Müsiad, Gelecekten Umutlu

Kılçık, yaptığı açıklamada, "İçinde bulunduğumuz zaman diliminde tarihte benzerine ender rastlanan ekonomik, siyasi, coğrafi ve teknolojik gelişmelere ve dönüşümlere şahit olmaktayız. Geçmişi ve içinde bulundukları zamanı iyi okuyamayan toplumlar kesinlikle geleceği şekillendiremezler. Bundan çok değil 5 - 10 yıl önce dünyaya yön veren ve örnek gösterilen Amerika, Avrupa, Japonya gibi ülkeler bu günlerde gayrisafi milli hasılalarının tamamına yakın bir stoku altında ezilmekte ve bu durumdan kurtulmak için çareler bulmaya çalışmaktadırlar. Tarihte ilk kez Amerika`nın kredi notu düşürülmüş, Yunanistan ve Portekiz iflasın eşiğine gelmiş, İtalya ve İspanya ciddi bir krizle karşı karşıya kalmıştır" diyerek, şöyle devam etti:"Özellikle İslam dünyası adını verdiğimiz coğrafyamızda ülkemizi de yakından ilgilendiren çok ciddi değişim ve dönüşümler yaşanmaktadır. Suriye ve Libya`da yaşanan ve her gün yüzlerce masum insanın can verdiği olaylar içinde bulunduğumuz Ramazan ayı vesilesiyle acılarımızı daha da artırmaktadır. Dünya ölçeğindeki gelişmelerden Türkiye`ye geldiğimizde büyüme hızımızın rekor derecede gerçekleşmesi ve ufukta görünen muhtemel bir krize karşılık ekonomi yönetimimizin ustalık dönemine yakışır tedbirler aldığını görmek bizleri memnun etmektedir. Ekonomi yönetiminin yeni dönemde istihdamı ve ihracatı artırıcı politikaların önünü açması ve enerji, bilişim ve savunma sanayilerine yönelik yatırımların teşvik edilmesini sağlaması kanaatimizce olumlu olacaktır."Türkiye`nin, dünyanın gelecekteki yıldız ülkeleri arasında bulunduğunu kaydeden Kılçık, "Türkiye 2001`de aldığı önlemlerle bu süreci az hasarla, büyüyerek ve yapısal düzenlemelere devam ederek akıllıca yönetti. Şu anda ülkemiz dünyanın yıldız ülkeleri arasında jeopolitik, demografik, ekonomik özellikleriyle global arenadaki oyuncular nezdinde, her türlü gelişme, büyüme senaryosunun odağında değerlendirilen ülkeler arasındadır. Yurt dışından ışıltımıza bakan gözleri çakmak çakmak yatırımcıların ilk aklına gelen, işbirliklerinde ilk kapısı çalınan, kısacası belki de tarihimizin fırsatlara en açık dönemlerinden birine şahit olmaktayız. Bu vesileyle vakit kaybetmeden yeni anayasa çalışmalarına hız verilip teröre ayrılan enerjinin ve 100 milyar dolarla ifade edilen mali kaynakların ülke kalkınmasına harcanması ülkemizin 2023 hedeflerine ulaşmasını kolaylaştıracaktır" diye konuştu.MÜSİAD Başkanı Kılçık, konuşmasını şöyle sürdürdü:"Gaziantep ölçeğine geldiğimizde Türkiye`nin ilk 500 büyük firması arasına şehrimizden 16 firmanın girmesi bizleri gururlandırmıştır. İlk 1000 ihracatçı listesine yine şehrimizden 53 firma girmiştir. Gaziantep, Türkiye sıralamasında Ankara`yı da geçerek 4. sıraya yükselmiştir. Ocak-Temmuz 2011 döneminde bir önceki döneme göre gazi şehrimizin ihracatı bölgemizde yaşanan olumsuzluklara rağmen yüzde 41 oranında artmıştır. İhracatçılarımızı bu vesileyle kutluyoruz. Bu durum da bize gösteriyor ki Gaziantep, yeni yatırımların adresi olmaya devam edecektir. 2023 hedeflerini şimdiden oluşturan Gaziantep MÜSİAD`ın hedefi şehrimizin Bursa ve İzmir`i de geçerek 2023 yılında Türkiye’nin ikinci büyük ihracat üssü olmasıdır. Bu hedefin gerçekleşebilmesi için atılacak en önemli adımlardan bir tanesi ve en önemlisi Gaziantep - Irak arası direk uçuşların başlatılması olacaktır."Kılçık, dünyanın en fakir kıtası olan Afrika`da 40 milyonun üzerinde insanın kronik açlık tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını hatırlatarak, sözlerini şöyle tamamladı:"Her 3 Afrikalı`dan birisinin yetersiz beslendiği, bu yıl Doğu Afrika ülkelerinin son 60 yılın en büyük kuraklığını yaşadığı, özellikle Somali, Etiyopya, Kenya, Eritre, Tanzanya, Uganda ve Burundi`de etkisini gösteren bu kuraklığın başta çocuklar olmak üzere binlerce insanın yaşamını tehdit ettiği hepimizce bilinmektedir. Bizler MÜSAİD Gaziantep Şubesi olarak bir insanlık ayıbı ve vicdani sorumluluk olarak gördüğümüz bu olay karşısında zekatlarımızdan fon ayırarak bu insanlara yardım etmeyi karalaştırmış bulunmaktayız. `Müslümanlar bir vücudun uzuvları gibidir` Hadisi Şerifine istinaden orada ölen binlerce çocuğun yerine sadece bir çocuğumuzu koyarak ve onun yaşaması için neleri feda edebileceğimizi düşünerek sorumluluğumuzu yerine getirmemiz gerekmektedir."