AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Çelik, Adana Ceyhan Belediye Başkanı Alemdar Öztürk, Kahramanmaraş Elbistan Belediye Başkanı Durmuş Küçük, Ankara Ayaş Belediye Başkanı Bülent Taşan, partimiz kurucu üyesi Yaşar Yakış'ın AK Parti'den ihracına karar verildiğini kaydetti.
Çelik'in açıklamalarından satır başları şöyle;
'4 KİŞİ İHRAÇ EDİLDİ'
Çelik'in açıklamalarından satır başları şöyle;
'Daha önce kesin ihraç için MDK'na ismi geçenlerin sevk edildiğini iletmiştim. Aradan geçen sürede bu talep değerlendirildi. Yaşar Yakış da dahil 4 kişi AK Parti'den ihraç edildi. AK Parti ilkeleri ile siyaset arasındaki önemin altını çizmek isterim. Biz belli değerler üzerinde siyaset yapmak isteriz. Parti kurullarında ve tüzükte belirtilmiştir bu. Kimsenin bu ilkeler karşısında kendisini layüsel hissetmemesi gerekir.
Ömer Çelik: Yaşar Yakış'ın AK Parti'den kesin ihracı istendiTÜRKİYE'Yİ SOYUTLAMAK İSTİYORLAR
Türkiye'ye birden çok terör örgütü saldırıyor. DAEŞ denilen terör örgütü insanlık tarihinin en kanlı saldırılarına imza atmaktadır. PKK, YPG de aynı şekilde Türkiye'de istikrarsızlık yaratmak için çok yönlü bir hedef paketi ile bağlandıklarını görüyoruz. Türkiye'yi içine kapatmak ve soyutlamak şeklinde bazı terör eylemleri sözkonusu olabiliyor. Türkiye burada yekpare bir biçimde tüm terörist faaliyetlere karşı dimdik ayakta durmaktadır. Bu süre içinde dünyadaki dostlarımızdan bizim yanımızda durmalarını talep ettik. Yanımızda duran, Türkiye'nin acısını paylaşan dünyadaki tüm dostlarımıza teşekkür ediyoruz. Fakat çifte standartlı davranan, konjontürel ve siyasi hesaplar temelinde yaklaşan birtakım ülkeler de vardır. Kimi zaman bir devlet diğer devlete karşı belli terörist organizasyonları himaye etmiştir ama görülmüştür ki himaye edenleri de o terörizm vurmuştur. Bu sadece Ankara-İstanbul meselesi değildir, en son Brüksel'de gerçekleşti. Bu vesile ile Belçika'ın acısını paylaştığımızı, onlarla yanyana durduğumuzu ifade ediyoruz. Bütün terör örgütlerine karşı topyekün tavır almalıyız.
PKK ÇADIRINA İZİN VERİLMESİ ÇİFTE STANDARTTIR
DAEŞ konusunda gösterilen hassasiyetin PKK konusunda gösterilmesi kuşkusuz açık bir çifte standarttır. Siz DAEŞ'e yoğunlaşacağız diye PKK'yı görmezden geldiğiniz zaman aslında terör örgütleri bileşik kaplar teorisi gibi çalışır, birbirlerinin yardımına koşarlar. Belli bir işbirliği içerisinde toplumsal yaşamı tehdit ederler. Birileri DAEŞ konusunda çalışmak istiyorlarsa başka terör örgütlerini görmezden gelmek mümkün değildir. Bütün bunlar birbiriyle çelişkili tutumlar olur. Türkiye burada belli prensipler çerçevesinde hareket etmektedir. Biz bütün dostlarımızı tekrar dayanışmaya çağırıyoruz. Kuşkusuz İstanbul, Ankara'da gerçekleştiren saldırılara tıpkı Brüksel'de olduğu gibi dünya güçlü bir mesaj versin. PKK'nın propaganda çadırları kurulmasına müsaade edilmesi kuşkusuz bir çifte standarttır. PKK ve PYD konusunda da çifte standart vardır. Kuşku yok ki, PYD, PKK'nın Suriye'deki simetrisidir.
DAEŞ'E GİDERKEN YAKALAYIP İHRAÇ ETTİK
Saldırganı Belçika'ya bildirdik. Onlar terör eylemlerine bulaştığına dair kanıt bulunmadığını açıkladı. Biz DAEŞ'e giderken yakalamışız, Suriye'ye geçmesine müsaade etmemişiz. İki tarafı da uyarmışız. Birincisi bu şunu gösteriyor, Türkiye DAEŞ'i destekliyor iddiaları bir kere daha boşa çıktı. Suriye'ye geçmesine de müsaade etmiyoruz. Bunun ihtimaliyle bile Türkiye böyle mücadele etmiştir. Burada Türkiye DAEŞ mensuplarını himaye ediyormuş diyenler özellikle HDP utanmalıdır.
