Güneş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yeni eğitim öğretim yılı öncesinde 60-66 aylık çocukların ilkokullara geçici kaydedildiğini, çocuğunu birinci sınıfa göndermek isteyen velilerin okula yazılı istekte bulunmalarının kesin kayıt için yeterli olacağını anlattı.
Geçen yıl 60-66 aylık çocukların ilkokula kaydının yapılmasına karşın çeşitli raporlarda 60 ayını bitirmiş bir çocuğun 40 dakika ders dinleyemeyeceği, duyuşsal ve bilişsel gelişim bakımından geriden geldiği gibi eleştirilere dikkati çeken Güneş, şöyle konuştu:
"60 aylıkların işlem kabiliyetinin az olduğu, yeterince olgunlaşmadığı, küçük motor gelişiminin yetersizliği nedeniyle kalem tutamadığı, yazma ve ödev yapma sorunu yaşadığı, başarısız olduğu, bunun yetersizlik ve özgüven sorununa neden olacağı gibi çeşitli eleştiriler de yapılmıştır. Eğitim alanındaki günümüz gelişmelerini izlemeden yapılan bu eleştiriler, hem bilimsel çalışmaları hem de uygulamaları olumsuz etkilemektedir. Aileleri ise çocuklarının geleceği hakkında yanlış kararlar almaya yönlendirmektedir. Erken yaşlarda okula başlama ve okuma yazma öğretilmesine karşı çıkılan ve bunun çeşitli olumsuzluklara neden olacağı dile getirilen eleştiri ve yayınlarda eski teorilere yer verilmekte ve eski bilgiler kullanılmaktadır.
Bunların çoğu Piaget'in 70 yıl önce çocuklara jetonlar vererek yaptığı araştırmalara dayanmakta ve olgunlaşma üzerinde ısrar edilmektedir. Günümüz beyin araştırmaları çocuklarda zihinsel gelişimin bilinenin aksine çok erken yaşlarda başladığını, dil becerilerinden önce zihin becerilerinin geliştiğini, 4-5 yaşların okuma yazmaya uygun yaşlar olduğunu, erken yaşlarda verilen eğitimin çocuğun gelişiminde belirleyici olduğunu göstermektedir."
-"7 yaş çok geç"
Güneş, yeni eğitim-öğretim yılı öncesinde özellikle velilerin 60 aylık çocuklarını okula kayıt ettirmekte endişe taşıdığını ancak endişelerin yersiz olduğunu söyledi.
Bilimsel araştırmaların sonuçlarının yapıldığı döneme ve eğitim teorilerine göre değiştiğini, eski araştırmaların okul öncesinde çocukların yeterli olgunluğa ulaşmadıkları için okuma yazma öğretilmesinin uygun olmadığını vurguladığına işaret eden Güneş, şunları anlattı:
"Günümüz araştırmaları ise doğumdan itibaren okuma yazmaya hazırlık çalışmalarına başlanmasını, 4-5 yaşlarında okuma-yazma öğretilmesini ve 7 yaşın çok geç olduğunu açıklamaktadır. Eski ve yeni görüşler arasındaki bu farklılık alanda bazı kararsızlıklara, çatışmalara ve yanlış uygulamalara neden olmaktadır. Bu durumdan da en fazla çocuklar etkilenmekte ve zarar görmektedir. Günümüzde farklı yöntemlerle çeşitli araştırmalar yapılmış ve çocuklarda okumaya uygun zihin yaşı belirlenmiştir.
Ülkemizde 60 aylık çocukların okula alınması, beyin araştırmaları ve yapılandırıcı yaklaşımla hazırlanan yeni programların uygulanması, okuma yazma öğretiminde ses temelli cümle yönteminin kullanılması, düşünen, anlayan, eleştiren, sorgulayan, sorun çözen ve bilgi üreten öğrencilerin yetiştirilmesi için önemli bir adım olmaktadır. Bu uygulamalarla daha akıllı nesiller yetiştirilmekte, hem öğrencilerimizin hem de ülkemizin geleceğine yön verilmektedir."
"okuma Yazma Eğitimi 65 Aylıkken Başlamalı"
BARTIN - Bartın Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Firdevs Güneş, araştırmaların okuma yazma öğretimi için en uygun yaşın 5 yıl 5 ay ile 6 yıl 6 ay olduğunu gösterdiğini söyledi.
