Murat Orhan, Karabük Özel Haddeciler Derneği Başkanlığı yaptığı dönemde Karabük’te çalışan binlerce hadde işçisinin haddehanelerin kapanarak işsiz kalması karşısında insani ve sosyal sorumluluk duyarak hukuk mücadelesine başladıklarını ve halen devam ettiğini belirtti.
Orhan açıklamasında, “KARDEMİR A.Ş. ile ticaret yapmasına ve rekabet etmesine imkan sağlayan; 27.03.2011 ve 20.05.2014 tarihli KARDEMİR A.Ş. Genel Kurul Kararlarının (ilişkili şirketlerle ticaret müsaadelerinin) iptali için açılan davaları reddeden Karabük 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin verdiği red kararlarının, Yargıtay tarafından bozulması sonucu söz konusu ticaret müsadeleri mahkemece iptal edilmiş olmasına rağmen, KARDEMİR’in 14.04.2016 tarihinde yapılan son olağan genel kurulunda “ilişkili şirketlerle ticaret yapma izni” yukarıdaki yargı kararlarına tamamen aykırı olarak tekrar alınmıştır. Bunun üzerine, bu ticaret müsaadesinin de iptali ve yürütmesinin geriye bırakılması (ihtiyati tedbir) için Karabük 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2016/164 dosyası üzerinden yargıya başvurulması sonrası, yetkili ve görevli mahkeme tarafından, ilişkili şirketlerin sahibi olan KARDEMİR yönetim kurulu üyelerine KARDEMİR ile ticaret ve rekabet müsaadesi veren 7 ve 8 numaralı genel kurul kararlarının 6102 sayılı TTK’nın 449. maddesi gereğince takdiren teminatsız yürütülmesinin geri bırakılmasına” (ihtiyati tedbir) karar verilmiştir. Her ne kadar, ilişkili şirketlerin sahibi olan KARDEMİR yönetim kurulu üyelerine KARDEMİR ile ticaret yapma ve rekabet etme müsadesi veren 14.04.2016 tarihli KARDEMİR genel kurul kararının yürütmesinin geri bırakılmasına yönelik yukarıdaki Karabük 1. asliye hukuk mahkemesi’nin 27.02.2017 tarihli kararına karşı, davacı tarafından bölge adliye mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurulabilecek olsa da, görevli ve yetkili mahkemenin verdiği bu karar uyarınca; ilişkili şirketlerden Çağ Çelik A.Ş. ve Yolbulan A.Ş.’nin KARDEMİR A.Ş ile ticaret yapması artık hukuken mümkün değildir. Karabük 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin söz konusu davada verdiği 27.02.2017 tarihli ara kararının gerekçesinde, “Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2015/8055 E. sayılı dosyasından verilen onama kararında, 2011 yılındaki genel kurul kararının iptali isteminin bozma gerekçesinden farklı olarak salt yönetim kurulu üyeleri hakkındaki ceza davasının varlığının gerekçe yapılmadığı, yönetim kurulu üyeleri aleyhine devam eden hukuk davalarının ve şirketin önceki genel kurulunda alınan aynı yöndeki kararın mahkemece iptal edilmiş bulunduğu hususlarının da göz önünde bulundurulduğu, yürütmenin geri bırakılması talep edilen 8 no’lu genel kurul kararının yargıtay onamasından geçmiş kararın aynısı olduğu, iptaline karar verilmiş kararlar ile aynı mahiyetteki kararların uygulanmasına devam olunmasının hukuk güvenliğini zedeleyeceği ve hukuka olan inancı sarsacağı, ifade edilmek suretiyle dava konusu edilen 7 ve 8 nolu kararlara ilişkin genel kurul kararının iptali kapsamında yürütmenin geri bırakılması talebi 6102 sayılı TTK’nın 449. maddesi kapsamında yerinde görüldüğü” belirtilmektedir. KARDEMİR A.Ş.’nin 29 Mart 2017 tarihinde yapılacak genel kurul gündeminin 8’inci sırasında yönetim kurulu üyelerine KARDEMİR ile ticaret yapma müsaadesi tekrar verilmek istenmektedir. Ayrıca rekabet kurulu’nun; 4054 sayılı Rekabetin Korunması hakkındaki kanuna aykırı davranıldığı iddiaları konusunda Kardemir A.Ş., Çağ Çelik A.Ş., Çelsentaş A.Ş., Yolbulan A.Ş. ve Yolbulanlar Nakliyat ve Tic. A.Ş. hakkındaki vermiş olduğu “27.01.2011 tarih ve 11-06/101-34 sayılı soruşturma açılmaması kararı danıştay tarafından iptal edilmiştir. Bunun sonucu, 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkındaki kanuna aykırı davranıldığı iddialarıyla ilgili, rekabet kurulu tarafından 18.08.2016 tarihinde ilişkili şirketler hakkında soruşturma başlatılmıştır ve halen devam etmektedir” dedi.
Murat Orhan'dan 'KARDEMİR' Açıklaması
Karabük Özel Sektör Demir Çelik Haddecileri Derneği eski Başkanı Murat Orhan, KARDEMİR A.Ş. yöneticilerinin hâkim hissedarı oldukları Yolbulan, Çelsantaş ve Çağ çelik firmalarına KARDEMİR ile ticaret yapma müsaadesinin mahkeme kararı ile durdurulmasına rağmen, yeniden genel kurul kararı alınmak istendiğini söyledi.