Milletvekili Ensarioğlu'ndan Çarpıcı Açıklamalar

Silvan ilçesine giderek AK Parti İlçe Başkanlığı'nı ziyaret eden AK Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu; araç yakmak, adam kaçırmak, ilçe başkanlarını kaçırmak ve istifaya zorlamanın bir siyaset tarzı olmadığını belirterek, bunu siyaset tarzı görenlerin kendilerine demokrat dememeleri gerektiğini kaydetti.

Ensarioğlu, "Bugün Silvan ilçe teşkilatımızı ziyaret için buradayız. Aynı zamanda ilçe başkanımızın geçen gün ikinci kez şantiyesine baskın yapılıp, araçları yakılıyor. Kendisine geçmiş olsun dileklerinde bulunmak için buradayız. Yaz ayı boyunca 3 ay meclis kapalıdır. Bizler de buralardayız. İlçelerde köyler ve Diyarbakır'da sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte kentin sorunlarını çözmek için çalışacağız. Araç yakmak, adam kaçırmak, ilçe başkanlarını kaçırmak, istifaya zorlamak, bu bir siyaset tarzı değil, bunu siyaset tarzı görenler ve içine sinenler kendilerine demokrat demesinler. Demokrasi lafını da ağızlarına almasınlar. Eğer birileri bu şiddeti uyguluyor ve legal siyasetin içinde bulunanlar da bunlara bir şey demiyor ve bunu hazmedebiliyorsa diyecek bir şey yok. Bu bir çözüm paniğidir. Silvan'a yapılan Silvan Barajı, yollar bir taraftan demokratikleşme çabaları, Kürt sorununu çözümüne dair demokratik haklar çerçevesinde AK Parti'nin yaptıkları her halde birilerini rahatsız ediyor. Bu sorunun çözüleceğinden mi korkuyorlar? Ben legal zeminde bütün siyasi partilerin özgürce kendilerini ifade etmelerinin ve legal zeminde vatandaşın hiç bir baskı altında kalmadan, kendisini hiç bir baskı altında görmeden istediği düşünceye, partiden yana olma ve oy vermelerinin gerektiği kanatindeyim. Dünün mazlumları, bugünün zalimleri olduysa bu da düşünülmesi gerek bir şeydir. Dün bu anlayışa karşı her türlü zulmü uygulayan devlet anlayışı vardı. Yani bu partiye oy veren halkı tehdit eden, bu partide siyaset yapanları kaçıran veya zulüm eden bir devlet anlayışını AK Parti değiştirdi, dönüştürdü, demokratikleştirdi, özgür siyasetin önünü açtı. Dün buna maruz kalanlar, bugün AK Parti'ye, yani bölgeye hizmet eden, demokratikleşme adına çaba sarf eden iktidar partiye karşı bu yöntemleri kullanmaları çok manidardır. Halkın takdirine bırakıyorum. Biz de Her Şeye Rağmen bu memlekete ve insanımıza hizmette ve Türkiye'nin demokratikleşmesi, Kürt sorunun çözümüne dair yapılması gerekenleri yapmaktan geri kalmayacağız. Bu siyasetimizi sürdüreceğiz. Kürt sorunun çözümüne dair hiç kimseyi muhatap almadan da çözebilirsiniz. Doğru olan BDP'nin de bu işin içinde olması, bütün Kürt'lerin de bu işin içerisinde olmasıdır. Kürtlerin tek temsilcisi ne BDP'dir nede PKK'dır. Kürtlerin talepleri, demokratik standartları bellidir. Bu hiç kimseyi muhatap almadan da çözülebilir. Bu anlamda çok ciddi şeyler yapıldı ve yapılacak. Ama bütün bunlara rağmen şiddet durmuyorsa, kan akmaya devam ediyorsa tabİi ki şiddetin muhatabı PKK'nın kendisidir. Geçmişte Oslo sürecini cesaretle sürdüren bizim parti oldu. Oslo sürecinde devletin farklı birimleri bu kanın durması için ellerinden gelen tüm gayreti sarf ettiler. Ama Her Şeye Rağmen bunu sabote eden PKK'nın kendisi oldu. Yani Oslo sürecini ve Öcalan'ın muhataplığını boşa çıkaran da PKK'nın kendisidir. Siz bu PKK'yı görmezden gelir ve onlara çözüm sunmazsanız, PKK şiddet üretmeye devam edecek, bu işi bozmaya da devam edecek. Kürt sorunun bir sonucudur PKK. Sorunun sonucuysa sebep ve sonuçlarıyla ele alınıp, çözmek zorundasınız. PKK ile kabul edilir bir çözüm sunmak en doğrusudur. Buna rağmen PKK silah bırakmazsa, silahla bu işe devam ederse marjinalleşir, biter. Toplumsal tabandan desteği koparsa yok olmaya mahkumdur. En azında onlara da bir şekilde çözüm sunmak zorundadır devlet. Tabii ki doğru olan Sayın Başbakanın dediği gibi BDP'nin kendisidir, muhatap, legal siyaseti tercih edenlerle bu işi çözmek en doğrusudur. Ama birilerinin de, dün Öcalan'ı boşa çıkaranların samimi bir şekilde birilerini yetkilendirmesi lazım" diye konuştu.

Siyasetçi olarak çözüm üretmek zorunda olduklarını belirten Ensarioğlu, Leyla Zana'nın çıkışının da çözüm üretmek adına atılan bir adım olduğunu söyledi.

Ensarioğlu, "Çözüm üretmek zorundayız. Leyla Zana çıkışı böyle bir şey adınaydı. Çünkü o taraftan çözümsüzlük siyaseti güdüyorlardı ve AK Parti karşıtı üzerinden bir siyaset geliştirmeye çalışıyorlardı. Böyle bir çözüm olmaz. Leyla Zanan'ın çıkışı diyalog kapısını açmıştır. Çözecek olan da AK Parti'dir başka çözüm yeri yok" dedi.