Milletvekili Adayı İnce'den Yerel Gazeteye Ziyaret

Milletvekili Adayı İnce'den Yerel Gazeteye Ziyaret

Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Van Milletvekili Adayı Vahdettin İnce, seçim çalışmalarına ara vermeden devam ediyor.

Erciş ilçesinde yerel gazeteleri ziyaret eden Milletvekili Adayı İnce, çarpıcı açıklamalarda bulundu. 4 yıl önce yaşanan depremin Erciş’i adeta yıkıp geçtiğini belirten İnce, AK Parti hükümetinin depremin yaralarını sarmak için büyük gayret içerisinde olduğunu ve olmaya da devam ettiğini anlatarak, “Meydana gelen o depremde Erciş adeta yaralandı. Yani Erciş’in 4 senede bugün ki gözlemlerime dayalı olarak söylüyorum, yaralarını sarmaya başlamasını büyük bir mutlulukla seyrediyorum. İnşallah diğer eksiklerde giderilecektir. Bugün Salih Kent Mahallesi’ndeki camide depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımızın ruhuna okutulan mevlide katıldık. Duygulu anlar yaşadık. Gerçekten Ercişliler vefalı, kadirşinas insanlardırlar. Birbirlerini unutmamışlar. Depremin yaralarını sarma telaşına girmişken, bu kaybedilen canları unutmadıklarını gösterdiler. Biz de buna şahit olduk. Bir Ercişli olarak büyük bir mutluluk duydum bu fedakârlıklarına. Bölgemiz, ülkemiz deprem kuşağında. Bir kaç yılda ülkemizin çeşitli bölgelerinde böyle depremler meydana geliyor ve bu depremler sayesinde bir millet olduğumuzu hatırlıyoruz. Gerçekten o gün bütün Türkiye Van olmuştu, Erciş olmuştu. Van’la Erciş’le yatıp kalkıyordu. Tıpkı daha önce ki Bolu ve Düzce depremlerinde olduğu gibi. Bizi acılar kardeşleştiriyor. Ama Erciş, tabi sosyal depremde yaşadı. Son seçimlerdeki bir alt üst oluştan dolayı Erciş’te bir boğukluk, bir kırgınlıkta gözlemledim. Depremin yıl dönümünde belki siyasete girmek, siyaset konuşmak çok doğru olmaz ama yine de nasıl ki Erciş o tabi depremi atlattıysa, bu sosyal depremi de atlatacaktır. Erciş kendisine layık olan hem ekonomik, hem sosyal, hem siyasal kimliğine kavuşacaktır. Erciş kimlik sahibi bir şehirdir. Yani Türkiye’ de çok şehir var. 81 vilayet var, binlerce ilçe var, köy var, ama kimlik sahibi şehirler çok azdır. Bir Diyarbakır, bir İstanbul, bir Konya bunlar kimlik sahibi şehirlerdirler ve Erciş’te bunlardan biridir. Çünkü Erciş kültürlerin, medeniyetlerin buluşma noktası olmuştur. Tarih boyunca bu kimliğini hep korumuştur. Benim çocukluğumda Erciş’i gözümün önüne getirdiğimde bir kimlik şehri olduğunu görüyorum, hatırlıyorum. Her bakımdan bir Ercişlilik tarzı var, bir Erciş şivesi var, yani Türkçenin bir Ercişcesi var. Bu sadece Türkçe için değil, Kürtçenin de bir Ercişcesi var. Yani Erciş’in kimliği kendini dile, kültüre, sosyal hayata yansıtıyor. Biz bu kimliğin korunması ve daha ileri götürülmesi, daha kalıcı hale getirilmesi, Türkiye de tanınır hale gelmesi için uğraşmanın gerekli olduğuna inanıyoruz” dedi.

Erciş’in deprem sonrasında birçok sorunları da olduğunu ifade eden Milletvekili Adayı İnce, “Kentsel dönüşümle ilgili sorunları vardır, hayvancılıkla ilgili sorunları vardır. Bugün kamu dairelerini, hükümet konağını da gezdik. Eksikleri dinleme fırsatı bulduk. Biz de bunları ciddiyetle not aldık, takipçisi olacağız. Erciş’e bu sefer hükümetimiz büyük bir önem atfetmiştir. En önemlisi 1. sıra milletvekili adayımız Sayın Prof. Dr. Beşir Atalay büyük devlet adamıdır. AK Parti’nin beyin adamlarında biridir. Yani bu Erciş’e, Van’a verilen önemin de aslında bir göstergesidir. Ben de, Ercişliyim. Erciş’te yaşamak önemlidir. Ama Erciş’i yaşamak daha önemlidir. İstanbul’da, medyada, basın kuruluşlarında hep Erciş’i temsil ettim. Bir kitap yazdım, bu kitabın ismi ‘Kürt insan’ ama Erciş’i merkeze alan bir kitap. Orada Erciş’teki sosyal hayatı, insanların ilişkilerini, aşiretleri, lehçeleri, Türkçeleri bütün bunları derleyip toparladığım bir kitaptır. Buna önem veriyoruz. Bu vesileyle bir şeyi de hatırlatmak istiyorum. Sosyal depremin sadece Erciş’le ilgili olmadığını, bölgemizin tümüyle ilgili olduğunu anlatan bir örnek vermek istiyorum. Bugün malumunuz bir mevlide katıldık. Mevlit kavramı sadece Türkler de ve Kürtler de var. Sadece Türkçe Mevlit vardır, sadece Kürtçe Mevlit vardır. Bölgedeki diğer Müslüman milletlerin hiç birinde böyle bir gelenek yoktur. Mesela Arapça bir mevlit yoktur, Farsça bir mevlit yoktur. Evet, Peygamberimizi öven şiirler bu dediğim dillerden de yazılmıştır, çok güzel şaheserler ortaya koymuştur. Ama mevlit kavramı Türklere ve Kürtlere aittir. Bir Süleyman Çelebi’nin mevlidi var, bir de Meleye Betaya’nin mevlidi vardır” şeklinde konuştu.

Diyarbakır’da billboardlara asılan afişe de tepki gösteren İnce, “Geçenlerde Diyarbakır’da billboardlarda belediyenin de katkısıyla daha önce Belçika’da Peygamber Efendimize hakaret etmek, haşa aşağılamak, O’nu nefsine düşkün bir insan gibi göstermek için çizilen karikatür, çocuk gelinler bahanesiyle kullanılarak Diyarbakır billboardlarında asıldı. Bu tabi dehşet verici bir şey. İnsanın yüreğine oturan bir şeydir. Dünyada o karikatürler çizilirken, Diyarbakır’da milyonlarca insan sokaklara döküldü ve milyonlarca insan bu olayı lanetledi. Ortadoğu’da en büyük tepkiyi Diyarbakır gösterdi. Fakat o sosyal depremin etkisiyle bir partinin yerelde iktidara gelmesiyle Peygamber’e hakaret billboardlara asılabildi. Bu bir Müslüman’ın, bir Kürdün, bir Türkün kabul edebileceği bir şey değildir. Bunu tabi şiddetle kınıyorum. Müslüman bir memlekette bu pervasızlık, bu küstahlık, deyim yerindeyse çok elem vericidir” dedi.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile