seçim çalışmaları kapsamında geldiği Adapazarı‘nda Sakarya Gazeteciler Cemiyeti (SGC)‘ni ziyaret etti. Cemiyet Başkanı Sezai Matur ve yönetim kurulu üyeleri ile görüşen Toskay, muhalefet partilerinin medyayla ilgili çeşitli sıkıntılar çektiğini dile getirdi. Türk demokrasisi açısından yerel ve bölgesel medyanın büyük önem kazandığını anlatan Toskay, şunları kaydetti: "Yıllardan beri savunduğum bir tezim var. Gerçekten bugün Türk demokrasisi biraz sağlıklı olabiliyorsa veya muhalefet biraz nefes alıp sesini bir yerlere duyurma şansına sahip ise bölgesel ve yerel medyanın burada önemli bir rolü var. Yaygın medyanın şu anda içinde bulunduğu şartları hepimiz biliyoruz. Bu demokrasiyi sağlıklı çalıştıracaksak bugünkü şartlarında en azından bu medyanın devamını sağlamamız gerekir." Gazetecilerin gözaltına alınmalarıyla ilgili açıklamada bulunan Toskay, basının demokrasinin vazgeçilmez unsuru ve kalesi olduğunu kaydetti. MHP olarak demokrasiye darbe ve dışarıdan müdahaleyi reddettiklerini dile getiren Toskay, "MHP olarak prensip itibarıyla bir bakış açımız var. Darbeyle, dışarıdan müdahaleyi prensip itibarıyla şiddetle reddediyoruz. Eğer böyle yapanlar varsa, bu da somut kanıtlarla ispatlanabiliyorsa, yargıda bunun cezalandırılması son derece normaldir. Yargının tarafsız ve adaletli olmasını, hızlı karar vermesini istiyoruz. Gözaltına almalar, tutuklamalar başlı başına bir cezaya dönüşmemeli. Bundan kaygımız var." diye konuştu. Bu tür davranışlardan kaygı duyduklarını anlatan Toskay, sözlerine şöyle devam etti: “Kim muhalif ses çıkartıyorsa Silivri‘ye götürülüp kapatılıyor kanaati toplumda yaygınlaştı. Bu demokrasi açısından kabul edilemez. Demokrasi ile bağdaşan bir olay değil. Bu sistemli olarak yapılıyorsa, toplumun sesi bir süre çıkmaz. Ama bu sessizliği sorunların bittiği, toplumun sindirildiği manasına gelmez. Burası Arap ülkesi değil, demokrasiyi yeni tanıyan bir ülke değil. 60 yıllık bir demokrasi tecrübesi var. Türk toplumunu kimse korku imparatorluğu ile sindiremez. İktidar bu gerçeği kafasına yerleştirmelidir. Bu sessizlik bir süre sonra tepki olarak geri döner. İş kontrolden çıkar. Biz bunu istemiyoruz." SGC Başkanı Sezai Matur ise son günlerde muhalif basına yönelik gözaltı ve tutuklamaların muhalif sesleri susturmaya yönelik olduğunu düşündüklerini söyledi. Yaygın medyanın iktidarın gücü altında ezildiğini ileri süren Matur, "İktidar, karşısında bir tepki görmedikçe muhalif basına yönelik saldırılarını artıracaktır diye düşünüyoruz. Bu noktada muhalefet partilerinin de gazetecilere yönelik gözaltı ve tutuklamalar karşısında biraz daha direnç göstermeniz gerektiğini düşünüyoruz.‘‘ ifadesini kullandı.