Öğretim Üyesi Savaş Eğilmez Açıklaması 'Terörün Meşruiyet Sembolü Kandil'

Öğretim Üyesi Savaş Eğilmez Açıklaması 'Terörün Meşruiyet Sembolü Kandil'

Atatürk Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Savaş Eğilmez, son günlerde Türk Silahlı Kuvvetleri’nin çok etkili bir operasyon icra ettiği Kandil’de teröristlerin yüzde 80 azaldığını ifade ederek, “Terörün meşruiyet sembolü Kandil” dedi.

Kandil’in stratejik konumu hakkında bilgi veren Eğilmez, “Son günlerde Türk Silahlı Kuvvetleri’nin çok etkili bir operasyon icra ettiği Kandil, Türkiye sınırından kara yoluyla 100 km, kuş uçuşu ise 80 km uzaklıktadır. Dağın batı etekleri Irak, doğu etekleri ise İran sınırlarındayken, çevresinde İran’ın yaklaşık 150.000 nüfuslu Piranşehir ve Irak’ın en önemli şehirlerinden biri olan Süleymaniye şehirleri bulunmaktadır.” dedi.

ABD işgalinin Kandil’in dönüm noktası olduğunu kaydeden Atatürk Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi

Savaş Eğilmez, “Terör örgütü PKK, Kandil’e Celal Talabani’nin desteği ile ilk kez 1992 yılında yerleşmeye başladı.

Bu tarihten 2003 yılına kadar terör örgütünün bölgeye yerleşimi belli bir seyir izlerken söz konusu tarihte, ABD’nin Irak’ı işgaliyle birlikte PKK, Kandil’i ana üs haline getirdi.

Yıllar geçtikçe terör örgütünün bölgedeki kamp sayısı 100’e ulaşırken terörist başları Murat Karayılan ve Cemil Bayık da Kandil’de barınmaya başladı.

Artık terör örgütünüm insanlık dışı saldırıları burada planlanıyor, örgüte talimatlar Kandil’den gönderiliyordu. Terörist sayısı yüzde 80 azaldı. Bu güne kadar Türkiye’ye yönelik yapılan pek çok saldırı Kandil’den planlandı. Terör örgütünün Kandil talimatıyla Çukurca, Erzincan, Silvan, Hakkâri ve Dağlıca’da yaptığı saldırılarda, Türk Devleti ne yazık ki 85 şehit verdi.

Kandil’e 2003 yılından 2017 yılına kadar yaklaşık 6000 terörist yerleşti. Son dönemde Türk Devleti’nin terörle mücadele kapsamında bölgede yürüttüğü etkin operasyonlar neticesinde Kandil’deki terörist sayısının yaklaşık 1000 dolaylarına düştüğü tahmin edilmektedir.

Terör örgütü Kandil ve çevresinde yaklaşık 50 km karelik bir alanı kontrol ediyor. PKK’nın ana üs olarak Kandil’i seçmesinin en önemli sebebi dağın topoğrafik özellikleridir.

Oldukça sarp bir yapıya sahip olan dağda çok sayıda mağara ve ormanlık alanlar mevcut. Kandil’de terör örgütüne ait eğitim kampları, cephanelikler ve seyyar sağlık üniteleri bulunuyor. Kandil, komuta kontrol merkezi, lojistik, eğitim kampları ve toplantı alanlarıyla PKK terör örgütü için hayati öneme sahip bir mevki.

Türkiye sınırına 9-10 günlük yürüme mesafesinde olan Kandil’de örgütün farklı bölgelerden getirdiği militanlara hem askeri hem de doktrinel eğitim veriliyor.” diye konuştu.

Öğretim Üyesi Savaş Eğilmez, terör örgütünün bölgeyi askeri açıdan ele geçirilemez ve ulaşılamaz olarak gördüğünü kaydederek, şöyle konuştu:

“Bu algının yanında Kandil Dağı terör örgütünün temsili içinde tartışılmaz bir konuma sahip. Çünkü terör örgütünün sözde yöneticileri Kandil Dağı’nda kendine yakın kuruluşları, ülkemizde sözde demokrasi havalisi ve örgütün siyasi uzantısına mensup milletvekillerini hatta Amerika ve Avrupa’dan devlet ve terör sever sivil toplum örgütlerinin temsilcilerini ağırlıyor, dış dünyaya karşı Kandil merkezli meşruiyet algısını oluşturuyor.

Terör örgütü için Kandil bir temsil sembolüdür. Kandil terör merkezi dağıtıldığında PKK’ya askeri ve lojistik açıdan ağır bir darbe vurulmasının yanında örgütün meşruiyet merkezi de imha edilecektir.

Kandil’i kaybeden terör örgütü mensupları Türkiye sınırına yöneldikleri an açık hedef haline gelecektir.

Kısacası kandili kaybeden bir PKK, militanlarını, kamplarını, lojistiğini, motivasyonunu ve çok daha önemlisi meşruiyetini kaybedecektir.”
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile