Mısır’da Öldürülen Sivil Halk İçin Gıyabı Cenaze Namazı Kılınacak

Mısır’da Öldürülen Sivil Halk İçin Gıyabı Cenaze Namazı Kılınacak

Adıyaman İnsani Yardım Derneği (YADER) Başkanı ve İHH Gönüllüsü Abdurrahman Gürbüzcan, Mısır’da yaşayan katliamdan dolayı Cuma namazından sonra Adıyaman’da Demokrasi Parkı’nda gıyabi cenaze namazı kılınacağını söyleyerek, tüm halkın aileleriyle birlikte cenaze namazında bulunmasını istediğini söyledi.

Yaşanan katliamın sorumluların yargı önünde hesap vermesi gerektiğini ifade eden Adıyaman İnsani Yardım Derneği (YADER) Başkanı ve İHH Gönüllüsü Abdurrahman Gürbüzcan, tüm dünyada olduğu gibi Adıyaman’da ölen şehitler için gıyabi namazı kılınacağını belirterek, tüm vatandaşları Ulu Camii Önünde yapılacak olacak yürüyüşle birlikte, Demokrasi Parkı’nda kılınacak olan gıyabi cenaze namazına davet etti.

“Bu katliama kerhen katılmak da geçerli mazeret değildir” diyen Gürbüzcan, şöyle konuştu:
“İslam dünyasının parçalanmasını öngören 1916 tarihli Sykes-Picot anlaşmasını kabul etmeyen alimlere kimse “Mısır’dan size ne? Mısır’ı kendi halkına bırakın” denemez. Aşağıda isimleri yazılı İslam Alimleri kuruluşları ve İslam Dünyası’nın ilim ve fikir adamları, Mısır’daki silahlı kuvvetlerin Rabia Adeviyye, Nahda ve diğer meydanlarda silahsız barışçı eylemcilere karşı işlediği katliamı şiddetli bir öfke içinde takip etmektedirler. Maalesef bu katliamda şu ana kadar aralarında çok sayıda alim de bulunan binlerce kişi şehit düştü veya yaralandı. Bizler Mısır’daki seçimle gelmiş meşru iktidara karşı yapılan, başkanı görevden uzaklaştıran, meşru anayasayı iptal eden darbeyi barışçı bir şekilde protesto eden masum insanların kanlarının dökülmesini şiddetle kınayıp reddediyoruz ve bunun bir suç olduğunu ilan, aşağıdaki hususları dünya kamuoyuna deklare ediyoruz. Mısır güvenlik güçlerine hatırlatıyoruz: Mısır halkına, evlatlarına, kendi kardeşlerine, Mısır meydanlarında oturma eylemi yapan hür hanımlara karşı kurşun atmak haramdır. Bu, en büyük günahlardandır ve insanı cehenneme yuvarlayan büyük suçlardandır. Hangi gerekçeyle olursa olsun, kimden gelirse gelsin, göstericilere ve oturma eylemi yapanlara ateş açma emrine uymak da haramdır. Yaradan’a isyan olan yerde, yaratılmış kula itaat edilmez. Bu katliama kerhen katılmak da geçerli mazeret değildir. Çünkü ikrah yani zorlama gerekçesi ile başkasını öldürmek caiz olmaz. Ateş açmadığı takdirde kendisi ölecek olsa bile, başkasını öldürmek hiçbir durumda kimse helal olmaz. Zira kimsenin canı başkasının canından daha çok korunmaya layık değildir. Zulmü ve diktayı reddeden ve günlerce meydanlarda nöbet tutan Mısır halkını selamlıyoruz ve aziz Mısır’ın bütün evlatlarına diyoruz ki: Meydanlara ve alanlara inmeniz şer’i görevinizdir. Böylece siz oralarda zulme ve diktatörlüğe karşı çıkıp nöbet tutan eylemcilere destek vermiş olacaksınız. Darbeciler sizi şiddete ve bütün Mısır’ı tehlikeye sokacak bir döneme çekmek isteseler de eylemin barışçıl özelliğini korumaya dikkat edin. Yoksa özgürlüğünüz ve şerefiniz tehlikededir. Mısır’daki darbeci rejimin işlediği suç, Suriye’deki Esed rejiminin suçuna benziyor. Bütün ümmet bilsin ki bu suçlular gurubu aynı yapıdadır. Bunlar o halklara ait değillerdir, o halkları temsil etmiyorlar. Kendi halklarına karşı işledikleri bu suçlar sırasında o kadar korkak ve adi duruma düşüyorlar ki suçlu siyonizmle ortaklaşa çalışmaktan çekinmiyorlar. Bu rejimler kendi halklarına karşı aslan kesilir, siyonistler karşısında kuzu gibi uslu dururlar. İşte bu yüzden onları ve onlara itaati hangi gerekçe ve iddia altında olursa olsun reddetmek gerekir. Mısır ve Mısır halkını sonu hiç iyi olmayan bir yola kaymaktan korumak maksadıyla İslam Dünyası’nın idarecilerini bu korkunç katliamı durdurmak ve daha fazla kan akıtılmasını önlemek için derhal harekete geçmeye çağırıyoruz. Bu noktada Türk Hükümeti’nin akan kanın derhal durdurulması için Arap Birliğine ve uluslararası topluma yaptığı çağrıyı, Mısır topraklarındaki katliamı reddeden Katar’ın tavrını çok önemli buluyoruz. Bütün İslam Milletleri, katliamın durdurulması için bütün güçleriyle bu yönde bir araya gelmelidir. Mısır’daki bu kanlı olayları finans ve başka şekilde destekleyen, darbeci suçlulara arka çıkan yöneticileri de bu batıl ve yanlıştan dönmeye, Mısır halkına zarar vermekten kaçınmaya çağırıyoruz. Mısır’da alevlendirdikleri bu ateşin ilk defa onları yakabileceğini belirtiyoruz. İslam ümmetinin alimlerini bu konuda net bir tavır takınmaya çağırıyoruz. Silahsız masumları hedef almanın haram olduğunu gösteren, hakka ve haklıya yardım eden, batılı ve onun icraatlarını reddeden bir tavır sergilemeleri gerekmektedir.

Tüm aileler bütün ferleriyle bu etkinliğe katılmalılar. Bu noktada Şeyhul Ezher’in tavrını tekrar kınıyoruz. Kendisini açık şer’i hükme dönmeye, zulme uğramış Mısır halkı tarafını tutmaya, katliamcı suçluların fiillerinden dolayı pişmanlık duyduğunu ilan etmeye çağırıyoruz. Yoksa Ezher alimleri onun tavrından ve zalimler tarafını tutmasından beri ve uzak olduklarını beyan etmelidirler. Genelde İslam Dünyası’ndaki kurumları, özelde Mısır’daki kuruluşları, başta partiler, teşkilatlar ve çeşitli grupları, Mısır halkının beklentileriyle uyumlu olan şerefli bir tavır takınmaya ve darbeyi reddeden, meşruiyeti destekleyen, öldürmeyi, suç işlemeyi, siyasi tutuklamayı kabul etmeyen bir cephe kurmaya çağırıyoruz. Mısır’daki katliamdan duyulan öfkeyi ifade ve Mısır halkına ve barışçı oturma eylemlerine katılanlara destek vermek için, halklarımızın zulme ve diktatörlüğe boyun eğmeyi asla kabul etmeyeceğini ilan etmek üzere bütün İslam dünyasını yarın Cuma günü, bulundukları yerlerdeki meydanlarda ve miting alanlarında gösteri düzenlemeye çağırıyoruz. Mısır halkına selam, şehitlere ve yaralılara selam olsun, eylemlerde nöbet tutanlara selam olsun, zulmün ve diktatörlüğün karşısında duranlara selam olsun. Allah şehitlere rahmet eylesin, derecelerini yüce kılsın, yaralılara acil şifa ve afiyet versin, Müslümanların kanını akıtan katil zalimlerden intikam alsın. Duamızın sonunda da alemlerin rabbi olan Allah’a hamd ederiz. Allah dilediğini yapmakta mutlak galiptir. Fakat insanların çoğu bilmezler. Yaşanan bu katliama dur demek ve sesimizi tüm dünyaya duyurmak için tüm Adıyamanlıları Cuma günü Ulu Camide kılınacak olan Cuma namazı sonrasında yapılacak olan yürüyüşe ve Demokrasi Parkı’nda kılınacak olan gıyabi cenaze namazına davet ediyorum. Tüm aileler bütün ferleriyle bu etkinliğe katılmalılar. Çünkü böylesi bir günde yapacağımız eylemde katliam yapanları tüm dünyanın önünde lanetleyeceğiz.”
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile