Ege Hazirgiyim ve Konfeksiyon Ihracatçilari Birligi, AB Yesil Mutabakati çerçevesinde sürdürülebilirlik ile ilgili projelerini hizlandiriyor. Sürdürülebilirlik ile ilgili çalismalarin tercih degil zorunluluk haline geldigine isaret eden EHKIB Baskani Burak Sertbas, birlik olarak Ticaret Bakanliginin destekledigi “Hazir Giyim Sektöründe Sürdürülebilir Rekabetin Gelistirilmesi URGE Projesi” kapsaminda 12 firmaya “Çevresel Sürdürülebilirlik Danismanligi” olanagi sunduklarini dile getirdi. Özellikle gelismis pazarlarda faaliyet gösteren markalar ve müsterilerin konuya özel bir önem verdigine vurgu yapan Sertbas, “Sürdürülebilirlik önümüzdeki dönemde tüm müsterilerin ve markalarin öncelikli gündem maddesi olacak. Hazir Giyim Sektöründe Sürdürülebilir Rekabetin Gelistirilmesi Projesi Çevresel Sürdürülebilirlik Danismanligi faaliyeti ile firmalarimizin bu konuda teknik açidan daha yeterli olmalarini ve Avrupa Birligi Yesil Mutabakati basta olmak üzere önümüzdeki dönemde sektörün dinamiklerini etkileyecek çerçeve kosullara hazirlikli olmalarini saglamayi amaçliyoruz. Projemizin bu modülünün bir çiktisi olarak Ege Bölgesinde hazir giyim sektöründe faaliyet gösteren firmalarimizin çevre ve sürdürülebilirlik ile ilgili ihtiyaçlarina yanit vermek üzere Ege Hazirgiyim ve Konfeksiyon Ihracatçilari Birligi bünyesinde bir çevre mühendisi istihdam edecegiz. Bu sayede sahada firmalarimiza daha etkili hizmet sunmayi hedefliyoruz” diye konustu.
“Diger birliklere örnek olduk”
Projeye katilan firmalardan aldiklari geri dönüsler sonrasinda çok dogru zamanda ve dogru içerikte bir proje oldugunu gördüklerinin altini çizen EHKIB Baskani Sertbas, “Sürdürülebilirlik” baslikli URGE projelerinin Ege Ihracatçi Birlikleri (EIB) bünyesindeki dört birligine ilham kaynagi oldugunu dillendirdi. Sertbas, “Ege Ihracatçi Birlikleri olarak son 3 yildir tüm projelerimizin ana ekseninde sürdürülebilirlik ve inovasyon var. Çevreye duyarli üretmek ve ihracat yapmak için EIB bünyesindeki dört ihracatçi birligimiz ‘Sürdürülebilirlik’ baslikli yeni URGE projelerini baslatiyorlar. Ege Bölgesindeki firmalarimizin sürdürülebilirlik karneleri çikarilacak. Bu süreçte lider oldugumuz için ayrica gurur duyuyoruz. Sürdürülebilirlik ile ilgili projelerimiz bundan sonraki dönemde de devam edecek. URGE projemiz kapsaminda bundan sonraki çalismamiz enerji verimliligi eksenli olacak” dedi.
“Karbon salinimimizi nötrlemek için 5 bin agaç dikecegiz”
Danismanlik faaliyeti kapsaminda projede yer alan 12 hazir giyim firmasina “Çevre Mevzuati Kapsaminda Yasal Gerekliliklerin Tespit Edilmesi”, “Çevresel Boyutlarin Etki Degerlendirmesinin Yapilmasi”, “Çevresel Risk ve Firsat Analizinin Yapilmasi”, “ISO 14064-1 Sera Gazi Emisyonlarinin ve Uzaklastirmalarinin Kurulus Seviyesinde Hesaplanmasina ve Rapor Edilmesine Dair Kilavuz ve Özellikler”, “Standartlarina Uygun Olarak Sera Gazi Emisyonlari Envanteri / Karbon Ayak Izinin ve Karbon Nötr Hesaplamasinin Yapilmasi” basliklarinda danismanlik verildigini ifade eden Sertbas, sözlerini söyle tamamladi:
“Projeye baslarken firmalarimizda sürdürülebilirlik ile ilgili farkindalik ile proje sonrasindaki farkindalik arasindaki büyük fark ne denli dogru bir adim attigimizi ortaya koydu. Projede yer alan 12 firmamizin 2020 yili faaliyetleri kaynakli sera gazi emisyonu toplami 1585 tCO2 ediyor. 2020 yili karbon nötr olmak için dikilmesi gereken agaç sayisi 3 bin 859 adet. Ege Hazirgiyim ve Konfeksiyon Ihracatçilari Birligi olarak bu sayinin üzerinde agaç dikimi için firmalarimiza öncü olacagiz. Hedefimiz Birlik ve üyelerimizin katilimiyla 5 bin agaç dikmek.”
"Atiklarimizin neler oldugunu ögrendik"
EHKIB’in “Hazir Giyim Sektöründe Sürdürülebilir Rekabetin Gelistirilmesi URGE Projesi” kapsaminda “Çevresel Sürdürülebilirlik Danismanligi” alan firmalardan Tayra Tekstil’in genel müdürü Ertan Aslan, danismanlik hizmeti sonrasinda öncelikle sirketlerinde çevresel sürdürülebilirlik kültürünü olusturmaya basladiklarini dile getirdi. "Atiklarimizin neler oldugunu ögrendik" diyen Aslan, "Önceden sadece kirpinti, naylon/poset ve kagit/karton atiklarini ayristiriyorduk ama gördük ki o kadar çok ayristirmamiz gereken tehlikeli ve tehlikesiz atigimiz oldugunu ögrendik ve ayri ayri atik istasyonlari olusturduk. Çalisanlarimiza egitim verdik ve artik hepimiz hangi atigi nereye atmamiz gerektigini biliyoruz. Israf etmememiz gerektigini daha iyi anladik. Bunlari Tayra olarak yapmazsak dogal kaynaklarimizi tüketecegimizin bilincindeyiz. Atigin aslinda bir kaynak oldugunu ögrendik, çevresel duyarliligimiz artti. Atiklari nasil ayristirmaliyiz, nasil toplamaliyiz, nasil lisansli atik firmalarina ulasmaliyiz onlari ögrendik. Resmi portallari ve neleri ne zaman beyanlar yapmaliyiz, çevre mevzuatinin neresindeyiz onlari ögrendik. Kolektif bilincimiz artti. Çalisanlarimizin Tayra’ya olan aidiyet duygusu artti. Enerji tasarrufu yapmanin mali boyutunun yani sira çevre boyutuna da olumlu etkisi oldugunu ögrendik. Bu konuda da çalisanlarimiza egitimler vermeye basladik" ifadelerini kullandi.
“Yesil fabrika oluyoruz”
Çevre konularinin dokümantasyon yapisinin önemini, tüm yapilan çalismalarin çevresel sürdürülebilirlik sürecinin temeli oldugunu ve bunu sürekli gelistirmek gerektigini ögrendiklerini dile getiren Aslan, söyle konustu:
"Müsteri boyutunda ise müsterilerin neyi niçin istedigini ve nasil hazirlanmamiz gerektigini daha iyi anladik. Müsterilerimizi daha iyi neler sunabiliriz onlari görmeye basladik. Yeni yatirimlarimiz da çevresel boyuta daha çok degerlendirmeye basladik. Yeni yatirimlarimizda çevresel boyutlarini daha bilinçli degerlendirmeye basladik. Tüm yaptigimiz çalismalarimizi ‘Yesil fabrika oluyoruz’ diye sosyal medyada hesaplarimiz da baslamaya ve müsterilerimize sunmaya basladik. Sürdürülebilirlik çalismalarimiz emekleme asamasindan ayaga kalkip bilinçli adimlar atmaya basladik."
"Çevresel faaliyetleri sistematik yönetme yetisi kazandik"
Iya Tekstil Is Gelistirme Uzmani Elif Çetin ise EHKIB’in danismanlik projesi öncesinde Iya Tekstil olarak çevresel konulari yönettiklerinin, proje sayesinde çevresel faaliyetleri bir süreç mantigi ile sistematik olarak bütünsel yönetmeyi ögrendiklerinin altini çizdi. Dokümantasyon yönetiminin çok önemli oldugunu, çevresel hangi parametreleri izlemeleri gerektigini, çevresel boyutlarinin neler oldugunu ve etkilerinin neler oldugunu ögrendiklerine vurgu yapan Çetin, "Çalisanlarimiza da farkindalik kazandirmak için egitimler vermeye basladik, bizler egitimler aldik. Çevresel resmi konularimizi biliyorduk ama detaylardaki konularimizi netlestirdik. Iklim degisikligine olan etkilerimizi, bunlar için bizlerin neler yapabilecegini ögrendik. Çevresel sürdürülebilirlik bilinci asilanmis oldu. Çevresel risk ve firsatlarimiz belirlendi, 2020 yilina ait faaliyetlerimizden kaynakli sera gazi salimimizi, buna istinaden karbon nötr olmak için kaç agaç dikmemiz gerektigiyle karsi karsiya kaldik" dedi.
Moda Endüstrisi Yesil Mutabakata Hazirlaniyor
Avrupa Birligi (AB) Yesil Mutabakati çerçevesinde Avrupa Birligi, 2050 yilinda sifir karbon salinimi hedefliyor. Ihracatinin yaklasik yüzde 70’ini AB ülkelerine yapan Türk moda endüstrisi, sürdürülebilirlik ile ilgili projelerini hizlandirdi. 12 firmaya “Çevresel Sürdürülebilirlik Danismanligi” olanagi sunan Ege Hazirgiyim ve Konfeksiyon Ihracatçilari Birligi (EHKIB), Ege Bölgesi’nde hazir giyim sektöründe faaliyet gösteren firmalarin çevre ve sürdürülebilirlik ile ilgili ihtiyaçlarina yanit vermek üzere birlik bünyesinde bir çevre mühendisi istihdam edecek.