Ağrı Halk Eğitim Merkezinde açılan Filografi ve Naht sanatı Kursu, bu sanata ilgi duyan kişilerin yoğun ilgisiyle dolup taşıyor. Kursiyerler, eğitim veren öğretmenlerinin talimatları doğrultusunda belli teknikleri kullanarak çeşitli desenler meydana getiriyor.
“Aşkla bu zorluğun üstünden geldik“
Çivi ile telin aşkı olarak bilinen Filografi sanatıyla bir arkadaşı sayesinde tanıştığını ve ilk başlarda boş zamanlarında kursa gelmeyi düşündüğünü dile getiren Ev Hanımı Songül Deniz, bir süre sonra bu sanatı sevmeye başladığını söyledi.
Filografi ile stres attığını ve psikolojik olarak rahatladığını aktaran Deniz, konuşmasında ilerleyen süreçlerde bu sanatı mesleğe dönüştürmek istediğini dile getirdi. Deniz, “Filografi Sanatı harika bir olay ama zorlandığım yerler oldu. Tabi çalıştığım zaman üstesinden geldim. Evde hastamı bırakıp geldim. O kadar zevkli bir iş. Burada sanat anlamında bir şeyler öğrenmeye geldik. Çok da güzel şeyler öğrendik. Tabi zorlandığımız anlar oldu. Ama bu sanata çivi ile telin aşkı diyorlar ya hani, bizimki de bu şekilde aşkla bu zorluğun üstünden geldik. Çalıştığın zaman da başaramayacağın bir şeyde yoktur“ şeklinde konuştu.
“O dönemde özellikle psikolojik sorunları olan hastalar için bu sanat yaptırılıyordu“
Halk Eğitim Merkezinde Filografi eğitimi veren Geleneksel El Sanatları Öğretmeni Davut Şahin Osmanlı döneminde terapi amacıyla Filografi Sanatı yaptırıldığını vurguladı. Şahin, Filografi Sanatının tarihinin anlattığı konuşmasında şunları aktardı: “Filografi Sanatı Selçuklu, Osmanlı döneminden gelen bir sanat. O dönemde özellikle terapi amaçlı yani psikolojik sorunları olan hastalar için bu sanat yaptırılıyordu. Birde belli bir müzik eşliğinde bu müzik de özellikle daha rahatlatıcı olması nedeniyle Ney eşliğinde Filografi yaptırılıyordu. Sadece Filografi Sanatı değil Naht, Ebru, Tezhip, Minyatür gibi sanatlar da vardı.“
“Sıkıntıları olan kursiyerlerimiz bu sanatla terapi olabiliyorlar“
Şahin, Filografinin özellikle ailevi sıkıntıları olan bireyler tarafından tercih edildiğini belirterek, “Özellikle aile içi sorunları olan, eşleriyle çocuklarıyla sorunları olan veya geçmişte yaşadığı belli bir sıkıntıları olan kursiyerlerimiz bu sanatla terapi olabiliyorlar. Buradan yaklaşık bir ay önce bir kursiyerimiz başvurdu. Yakın zamanda çocuğunu kaybetmiş. Gelip burada terapi amaçlı bu sanatı öğrenmek istediğini söyledi.
O zaman benim kursumun kayıt zamanı olmadığı için Naht Sanatı Kursuna yönlendirdik. Eminim yaşadığı sıkıntılı durumu atlatma konusunda Naht Sanatı iyi gelmiştir“ ifadelerini kullandı.
“Hem üniversite sınavlarına hazırlanıyorum hem de gelip buraya boş zamanlarımı değerlendiriyorum”
Filografi sanatının yanı sıra Naht sanatı kursu içinde eğitim almaya gelen vatandaşlardan Gülşifa Bulut, üniversite sınavlarına hazırlanırken bir yandan da Halk Eğitim Merkezine gelip Naht sanatı eğitimi alıyor. Boş zamanlarını bu sanatı öğrenerek geçirdiğini söyleyen Bulut, “ Halk Eğitim Merkezinde bu tür kursların verildiğini biliyordum. Benimde ilgim vardı. Hem üniversite sınavlarına hazırlanıyorum hem de gelip burada boş zamanlarımı değerlendiriyorum. Çok eğlenceli. Kafayı dağıtıyorum. Gündüzleri buradayım akşamları ders çalışıyorum. Hatta hafta sonları özlüyorum bile. Dersten çok bununla ilgileniyorum bile diyebilirim. İki aydır geliyorum buraya dört tane tablo çıkardım. “ ifadelerini kullandı.
Naht Sanatı Ve Filografi İle Stres Atıyorlar
Zorluğu nedeniyle yok olmaya yüz tutan Filografi ve Naht sanatı, Ağrı’da Halk Eğitim Merkezi tarafından açılan el sanatları kursunda yeniden hayat buluyor.