Okul Öncesi Egitim Alan Çocuklarin Desteklenmesi Protokolü Imzalandi

Okul Öncesi Egitim Alan Çocuklarin Desteklenmesi Protokolü Imzalandi

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanligi ve Milli Egitim Bakanligi is birligi ile hazirlanan Okul Öncesi Egitim Alan Çocuklarin Desteklenmesi Protokolü imzalandi.

Okul Öncesi Egitim Alan Çocuklarin Desteklenmesi Protokolü, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakani Derya Yanik ve Milli Egitim Bakani Mahmut Özer’in katilimi ile imzalandi. Sosyal yardimlardan yararlanan hanelerde 3-5 yas araliginda çocuklarin anaokulu masraflarinin Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanligi tarafindan karsilanmasini kapsayan protokol çerçevesinde yaklasik 1 milyon çocugunun desteklenmesi planlaniyor.

“Okullasma orani su anda yüzde 92’ye ulasti”

Egitime erisimin ülkelerin gelecegi açisindan çok önemli bir isleve sahip oldugunu söyleyen Bakan Mahmut Özer, “Hepinizin malumu oldugu üzere son 20 yilda ülkemiz okul öncesinden yüksekögretime kadar tüm egitim kademelerinde okullasma oraninda OECD ülkelerinin yani gelismis ülkelerin okullasma oranlarina ulasti. Yüzde 11 gibi son derece yetersiz olan okullasma orani su anda yüzde 92’ye ulasti. Ortaögretimdeki okullasma oranlari yüzde 44’ten yüzde 90’lara ulasti. Ayni sey yüksekögretim için de geçerli. En kritik çitalardan birisi kiz çocuklarinin okullara erisimi. Kiz çocuklarinin okullara erisimi Cumhuriyet tarihinde ilk kez erkek çocuklarinin okullara erisimini geçti. Buradaki ana bakanlik Milli Egitim Bakanligi olmasina ragmen en büyük destekçimiz bu süreçte Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanligimiz oldu. Özellikle sartli egitim yardimlari, diger sosyal hizmetler, fonlar özellikle dezavantajli kesimin egitime erisimini hizlandirildi ve ülkemizde egitimde firsat esitligini geçmiste olmadigi kadar güçlü olabilmesini sagladi” diye konustu.



“Bu dönem agirlik verdigimiz sey egitimde firsat esitligi”

Yeni dönemde egitim politikasi okul öncesine yogunlastiklarini ifade eden Bakan Özer, “Okul öncesi egitimin önündeki erisim engeller daha sonra egitimin ilerleyen kademelerinde önümüzde okullar arasi basari farki olarak yani egitimde firsat esitligini zedeleyen bir enstrüman olarak karsimiza çikmaktadir. Bu dönem agirlik verdigimiz sey egitimde firsat esitligi” ifadelerini kullandi.

3 bin yeni anaokulu 40 bin yeni anasinifi açmak için yola çikildigini söyleyen Özer, “Tüm Türkiye’de 81 ilde sadece 2 bin 872 tane bagimsiz anaokulunun var oldugunu göz önüne alirsaniz ne kadar büyük bir projeye basladigimiz takdir edersiniz” açiklamasinda bulundu.

Su ana kadar 150 tane bagimsiz anaokulunun hizmete açildigi bilgisini veren Özer, Mayis ayinin sonunda bu anaokullarinin açilisinin Istanbul’da yapilacagini aktardi.

“Anasinifi açilmasi için gerekli olan 10 ögrenci kriterini 5 ögrenciye düsürdük”

8 bin 500 yeni anasinifinin da hizmete alindiginin altini çizen Özer, “Bu projeye baslarken 5 yasindaki okullasama orani yüzde 78’di. Bugün gururla mutlu bir sekilde bu oranin yüzde 92’ye ulastigini ifade edebiliyoruz. Insallah 2022 yilinin sonunda bu rakami yüzde 100’e ulastiracagiz. Özellikle nüfusu seyrek olan köy okullarinda anasinifi açilmasi için gerekli olan 10 ögrenci kriterini 5 ögrenciye düsürdük. Sadece bu hamlemiz 12 bin tane yavrumuzun anasinifiyla bulusmasini sagladi” ifadelerini kullandi.

Imzalanacak olan Okul Öncesi Egitim Alan Çocuklarin Desteklenmesi Protokolü ile çocuklarin üstün yararini gözettiklerini belirten Bakan Yanik, “Çocuk Hizmetleri Genel Müdürlügümüz uhdesinde hem kurum bakimina, devlet korumasina aldigimiz çocuklarimizin hem koruyucu aile yanindaki çocuklarimizin hem de özel anaokullari, kresler üzerinden çocuklarin okul öncesi dönemlerinin de dogru yönetilmesi, dogru planlanmasi için araliksiz çalismalarimiz devam ediyor” dedi.



“Ailelerimizin yapmasi gereken tek bir sey çocuklarini anaokuluna kaydettirmek”

Okul Öncesi Egitim Alan Çocuklarin Desteklenmesi Protokolü hakkinda bilgilendirmelerde bulunan Yanik, “Bu destekten sosyal yardimlardan yararlanan hanelerde 3-5 yas araliginda çocugu bulunan bütün aileler faydalanabilecek. Ailelerimiz çocuklarini resmi bir anaokulu ya da ana sinifina kayit ettirdikleri takdirde, ilgili okula ödemekle mükellef olduklari ücret, Bakanligimiz tarafindan, Milli Egitim Bakanligimiza dogrudan ödenecek. Ailelerimizin herhangi baska bir islem yapmasina gerek kalmayacak. Ailelerimizin yapmasi gereken tek bir sey var çocuklarini anaokuluna kaydettirmek. Sonrasini dogrudan dogruya iki bakanlik olarak Milli Egitim Bakanligimiz ve Bakanligimiz birlikte organize edecegiz, süreci takip edecegiz, bilgileri aldiktan sonra ödemelerini bakanliklar arasinda gerçeklestirecegiz ve çocuklarimiz okul öncesi egitimden mahrum kalmamis olacaklar. Yaklasik 1 milyon çocugumuzun destekten faydalanmasini öngörüyoruz. Buna göre de bütün programlamalarimizi yaptik. Yillik maliyeti de yaklasik 500 milyon TL olacak. Biz bu hususta da bütün hazirliklarimizi tamamladik, insallah yararlanmak isteyen bütün ailelerimize bu anlamda destek vermis olacagiz” ifadelerini kullandi.

“Ülkemizin sosyal kalkinmasi açisindan önemli bir sorumlulugu yerine getiriyoruz”

Çocuklara yönelik desteklerin araliksiz olarak devam ettigini belirten Bakan Yanik, “Egitime erisimde anaokulu destek programimiz çocuklarimizin gelecegine yönelik yatirimlarimiz arasinda belki de en önemli basi çekenlerden birisi haline gelecek. Bunun yani sira hali hazirda sürdürmekte oldugumuz egitim destekleriyle de, ülkemizin sosyal kalkinmasi açisindan önemli bir sorumlulugu yerine getiriyoruz. Sartli Egitim Yardimi, Ücretsiz Ders Kitabi Yardimi, Egitim Materyali Yardimi, Ögrenci Barinma-Tasima -Yemek Yardimi gibi programlarla çocuklarimizi egitime tesvik ediyor, egitim hayatindan kopmalarinin önüne geçmeye çalisiyoruz. Gerek her ay egitime devam eden çocuklarimiza düzenli verdigimiz Sosyal Ekonomik Desteklerimizle, gerek öksüz ve yetim çocuklarimiza yaptigimiz yardimlarla onlarin saglikli ve uygun kosullarda, hiçbir imkandan mahrum kalmadan yetismelerine destek oluyoruz. Anaokulu veya ana sinifi egitimine yönelik bu programin devamliligi ve sonuçlari gelecegimiz açisindan da son derece önemli. Çocuklarimizi hayatlarinin en kritik evresinde sosyal, kültürel, ekonomik dezavantajlara karsi koruyacak ve destekleyecek bu adimlarin, ilerleyen yillarda ülkemize katkilari daha da görünür olacaktir. Buna da gururla hep birlikte tanik olacagiz insallah. Bu dogrultuda bugün ikili Protokolümüzün ardindan vermeye baslayacagimiz yeni destegin, çocuklarimizin basarisi ve gelecegi adina güzel gelismelere vesile olmasini temenni ediyorum” ifadelerine yer verdi.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile