Çelik, Kırşehir Belediyesinin, Başbakanlık Tanıtma Fonu ile Kültür ve Turizm Bakanlığının katkılarıyla düzenlediği "Neşet Ertaş 1. Altın Bağlama Kültür Sanat Ödülleri" töreninde yaptığı konuşmada, bugün herhangi bir şahsı anmak için toplanılmadığını belirtti.
"Sahra içinde Mecnunu, derya içinde Yunusu, yara içinde Eyyubu anmaya geldiklerini" ifade eden Çelik, şöyle konuştu:
"Selamlar olsun kendisine. Anadolunun 13. yüzyıldan beri yükselen Türkmen çığlığını, Türkmen acısını bu toprakların sessiz haykırışlarını bozlaklarıyla bize taşıyan büyük bir ustaya geldik. Bugün Başbakanımızın buradaki programında Ahilik halkasından abdallık halkasına geçtik. Şehirlerde ahilik halkası, onurlu bir hayatın sürülmesi için esnaf örgütlenmesini ifade ediyordu. Bir de kırda besiciler vardı, bizim millet sistemimizde. İşte şehirdeki halka ile kırdaki halkayı birbirine bağlayanlar abdallardı. Genelde biz onları müzik ustaları ile tanıyoruz ama her meslek grubundan her meslek erbabından üyeleri vardı ve Anadolunun atar damarları ile toplar damarları ve kılcal damarları arasındaki bağı ifade ediyorlardı. İşte Neşet usta da böylesine bir bağın sesi olarak geldi. Kendisinden öncekilerin söylediklerini daha da harmanlayarak yeni şeyler söyledi.
'Seher vakti çaldım yarin kapısını' diyordu. Anadolu kültürüne hakim olanlar, seher vakti yar kapısı çalmanın, Ahmet Yesevi'nin, Hacı Bektaş-ı Veli'nin Anadolunun kapısını çalması manasına geldiğini çok iyi bilirler. Biz biliriz ki bozkırsız tefekkür olmaz. O tefekküre bozlak eşlik etmeli."
Çelik, Neşet Ertaş'ın kendinden önceki söylenenleri kendisine yar kılarak bir ark açtığını ve Anadolu'nun geleceğine bir ses ulaştırdığını belirterek, "Bizim duygu dünyamızı maneviyat dünyamızı bütünleyen büyük seslerden bir tanesi haline geldi. Kendisi devletle millet bir olsun isterdi. Kendisi ayrılık gayrılık olmasın isterdi. İşte bugün devlet burada, millet burada. Mekanı cennet olsun" ifadelerini kullandı.
Neşet Ertaş 1. Altın Bağlama Kültür Sanat Ödülleri
Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, "Neşet usta kendinden önceki söylenenleri kendisine yar kılarak bir ark açtı ve Anadolu'nun geleceğine bir ses ulaştırdı. Bizim duygu dünyamızı, maneviyat dünyamızı bütünleyen büyük seslerden bir tanesi haline geldi" dedi.