MÜSİAD'ın Gazi Üniversitesi Sosyal Tesisleri'nde düzenlenen geleneksel iftarında konuşan Vardan, dünya ekonomisinin ekseninin batıdan doğuya kaydığı bir dönemde, doğunun en batısında batının en doğusunda kalan Türkiye'nin büyük avantajlara sahip olduğunu kaydetti.
Türk ekonomisinin bu anlamda her geçen gün büyüdüğünü dile getiren Vardan, 12 Eylül 2010 tarihinde yapılacak referanduma ilişkin açıklamalarda bulundu. "Türkiye'de bugün bazıları ayaklarımıza prangalar vurmak istiyor. Ve hizmetin sadece bir statükocular tarafından yapılabileceğine inananlar var. Bu şekilde bir yere varamayız." diyen Vardan, Türk ekonomisi yükselme trendine girdiğini, işsizlik rakamlarının bu gerçeği gösterdiğine dikkat çekti.
YA DÜŞECEĞİZ YA YÜKSELECEĞİZ
Şimdi sıranın Türkiye'deki demokrasiyi yükseltmeye geldiğini aktaran Vardan, şu değerlendirmeyi yaptı: "İnsan hak ve özgürlüklerini güçlendirecek tarihi bir fırsat önümüzdedir. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak ya yükselmek üzere 12 Eylül'deki fırsatı değerlendireceğiz. Ya da düşeceğiz. Referandum sonucu Türkiye'nin dünya klasmanında nerede olacağına karar vereceği dönüm noktası olacaktır. Bu nedenle referandumda evet diyeceğiz."