Milletvekili Kayıtlarında Ana Gündem ‘Yemin Krizi‘

BDP‘nin desteklediği bağımsız milletvekillerinin yemin törenine katılmayacaklarını açıklamaları ve CHP‘de de bu yönde bir eğilimin yoğunlaştığına ilişkin haberler, kayıt yaptırmaya gelen milletvekillerinin de gündemindeydi. CHP‘nin yemin törenine katılıp katılmayacağına ilişkin sorularını cevaplandıran CHP Mersin Milletvekili İsa Gök, Türkiye‘de demokratik, laik, çağdaş parlamenter bir demokrasi olduğunu düşünmenin bir yanılgı olduğunu söyledi. Gök, "Türkiye‘de hukuk devleti olduğunu düşünmek Türkiye‘yi

tanımamazlıktır, Fransız kalmaktır. Türkiye‘de YSK‘sından, yargıya kadar tümüyle hükümetin baskısı, hükümetin talimatlarıyla yürüyen bir devlet sistemi meydana gelmiştir. Şu anda mecliste kimlerin vekil olup olmayacağına karar veren mercii AKP‘dir. Bu kadar nettir. Bütün kayıtlar ortadayken, hele ki devlette internet ortamında herkesin kayıtları varken, ‘yok bunu öğrendik, bunu şimdi öğrendik, bu girer, giremez‘ denemez" diye konuştu.

Devlet Bakanı Hayati Yazıcı‘nın 11 Nisan tarihinde bir gazetede ‘O davadan tutuklular meclise gelemezler‘ dediğini belirten Gök, "O zaman hükümet kanadının bir bildiği var demektir. Hükümet kanadı demek ki kimlerin meclise girip girmeyeceğine, millet iradesine bakarak değil; siyaseten Başbakanın talimatıyla belirliyor demektir. Bu da bu ülkede, şu gireceğimiz kayıt yaptırdığımız meclisin, aslında yetkisinin, etkisinin, parlamenter demokrasinin kalmadığının göstergesidir. Bu gerçekler ışında naçizane

kanaatim olarak söylüyorum; CHP sessiz kalamaz, eylemsiz duramaz, bu olayı sindiremez" diye konuştu.

Yemin törenine katılıp katılmama konusunda CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu‘nun yarın saat 14.30‘da basın toplantısı düzenleyeceğini bildiren Gök, kendisinin de partisinin kararına uyacağını söyledi. Gök, "Partinin kararı bekleninceye kadar, benim görüşüm; bu demokrasi dışılığa, bu hukuk dışılığa, bu baskı, faşist yapılanmaya, sert, net, en etkin şekilde tavır koyma zorunluluğumuz vardır. Aksi halde AKP zaten adım adım bunu herkese sindirtiyor, kabul ettiriyor" dedi.

CHP‘nin yemin törenine katılmamasının, partinin tarihi misyonu açısından nasıl yorumlanması gerekitğine ilişkin bir soru üzerine Gök, şunları kaydetti:

"Bu meclis tarihinde de ilk kez bir parti faşist eğilimlerini zorla ülkeye dikte ettirmekte, hakimleri sürmekte, yüksek yargıyı alaşağı etmekte, seçim sistemini kendine göre düzenlemekte ve seçilen insanları meclise sokmamaktadır. Meclis tarihinde ilk kez AKP böylesi olayların failiyken elbette mecliste grubu olsun veya olmasın tüm vekil ve partilerin de bu ilk kez olan diktatöryal, faşizan sisteme karşı en doğal hakkıdır direnme ve tavır koyma. Önemli olan bu sonuca neden gelindiği değil, bu sonucun

nedeni nedir?"

"GÖNLÜMÜZ BURUK OLACAK"

Bir kolu ve bacağını tren kazasında kaybeden CHP İstanbul Milletvekili

Şafak Pavey de, engellilerin her zaman sesi olacağını belirterek, kadın haklar, çocuk hakları, faili meçhuller, ifade özgürlüğü ve engelli haklarına kadar uzanan geniş bir yelpazedeki insan hakları kapsamında ayrımcılıkla savaşacaklarını söyledi. CHP‘nin yemin belirsizliğiyle ilgili bir soruya ise Pavey, "Gönül isterdi ki bütün seçilen arkadaşlarımızla girebilelim; ben böle bir meclis, böyle bir yemin töreni görmek isterdim. O yüzden gönlümüz buruk olacak. CHP olarak da bu akşam genel başkanımızla bir

karara varılacak ve karar açıklanacaktır. Partimizin kararı uygulanacaktır. Ben ne olursa olsun çözümleri mecliste gerçekleşeceğini düşünüyorum ve yasal çerçevelere sıkışmadan ve seçmenin iradesinin daha güçlü gösterilebileceği düzenlemeleri tekrar yapmak için mecliste çok uğraşmamız gerektiğini, bir daha böyle bir durumla karşılaşmamak için de çok önemli buluyorum" diye konuştu.

Daha önce meclise gelip gelmediğine ilişkin bir soru üzerine Pavey, kayıt yaptıran milletvekillerine sunulan karanfil çiçeğini göstererek, "Birkaç öğle yemeğim olmuştu. Ama hiç böyle gelmemiştim. Karanfilim hiç olmamıştı" yanıtını verdi.

"MİLLİ İRADE TABLOSU, AKP‘NİN YENİDEN DİZAYN ETTİĞİ YARGI ELİYLE YENİDEN YAPILANDIRILMAYA ÇALIŞILIYOR"

CHP Denizli Milletvekili, Ergenekon Davası‘nın tutuksuz sanıklarından Erzincan Eski Başsavcısı İlhan Cihaner ise, yemin törenine katılmak konusunda hukuki süreci sonuna kadar saygıyla bekleyeceklerini söyledi. Gelişecek duruma göre bir tepki oluşacağını ifade eden Cihaner, şöyle konuştu:

"Çünkü yaşadığımız durum, görmezden gelinecek bir durum değil. Yani milli iradenin oluştuğu bir tablo var. Ancak bu tablo özel yetkili mahkemeler ya da AKP‘nin yeniden dizayn ettiği yargı eliyle yeniden yapılandırılmaya çalışılıyor. Birkaç oyun bile değerli olduğu anlaşılan meclis aritmetiği söz konusuyken 9 tane milletvekilinin çok da hukuki olmayan gerekçelerle meclise katılamaması tablosu var. Bu kabul edilebilir değil. Bunu sadece tahliye olayı olarak ele almayın. Büyük tabloya baktığımız zaman

referandum sonrası HSYK‘nın yaptığı atamalar, bu kararları veren mahkemelerde tercihini tahliyeden yana kullanan, karşı oy kullanan hakimlerin nasıl bir kıyıma uğratıldığı, Başbakanın ve siyasi iktidarın mensubu vekillerin bu konuda yargıyı etki altına alacak açıklamaları birlikte değerlendirildiğinde, bunun sorumlusunun siyasi iktidar olduğu açıktır. Bu tepkisiz kalınacak bir durum değildir. Biz özgürlük istiyoruz, demokrasi istiyoruz, hem de herkes için istiyoruz."

ÖZTÜRK, TÜM VEKİLLERİ BOYKOTA ÇAĞIRDI

CHP Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk de, yemin törenine katılmayacağına yönelik açıklamasının hatırlatılması üzerine, milli iradeye yönelik bir saldırı olduğunu ve ‘bugüne kadar millet iradesi çığırtkanlığı yapanların‘ millet iradesine saygı duyması gerektiğini belirtti. Öztürk, "Parti farkı gözetmeksizin, 550 milletvekilinin milli iradeye saygının gereği olarak demokratik tepkisini ortaya koyması gerekir. O yüzden ben hem KCK davasında hem de Ergenekon davasında haksız yere salıverilmeyen

milletvekillerinin TBMM‘ye gelmesi için her türlü etkin, demokratik tepkinin ortaya konması çağrısında bulundum. Özellikle de CHP‘nin demokrasi ve özgürlükler kapsamında milli iradenin gereğinin yerine gelmesi bakımından yemin törenine katılmaması gerektiğini söyledim. Ama katılma kararı verilirse, grup kararına uyar ve yemin törenine katılırım" diye konuştu.

CHP‘de kurultay için imza vermediğini de belirten Öztürk, "Ancak herkes demokratik hakkını kullanma hakkına sahiptir. Kimse bu hakkını kullandıkları için ayıplanmamalı, kınanmamalıdır" dedi.