Henüz öğrencilik döneminde deneyim kazanacaklar
Üniversitelerin ve mezun öğrencilerin sayısının artmasına rağmen iş dünyasının en büyük sıkıntılarından biri olan nitelikli eleman açığı sorunu bir türlü kapanmıyor. Teorik bilgilerin yanı sıra iş deneyimlerini kazanamayan gençler de iş bulma konusunda sorun yaşıyor. Bu anlamda hem öğrencilerin kariyer yolculuğuna hem de iş dünyasına katkı sağlamak adına İstanbul Üniversitesi, ArelPro (Arel Profesyonel) Projesi’ni hayata geçirdi. Kemal Gözükara Yerleşkesi’nde 100’ü aşkın şirket yöneticileri ve insan kaynakları uzmanlarını ağırlayan üniversite, anlaşmalar imzaladı.
Yapılan anlaşma kapsamında sektörlerin insan kaynağı ihtiyacına cevap vermek, talep edilen yetkinliklere göre mezunlar yetiştirmek, şirketlerin üniversitenin fiziki olanaklarından faydalanması ve çözüm ortaklarının projelerinin geliştirilmesi amaçlanıyor. Öğrenciler, iş birliğine gidilen şirketlerde staj, yarı zamanlı ve tam zamanlı çalışma olanakları elde ederken, proje ve vak’a çalışmalarında da birliktelik sağlayacak. Henüz öğrencilik döneminde iş deneyimi kazanan öğrenciler, deneyimsiz değil deneyimli bir mezun olarak profesyonel yaşama katılacak.
Öğrenciler için sektörel dersler
Proje kapsamında sektör profesyonelleri İstanbul Arel Üniversitesi’nde öğrencilere dersler verecek. Böylece şirketler, bünyelerinde kurguladıkları eğitimleri öğrencilere de vererek, öğrencileri iş dünyasına yaklaştıracak.
Şirketlere Özel Sürekli Eğitim Merkezi Programları ve Lisansüstü Eğitim Desteği
İstanbul Arel Üniversitesi de Sürekli Eğitim Merkezi aracılığıyla şirket çalışanlarına özel eğitimler kurgulayacak. Bu programları lisansüstü eğitimlerle destekleyecek olan Arel Üniversitesi, profesyonellerin gelişim kaydetmelerini sağlayacak. Yani sonuç olarak proje ile birlikte sektör ve şirketler akademik dünyaya, akademik dünya ise sektör ve şirketlere katkı sağlayacak.
“Genç nüfusta işsizlik oranı 2005 yılından bu yana en yüksek seviyede”
İmza protokolü öncesi açılış konuşmasında konuşan Arel Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Özgür Gözükara, üniversiteler ve iş dünyası olarak gençlere yenilikçi olabilme kabiliyetlerine yatırım yapmak zorunda olduklarını vurgulayarak genç nüfustaki işsizlik oranlarına değindi. 2005 yılından bu zamana en yüksek işsizlik rakamlarına bu yıl ulaşıldığından ve bununla ilgili olarak tedbirler alınması gerektiğinden bahseden Özgür Gözükara açıklamalarına şu şekilde devam etti;
‘İş dünyası, Araştırma ve Eğitim Arasındaki Duvarlar Yıkılmalı’
“Dünyada rekabet artarken ve bunun sonucu ticaret savaşları sürerken küreselleşme ve sınırlı finansal kaynaklar sonucu ortaya çıkan pek çok ekonomik sorunla bugün mücadele etmeye çalışıyoruz. Ocak 2019 verilerine göre Türkiye’de genç nüfusta işsizlik oranı 6,8 puan artmış ve yüzde 26,7 ile 2005 yılından bu yana en yüksek seviyeye gelmiş. Yani bugün içinde bulunduğumuz bu ekonomik koşullarda en çok yaşı 15 ile 24 yaş arasında değişen genç kardeşlerimiz etkilenmektedir. Tabi bizim bu zorluklara karşı cevabımız net olmalıdır. Hızla değişen dünyada rekabetçi kalmak ve yarının toplumunu bugünden hazırlamak için genç insanlarımıza, onların yeteneklerine, değişime ayak uydurma ve yenilikçi olabilmek kabiliyetlerine yatırım yapmak zorundayız. İşte tam da bu yüzden eğitim başlığı Türkiye’nin yüzüncü yılındaki 2023 hedeflerinin tam odağında olmalıdır. Gelecekteki zorluklarla başa çıkmak, akıllı, kapsayıcı ve refah içinde bir toplum oluşturmak için başka bir yol yoktur. Bu doğrultuda iş dünyası ve eğitim sektörü arasındaki duvarlar yıkılmalı. Özel ve kamu sektörleri arasında da iş birlikleri gerçekleştirilmeli.”
“2023 yılına kadar 5 milyon daha iş için yüksek nitelikli iş gücü gerekecek”
Konuşmalarına sektör ihtiyaçlarına ve bu anlamda da 2023 yılında 5 milyon daha işin yüksek nitelikli iş gücü gerektiğine dair çıkan araştırmaları konuklarıyla paylaşan Gözükara, “Eğer üniversitelerimizin odağını öğrencilerimizin istihdam edilebilirliğine ve inovasyona doğru çevireceksek eğer gerçek anlamda bir bilgi ekonomisi oluşturmak istiyorsak eğitim ve iş dünyasındaki boşluğu doldurmak zorundayız. İş ve eğitim dünyası daha etkin bir şekilde el ele olmalıdır. Ancak bu yalnızca eğitim dünyasının değil iş dünyasının da güçlü bir taahhüdünü gerektiriyor. 2023 yılına kadar 5 milyon daha işin yüksek nitelikli iş gücü gerektireceği bugünden tahmin ediyoruz. Yani yüksek nitelik gerektiren iş gücü bugün yüzde 22 iken 2023’te yüzde 35’e çıkacak. İşte bu yüzden şirketler de eğitime yatırım yapmaya hazır olmalıdır. Çünkü bu gerekli iş gücünü işletmeler kullanacak. Eğer biz bunu başaramazsak rekabet edemeyiz” diyerek sözlerini sonlandırdı.
“İş dünyasına hazır mezunlar yetiştireceğiz”
Yapılan anlaşmalarla birlikte önceliğin iş dünyasına hazır mezunlar yetiştirmek olduğunu söyleyen Üniversite’nin Mütevelli Heyet Danışmanı Erdem Özeren de, “İş dünyasının gerçekten eğitime ihtiyacı var. Hem nitelikli insan yetiştirme kaynağı konusunda hem de mevcut insan kaynağını geliştirme de sıkıntılar yaşıyor. Bu konuda bir numaralı partnerlerinin üniversiteler olması gerekiyor. İş dünyası ile üniversiteler arasında bir entegrasyon olmadığı bir gerçek. Biz de mezunların hangi özellikte olması gerektiğine dair iş dünyasının sesine kulak verdik ve dedik ki, ‘bu şekilde mezunlar yetiştirmek için neler yapabiliriz’. Ortaya çıkan şey öğrencileri mezun olmadan birlikte yetiştirmek. Zaten şirketler iş birliği yapma konusunda çok açıklar. Bu anlamda iş dünyasına hazır mezunlar yetiştirme noktasında ciddi bir adım atmış oluyoruz” şeklinde konuştu.
‘Küresel ve Ulusal Ekonomik Gelişmeler Işığında Şirket Stratejileri’ paneli yapıldı
Programda “Küresel ve Ulusal Ekonomik Gelişmeler Işığında Şirket Stratejileri” başlıklı bir de panel düzenlendi.
İstanbul Arel Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Ali Argun Karacabey’in moderatörlüğünde yapılan panelde Ekonomi Bakanlığı, Ekonomik Araştırmalar ve Değerlendirme eski Genel Müdürü ve akademisyen Dr. Halil Bader Arslan ve Dünya Gazetesi eski Genel Yayın Yönetmeni Hakan Güldağ panelist olarak yer aldı.
Prof. Dr. Ali Argun Karacabey, “Bizler iş birliği gerçekleştirerek çok yönlü bir fayda sağlamak istiyoruz. Tabi çözüm ortaklarımızla bu şekilde ortak etkinlikler, paneller düzenleyerek aktiviteler çevresinde de bir araya gelmek istiyoruz” ifadelerini kullandı.
‘İş Dünyası-Eğitim Sektörü İş Birliği Lüks Değil Zorunluluktur’
Dr. Halil Bader Arslan, küreselleşmeye dikkat çekerek, “Öğrenciler küresel düşünebilmeliler. Bunun için Erasmus gibi uygulamalardan faydalanmalılar. Tabii ki yabancı öğrenciler de burada eğitim alacak ve bu durum ülkemizin küreselleşmesi yolunda önemli kazanımlar sağlayacak. Arel Üniversitesi fiziki yapısı ve vizyonuyla yabancı öğrencilerin de eğitim almak isteyeceği bir kurum. Eğitim sektöründe yer alan temsilciler, Arel Üniversitesi gibi iş birliklerine açık olmalı ve gelecek vizyonuyla hareket etmelidir” diye konuştu.
Hakan Güldağ ise, iş dünyası ile eğitim sektörünü iş birliğinin bir lüks değil zorunluluk olduğunun altını çizerek, “Diyaloglar artırılmalı. Ekonomi, eğitim, iş dünyası, gelir dağılımı, sanayi, endüstri 4.0 gibi konular birbirinden ayrı tutulamayacak kadar bağlantılı. Çünkü dünyada pasta büyümüyor, küçülüyor. Gelir dağılımı her geçen gün bozulurken, dünya ekseni demografik nedenlerle sadece Asya’ya değil Afrika’ya da kayıyor. Tüm bunlar ışığında bakıldığında kurumlar, sektörler iş birliği içerisinde hem nitelikli gençlerin yetişmesine katkı sağlamalı hem de ülkemizin dünyadaki olumsuzluklardan etkilenmemesi ya da daha az etkilenmesi adına çalışmalar gerçekleştirmeli” ifadelerini kullandı.
Akkök Holding: Arel Üniversitesi’ne teşekkür ediyoruz
Üniversite ile anlaşma yapan şirketlerden olan Akkök Holding’in teknoloji iştirak firması olan Aktek Bilişim’in Sistem Yönetim Hizmetlerinden Sorumlu Bölüm Müdürü Mutlu İnan Çelik de üniversitelerin ve sektörün aynı yolda aynı hedefe doğru yürümeleri gerektiğinden bahsetti. Mutlu İnan Çelik aynı zamanda, “Ülkemizin en büyük sorunlarında biri nitelikli insanlarımızın doğru buluşma noktaları ile bir araya gelemiyor olması. Üniversiteler ile iş dünyasının mümkün mertebede bir arada olması ve sadece mezuniyet sonrası değil okul boyunca beraber aynı yolda aynı hedefe doğru yürümeleri gerekiyor. İş konusunda tecrübeleri olmayan mezun öğrenciler sonrasında oldukça sıkıntı yaşıyorlar. Bu anlamda yaşanılan sıkıntıların ortadan kalkıp eksikliklerin giderilmesi noktasında atılan bu adımı çok doğru buluyor ve üniversiteye çok teşekkür ediyorum” dedi.
Hampton by Hilton İstanbul Zeytinburnu Genel Müdürü: Gençler ne istediğini bilerek sektöre girecek
Hampton by Hilton İstanbul Zeytinburnu Genel Müdürü da üniversitelerin, şirketlerin ve firmaların her dalda bir araya gelmesi gerektiğini söyledi.
Halil Ertan son olarak da, “Bu iş birlikleri mezuniyet öncesinde yapılmalıdır ki mezuniyet sonrasında hızlı bir şekilde mezun arkadaşlar sektöre kazandırılsın. Aynı zamanda gençlerimiz ne istediğini bilerek sektöre girmiş olacaklar bu da başarı için çok önemli bir nokta” ifadelerini kullandı.
Nitelikli Mezunlar İçin Büyük Adım
İstanbul Arel Üniversitesi, “Arel’de Değişim Başladı” başlığı altında gerçekleştirdiği ArelPro (Arel Profesyonel) Projesi kapsamında çözüm ortaklarıyla bir imza töreni gerçekleştirdi. İş birlikleriyle beraber iş dünyası-üniversite entegrasyonu sağlanırken, proje, sektörün nitelikli iş gücü açığının kapatılması, öğrenci ve mezunlara iş olanakları, şirket ve profesyonellerine özel kurgulanan eğitimler ve lisansüstü eğitim olanakları, üniversitede sektör dersleri gibi daha birçok başlığı içeriyor.