Oğuz Boyları Karesi Yörükleri Derneği İlk Genel Kurulunu Yaptı

Balıkesir’in merkeze bağlı Ayvatlar köyündeki dernek binasında yapılan 1. olağan genel kurulda yönetim ve dernek üyeleri hazır bulundu. 18 Kasım 2010 tarihindeki genel kurulun ardından görev dağılımının da yapıldığı Oğuz Boyları Karesi Yörükleri Kültür ve Turizm Derneği’nin yeni yönetim kurulu, Nail Akkeçi (Başkan), Hazım Köse (başkan yardımcısı), Nurettin Savran (genel sekreter), Mustafa Akkeçi (muhasip üye), Levent Yaşar, Özkan Savran ve Ahmet Ulu’dan oluştu. Yeni yönetim ilk defa basın toplantısı düzenleyerek Ayvatlar köyünde her yıl geleneksel olarak düzenlenen ve Türkiye’nin dört bir tarafındaki yörüklerin katılımıyla 2 gün süren şölen ve şenliklerin bu yıl yapılacak kutlamalarıyla ilgili bilgiler verdi. Oğuz Boyları Karesi Yörükleri Kültür ve Turizm Derneği başkanı Nail Akkeçi, Mayıs ayının ikinci haftası (7 ve 8 Mayıs) Ayvatlar köyündeki özel alanda düzenlenecek Yörük Türkmen şölenine tüm Balıkesirlileri davet etti. Bu yıl 7.’si düzenlenecek olan Balıkesir Ayvatlar Yörük Türkmen Şöleni’nin önceki yıllara göre daha görkemli olacağı kaydedildi.NEDEN AYVATLAR KÖYÜ?Dernek başkanı Nail Akkeçi, bu şeleni her yıl geleneksel olarak Ayvatlar köyünde düzenlemelerinin özellikle de Yörükler için büyük önem ve özellik arzetttiğini söyledi. Konuyla alakalı bilgi veren Nail Akkeçi, "Köy halkı, Oğuzların Kayı Boyu Karakeçili aşiretindendir. Ayvatlar adını ne zaman ve kimlerin verdiği bilinmese de Manisa’nın Kula ilçesinde, Zonguldak, Karaman ve Kırıkkale illerinde Ayvatlar isimli köyler vardır. Ayrıca Balıkesir’in Dursunbey ilçesinin Dada mevkiinde Ayvatlar isminde yayla diye bilinen bölge vardır. Türkiye’deki Ayvatlar köylerinde genellikle aynı soy isimleri kullanılmıştır. Ayrıca ’Akkeçi’ soy adı tesadüf olmayıp aşiret ve beylik adı süregelmektedir. Mesela, bunlar Isparta ili Senirkent ilçesi Akkeçi köyü, Şanlıurfa ili Akçakale ilçesi Akkeçi köyü ve Konya ili Çumra ilçesi Çarıklar köyünde Akkeçi soyadı taşıyan ailelerin bulunması, Yörük kültürünün yaşatılması açısından Ayvatlar köyü ve sakinlerinin önemli ve gerekli olduğu kanaatindeyiz.Köy adları ile yaşayanların soy isimlerinin aynı olması bir tesadüf değildir. Türklerin tarih boyunca yaşadıkları bölgelere ve coğrafi alanlara, boy, soy, beylik, oba isimleri ile Türkçe isimler vermişler ve günümüzde de aynı isimlerin kullanılıyor olması Türklerin Anadolu’ya mühürlerini vurduklarının ispatıdır. Bu bilgilere bakıldığında Yörük Türkmen etkinliklerinin Ayvatlar köyünde devam ettirilmesinin ne kadar anlamlı olduğu aşikardır. Her yıl geleneksel olarak, Mayıs ayının 2. haftası yapılmakta olan şenliklerin Ayvatlar köyünde ve aynı tarihte yapılması da bir tesadüf değildir. Türkler tarih boyunca baharın gelişini, tabiatın canlanmasını şölenler ve ikramlar eşliğinde yapılan etkinliklerle kutlamaktadır. Balıkesir’in Ayvatlar köyünde ise bu kutlamalar genelde Mayıs ayında yağmur duası ile birlikte, bolluk içinde ve bereketli bir yıl geçirilmesi dilekleri ile yemek ikramı eşliğinde yıllardır geleneksel olarak köy hayırı adıyla yapılmış olup, 2004 yılından itibaren Yörük-Türkmen etkinlikleri olarak devam etmektedir" dedi."HAYME ANA" VE DÜNYA ANNELER GÜNÜOğuz Boyları Karesi Yörükleri Kültür ve Turizm Derneği başkanı Nail Akkeçi, etkinliklerin her yıl Mayıs ayının 2. haftası yapılmasının en önemli özelliğinin aynı anda, "Dünya Anneler Günü" olarak kutlanması olduğunu söyledi. Akkeçi, "Çünkü,Hayme Ana, cefakar, fedakar Türk anasının en büyük timsalidir. Onun tarih içinde gördüğü fonksiyon pek az anneye nasip olmuştur. Hayme Ana, Kutlu Kayı Boyu’nun lideri, komutanı, derleyicisi, devlet kurucusu gibi pek çok özelliği şanlı kişiliği ile birleştirmiştir. O, devlet evinin direğidir. Kocası Gündüz Alp’in vefatından sonra dağılma noktasına gelen Kayı Boyu’nu Aşağı Sakarya vadisine, daha sonra da Domaniç Çarşamba’ya selametle getirerek cihanın en büyük devleti olan Osmanlı İmparatorluğu’nun temelini atmıştır. Hayme Ana da Kayı Boyu’nun diğer anaları gibi koyundan süt sağmış, yoğurt, peynir yapmış, ipi eğmiş, aba dokumuş. Obanın erkekleri onu ’ana’ bilmiş. Her sözünü emir belleyerek saygıda kusur etmemişlerdir. 13. Yüzyılda varlığını sürdüren Bacıyan-ı Rum’un başıdır. Türk Milletinin asli özelliği olan bu davranışlar obalarda ve köylerde tarih boyunca sürdürülmüştür. Çünkü Türk kadını tarihi boyunca erkeğinin omuzdaşıdır. İşi beraber görürler, birbirine üstünlük taslamazlar. Hayme Ana önce Kayı Boyu’nun ’Aşiret Anası’ sonra da bütün Osmanlı Türklüğünün ’Kutlu Anası’ olarak kabul edilmiştir" dedi.700 yılı aşkın bir zamandır Hayme Ana türbesinin başta Karakeçili Yörükleri olmak üzere bütün çevre halkı tarafından ziyaret edildiğini anlatan Nail Akkeçi, dönemin padişahı 2. Abdülhamit’in Hayme Ana’ya özel bir saygı ve hürmet gösterdiğini hatırlattı. Nail Akkeçi, "2. Abdülhamit devrinde Domaniç-Çarşambalı bir köylü evinde sakladığı dedesinden kalma deri üzerine yazılı bir belgeyi köye gelen bir devlet yetkilisine okutur. Belgede, Hayme Ana’nın mezarının Çarşamba köyünde bulunduğu yazılıdır. Bu durumu öğrenen Padişah, Bursa Valisi Mahmut Paşa’yı, ’Türbeyi benim atalarıma yakışan bir şekilde yeniden inşa et’ diye görevlendirir. Ayrıca köyden de bir türbedar tayin edilir, maaşı saray tarafından ödenir. 2. Abdülhamit her yıl düzenli olarak Hayme Ana törenlerine erzak gönderir. Cumhuriyet’in ilanından sonra da köy halkı Hayme Ana Derneği kurarak faaliyetlerine devam ederler. 1955 yılından itibaren ilçe merkezinin de katılımıyla Hayme Ana’yı Anma ve Domaniç Şenlikleri tertip edilir" dedi.ERTUĞRUL GAZİ’Yİ ANMA VE SÖĞÜT ŞENLİKLERİNail Akkeçi, yüzyıllardır süren Ertuğrul Gazi’yi Anma ve Söğüt Şenlikleri’nin tarihi hakkında da özet bilgiler verdi. Kayı Boyu Karakeçili Aşireti’nin Moğol istilasıyla birlikte Batıya sürüklendiğini belirten Akkeçi, bu aşiretin 13. Yüzyıl sonlarında Söğüt-Domaniç bölgesine gelip yerleştiğini ve Beyleri Ertuğrul Gazi komutasında burada yurt tuttuklarını anlattı. Akkeçi, "Her yıl yaylaka, Domaniç’e giderler ve eylül ayı itibariyle kışlığa, Söğüt’e dönerler. Ertuğrul Bey, Domaniç’ten Söğüt’e salimen dönmelerini ahalisine etli bulgur pilavı ikram ettiği bir toy ile kutlar. Ertuğrul Bey’in sağlığında başlayan bu adeti Kayı Boyu, O’nun ölümünden sonra da Ertuğrul Gazi’yi Anma ve Söğüt Şenliği, Yörük Bayramı, İhtifal gibi adlarla anılan bu toyu, büyük kadirşinaslık örneği göstererek ülkenin her yöresinden her yıl Eylül ayının 2. haftası akın akın Söğüt’e gelerek devam ettirmiştir. 1984 yılında kurulan Ertuğrul Gazi’yi Anma ve Söğüt Şenlikleri Vakfı bu geleneği sürdürme görevini üstlenmiştir.ETKİNLİKLERİN AMACIOğuz Boyları Karesi Yörükleri Kültür ve Turizm Derneği başkanı Nail Akkeçi, özzeklikle Söğüt’te yüzlerce yıldır süren ve Balıkesir’de de senelerdir devam eden yerleşmiş özgün kutlamaların oratak amacının ecdada, Osmanlı’ya sahip çıkmak, Türk’ün atalarına yaraşır bir şekilde geleneklerine bağlılığını ifade etmek maksadından hasıl olduğunu kaydetti. Nail Akkeçi dernek olarak amaçlarını, "Cumhuriyetin kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün ’Türk Milleti ecdadını tanıdıkça daha büyük işler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır’ sözü doğrultusunda, Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı, modern yaşamı benimsemiş, muasır medeniyet seviyesini hedefleyen gençler yetiştirmek ve yol gösterici olmak. Türk Kültürü ve inanç hayatında, müspet ilim ışığında, milli şuur ve gaye sahibi olduğunu belirtmek ve bu öğeleri topluma sevdirmek. Toplumun birlik ve beraberlik ruhu ile dayanışma düşüncesinin aktif bir şekilde günlük hayatta uygulamasını sağlamak. Türk dünyasındaki sosyal ve kültürel hayatın devam ettirilmesini ve gelecek nesillere aktarılmasını sağlamak, Oğuz Boyu Yörük Türkmen gelenekleri ve el sanatları ile ilgili olarak Balıkesir ilini kapsayan, turizme ilişkin politikalar tespit ederek bu doğrultuda turizme doğrudan veya dolaylı katkıda bulunmaktır" şeklinde özetledi.Dernek yöneticileri, Nisan ayında basın mensuplarına Ayvatlar köyündeki şölen sahasını gezdirip son halini gösterip etkinlik programıyla ilgili geniş şekilde bilgilendireceklerini bildirdi.