Müsiad Başkanı Vardan: Türkiye Ekonomisi Eskisine Göre Beyaz ve Siyah Gibi

Türkiye’nin kendi iç sorunlarından kaynaklanan bir problem yaşanmayacağını belirten Vardan, “Türkiye eskisine oranla Beyaz ve Siyah gibi çok farklı bir durumda.” diye konuştu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, MÜSİAD Başkanı Ömer Cihad Vardan ve beraberindeki heyeti kabul etti. Beşiktaş’taki Başbakanlık Çalışma Ofisi’nde gerçekleştirilen ve yaklaşık 1 saat süren görüşme sonunda MÜSİAD Başkanı Vardan basın mensuplarına açıklamada bulundu.
Görüşmede yeni kurulan hükümeti tebrik ettiklerini ve aynı zamanda yeni dönemde yapılmasını arzu ettikleri konuları paylaştıklarını söyleyen MÜSİAD Başkanı Vardan, hazırladıkları 2011 Ekonomi Raporu’nu tekrar Başbakan Erdoğan’a ilettiklerini söyledi. Raporda Türkiye’nin yakaladığı büyümeyi sürdürülebilir kılmak için mutlaka bundan sonraki dönemde stratejik dönüşüme ihtiyacı olduğunu ifade ettiklerini belirten Başbakan Vardan, “Bunu da Sayın Başbakanımıza tekrar arz ettik. Çünkü biz inanıyoruz ki; dünyanın sallandığı noktada Türkiye bu gün bir tarih çizmektedir. Fakat bunun devam ettirmesi gerekmektedir. Biz eğer 2023’de 25 bin dolar kişi başı milli gelire ulaşacaksak, 500 milyar dolar ihracat yapmayı hedefliyorsak o zaman çalışma şeklimizde. İmalat statümüzde mutlaka araştırma geliştirmeye önem verip, yüksek katma değerli ileri teknoloji ürünlere geçmemiz gerekiyor.” diye konuştu. Vardan, yeni döneme sadece kamu değil, özel sektör hatta vatandaşın da topyekün adapte olması gerektiğini dile getirdi.

Görüşmede MÜSİAD’ın daha önceki çalışmaları ve bundan sonra yapacağı çalışmalar hakkında detaylı bilgi verdiklerini aktaran Vardan şöyle konuştu: “Bunun için de mesleki eğitim çalıştayı, enerji zirvesi var. Teknoloji ve araştırma-geleştirmeyle alakalı önemli bir çalıştay var. Ondan bahsettik. Eğer biz teknolojiyle ilgili yatırımlar yapacaksak o konuda ilerleyeceksek mutlaka bizlerin özel sektörün de mutlaka çalışma yapması gerekiyor. Biz de neresinden nasıl yardımcı oluruz, bu noktada da neler yapabileceğimizi de Sayın Başbakanımıza arz ettik. Tabi bir de ekonomi konferansımız var ki, hem Merkez Bankası ile hem İngiltere’de üyesi olduğumuz CPR kuruluşuyla birlikte düzenlediğimiz, Ocak ayında yapacağımız ekonomi konferansı gündemi yer aldı. Biz bütün bunları konuştuk. Kendileri de hakikaten bize önemli bir zaman ayırdılar.”
Basın mensuplarının “Global kriz kapıda görünüyor, görüşmede bu konu da gündeme geldi mi ?” şeklindeki soru üzerine Vardan, bu konuyu daha önce ekonomi bakanları ve yetkilileri ile görüştükleri için detaylı olarak ele almadıklarını belirtti. Ekonomide Avrupa Birliği ve Amerika Birleşik Devletleri’nin durumunun ortada olduğunu aktaran Vardan, ‘ülke olarak ne yapabiliriz, sivil toplum kuruluşları olarak neler yapabiliriz’ konularını ele aldıklarını belirtti.
Gazetecilerin "Sizin bir öngörünüz var mı?" şeklindeki sorusu üzerine MÜSİAD Başkanı, Türkiye’nin makro ekonomik göstergelerinin bir çok ülkeden farklı ve iyi durumda olduğunu bildirdi. “Zaten bunu görmeyen ekonomist var mıdır bilmiyorum” diyen Vardan, ileride problem olacağından çekindikleri tek konunun cari açık problemi olduğunu belirtti. Kişi başına milli gelir, kamu borçlarının milli gelire oranı, bütçe açıklarının milli gelire oranı ve büyüme gibi derlere bakıldığında görüntünün çok olumlu olduğunu ifade eden Vardan, “Yüzde 11 büyümüşüz. Dünyanın en büyük büyümesini gerçekleştirmişiz. Bunlara baktığımızda biz hakikaten iyi durumdayız. Ama şöyle de bir gerçek var. Biz bir dünya ülkesiyiz. Sonuçta mal alıyoruz, satıyoruz ve sattığımız malların yaklaşık yarısını da Avrupa Birliği ülkelerine yapıyoruz. Tabi ki bizim de arzumuz o ülkelerdeki durumun iyi olması. Onların kötüye gitmesi mutlaka bizi menfi şekilde etkileyecektir.” şeklinde konuştu.
Bu etkileşim içinde makro ekonomik göstergelerin Türkiye’yi rahatsız etmeyecek boyutta olduğunu vurgulayan Vardan sözlerini şöyle tamamladı: “Biz kendi iç sorunlarımızdan kaynaklanan hiçbir sıkıntının olmadığını görüyoruz. İnşallah daha önceki dönemlerde krizleri yaşamış olduğumuz dönelerle bu günü mukayese edecek olursak Türkiye’nin siyahla beyaz gibi çok farklı bir durumda olduğunu görebiliriz.”